Giriş
(12)

BİST'e girelim mi? zamanı geliyor mu?

avatar is back
çok güzel temiz şirketler baya düşmüş. avantajlar:- dolar bazlı eski ath'larına %30-40 çıkabilecek çok şirket var- tr'ye gelen yabancı yatırımcı miktarının artması- abd'de faizlerin düşmesi, risk iştahının artmasıdezavantajlar:- tr'de düşmek bilmeyen enflasyon- sanayi üretimi ve harcamaların düşmesi
çok güzel temiz şirketler baya düşmüş.

avantajlar:

- dolar bazlı eski ath'larına %30-40 çıkabilecek çok şirket var
- tr'ye gelen yabancı yatırımcı miktarının artması
- abd'de faizlerin düşmesi, risk iştahının artması

dezavantajlar:

- tr'de düşmek bilmeyen enflasyon
- sanayi üretimi ve harcamaların düşmesi
- faizlerin yüksek olması ve 2026'ya kadar da böyle devam edecek olması

ne diyorsunuz?
0
avatar is back
(14.10.24)
ben zamanı gelmedi diyorum, 2025 sonu iyi bir zaman olabilr
0
abelardo
(14.10.24)
İsrail'in saldırmak için sırada tuttuğu ülkenin borsasına girmem ben.
0
Mirket
(14.10.24)
bence hayir, ulke ekonomisi buna izin verir bir goruntude degil, yumusak inis degil bayagi sert iniyoruz. Basit olarak sirketler onumuzdeki donemde de kar edemeyecekler. Iflaslar, isten cikarmalar vs. hayli olasi.

Bildiginiz uzere bir seyin dusmesi yada ucuz olmasi artacagi anlamina gelmiyor. Bir de F/K vb. carpanlar suan dusuk gozukse de onceki ceyreklerden kaynakli, 2025 ilk ceyrekte daha da dusmus fiyatlara ragmen yuksek carpanlar gormek cok cok cok olasi cunku sirketlerin bilancolari da kotu yani hisse basina dusecek karlar da dusuk olacak. vs. Dolayisiyla borsa ucuz degil.

"Yabanci" ' yi da tanimlamak lazim. Yakin zamanda gelecek bir yabanci yok.

yatirim tavsiyesi degil tabii ki , aktif pozisyonlarim var, bunun zarada olani karda olani var. Tutmayi surdurecegim simdilik cunku ihtiyacim olmayan bir meblag. Pozisyon almayin demiyorum ama dustu diye artacak diye bir sey yok. Daha da dusugu olabilir.
0
wallcan
(14.10.24)
zamanı geldi. girilir.
0
gabe h coud
(14.10.24)
Siz de süper zeki türk halkı gibi yapın. Bedavayken değil yükselmeye başlayınca girin.
0
deer hunter
(14.10.24)
ben topluyorum.
0
awlmi
(14.10.24)
gireceksen şimdi girip bekleyeceksin. 1 senelik düşüşü 1 ayda geri alacak tüm kağıtlar ama o sırada malda kimse olmayacak herkese yükselişi seyredecek yani.

2 sene sonra şu anda gözün kapalı alacağın herhangi bir hisse dolar bazlı 4-5 katına gidecek. işte o zaman tarih bugünkü gözü karaları yazacak korkakları değil.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(14.10.24)
Yani çok bilgim yok Türkiye piyasasından ama ailemin parasini;
Yüzde 30 altın (fiziki)
Yüzde 25 avrupa ve amerika borsası yatırım fonlari
Yüzde 25 kadar türk borsası yatırım fonlari
Geri kalan da faiz+para piyasası bağladım.
Bir de 1500€ var.
Paraya bakmayin dedim kalsın böyle birkaç sene. Ailemin parasi diye ben onlardan çok bakıyorum galiba ama bakarsan psikolojin bozulur türk borsasinda. O yüzden ben yatirdim unuttum gitti yaptim.

Neyse yani ben olsam yatirimin bir kısmı ile alırdım eğer amacım uzun dönem bakmaksa. Ama aylık para kazanayim gibi girecekseniz bence psikologa para gerekecek.

Çok da bilmiyorum tabi, ben düz msci world falan alan adamim.
0
logisticsmanager
(14.10.24)
baron rothschild'a atfedilen bir söz vardı, "alma zamanı sokakta kan olduğu zamandır, kan seninki olsa bile" diye. bizimki gibi dandik ülkelerde işler iyice karışmadan alınan her hisse pahalı görülüyor malesef. belli ki bu zamana kadar gelmeyen yabancı buralar iyice yere serilmeden gelmeyecek. gelenler günlükçü, algolarla piyasayı sallayıp düşen parayı alıp gidiyor. bu yüzden daha aşağı gidecek yolumuz olduğunu düşünüyorum. hele ki 2025 ortalarında abd'de resesyon bekleyen ciddi bir kapital var, orası dağılacak ise burada malda olmayı hiç istemem.
0
engelbert humperdinck
(14.10.24)
Şu an dip olmadı benim takip ettiğim analistlere göre. O yüzden bence biraz daha beklenmeli.
0
turuncu tonlarda
(14.10.24)
Ben de girdim gecen haftalarda ki bu bir ilk oldu. Etf aldim ben.
Tek hisse senedi aldigim olmadi zaten yurt disindayim kullandigim platformda bistteki hisseler yok etf var.
0
robert bosch
(14.10.24)
bu hafta - yazar herhalde
yarın memur maaş günü taze giren parayı da gümleticekler
0
bir soru sorcam
(14.10.24)
(6)

Tez Danışmanım bana görüldü attı ne yapayım?

psmstc
Prof. tez danışmanıma Whatsapp'tan müsait olduğunuz bir zaman sizi arasam uygun olur mu hocam diye yazdım. Geri dönmedi. Tik raporu için de sürem daralıyor. Ne yapsam sizce?Şimdiden çok teşekkürler...
Prof. tez danışmanıma Whatsapp'tan müsait olduğunuz bir zaman sizi arasam uygun olur mu hocam diye yazdım. Geri dönmedi. Tik raporu için de sürem daralıyor. Ne yapsam sizce?

Şimdiden çok teşekkürler...
0
psmstc
(14.10.24)
Makul bir süre sonra telefon edin. Hocam WhatsApp‘tan yazdım ama herhalde görmediniz diye konuya girin.
0
eloharp
(14.10.24)
2 seçeneğin var
wp'tan engelle
telefonla ara, müsaitse açar
0
bir soru sorcam
(14.10.24)
sürekli başıma gelen bir şey başka arkadaşlarımın da başına geliyor. tekrar mesaj atın hiç çekinmeyin. benimki sonra kızıyor zaten niye hatırlatmadın diye demek ki tekrar mesaj atmaktan rahatsız olmuyor. bir de ne olursa olsun öğrencisiniz o yüzden bazı egolarına katlanın korkmayın. normal demiyorum ama yapıyorlar :) hayatta kalmak için alışmalıyız.
0
enteg
(14.10.24)
Ya bu iş yerinde benim de çok başıma geliyor. Bana görüldü attın diyorlar sonrasında. :) Müsait misin çok genel bir soru. Evet desen bi dert hayır desen bi dert. Müsait misin yerine bir zaman dilimine sözleşmek 2 taraf için de daha mantıklı oluyor.

Bence konuşacağınız şeyin detayını verip tekrar yazın. Yazdığınız saate göre biraz zaman sonrası için randevu alın. Konunun kaç dakika süreceğini de tahmin ediyorsanız süper olur.

10 dk. telefonda görüşebilir miyiz?
Müsait olursanız öğleden sonra 1buçuk-2 gibi telefonda konuşabilir miyiz?
Müsait olursanız yarım saate arayım mı?
Yarın sabahtan telefonda konuşabilir miyiz?
Bugün öğleden sonra odanızda olur musunuz?
0
nickini vermek istemeyen uye
(14.10.24)
Sorunuzdan bağımsız olarak şu mecrada gördüğüm akademi ile alakalı sorular beni çok ürkütüyor. Sürekli bir toksik davranış örneği görüyorum. Dahası dünyanın bir çok yerinde “unprofessional” olarak değerlendirilecek iş alışkanlıkları nasıl da normalleşmiş. Danışman ile neden whatsapp’tan iletişim kurulur diye kimse sorgulamıyor mesela. Abd, Almanya ve Hollanda’da akademik çevrelerde bulundum, hiçbirisinde danışmanlarımın numarasını bile bilmiyordum. Sadece doktorada 3 danışmanımdan 1’si acil bir şey olur belki diye numarasını verdi. Şimdi kontrol ettim telefonuma kaydetmemişim bile, çünkü ihtiyaç duymuyorum.
Yok mu bu yönettikleri tezlerin öğrencilerine çektiren hocalara bir yaptırım ya?
0
but that was just a dream
(14.10.24)
Arayacaksınız neticede, hoca cevap vermedi diye rapor süresini kaçıracak değilsiniz değil mi?

Ayrıca hocanız 30-35 yaşın üzerindeyse whatsapp'tan sormayın. O kuşak öyle çalışmıyor. Ahizeli sabit hatlardan sapır sapır birbirlerini arayarak iletişim kuruyordu bu kişiler. Arayın direkt, müsait değilse söyler. O zaman da kapatmadan ne zaman arayayım hocam diye sorarsınız. Ya zaman verir ya ben dönerim der.
0
akhenaten
(14.10.24)
(11)

2006 model bir araç alınır mı?

gregor samsa ya donusen bocek
Toyota yaris. 1.0 motor. Km'sini henüz öğrenemedim. 300 bin. Manuel vites. Açıkçası beni götürsün yeter modundayım. Ama arabalardan anladığım da yok. Bu araç beni kaç yıl idare tahminen? Elimde patlamasından korkuyorum sadece. Hasarı, değişeni falan yokmuş bu arada.
Toyota yaris. 1.0 motor. Km'sini henüz öğrenemedim. 300 bin. Manuel vites. Açıkçası beni götürsün yeter modundayım. Ama arabalardan anladığım da yok. Bu araç beni kaç yıl idare tahminen? Elimde patlamasından korkuyorum sadece. Hasarı, değişeni falan yokmuş bu arada.
0
gregor samsa ya donusen bocek
(12.10.24)
çok da bilmem ama internet aleminde ucuza eski bi araba alacağım desen manuel olsun ve Japon olsun derler. Bu yüzden nokta atışı gibi duruyor. Fakat hasar değişen yok olayını iyi bi sorgula. 300 bin km yapan araçta illa bişey vardır. Biri sokakta durduk yere çarpmıştır çizmiştir bişeyler vardır.
0
nhk ni youkosu
(12.10.24)
Toyota olması iyi güzel de küçük hacimli motorlar fazla gitmiyor diye biliyorum km çok yüksek olmasın
0
hebanon
(12.10.24)
2007 honda city satiyorum 1.4 92binde 2019 da paraya ihtiyacım oldu kasko sisirmesi yapıp (amblemlere, vidalara kadar yazdırdım siz düşünün nasıl bir şişirme) kaskodan ciddi para aldım şu anda bu haliyle yetkili servis bile talip araca ama nihai kullanıcıya vereceğim en azından yalan dolanımız yok 2006 ve 300bin km araçta hasar, değişen olmaması imkansız gibi birşey ona kayıtlı hasarı yoktur diyelim
0
apocalipy
(12.10.24)
bakimli ve agir hasari yoksa toyota/honda 500bin rahat goturur..
0
cooperr
(12.10.24)
@apocalipy yalan söylüyor. Kasko keriz mi ederinden fazla ödesin? Bir de yetkili servis talip demiş... 15 yıllık araca servis niye talip olsun? Talipse versene. Gelmiş servise vereceğime kullanıcıya vereceğim diyor. En azından yalan dolanımız yok diyerek herkese dışkı atıyor abimiz, kendisi ise temiz. Böyle diyenden uzak durmalı ticarette.
0
Shepard
(12.10.24)
Şurası yanlış anlaşılmış: Araç 300 bin km değil, fiyatı 300 bin. Kaç kilometrede olduğunu bilmiyorum. Satan kişi de çok yakın bir arkadaşımın eski sevgilisi. Yani özellikle hasar konusunda bana bile bile yalan söyleyeceğini sanmam, zaten emin olmak için ekspertize götürün demiş.
0
🌸gregor samsa ya donusen bocek
(12.10.24)
18 senelik araçta dış cepheden çok kaputun altı önmeli
hortumlar sağlam mı
triger lastikse ne zaman değişmiş
fren diskleri, hidrolik sıvılar ne alemde
önerilen ağır bakımlar yapılmış mı

masraf çıkarsa bunlardan çıkar
0
bir soru sorcam
(12.10.24)
Hem düşük motor hem atmosferik, şehir içi bir şekilde kullanılır zorlaya zorlaya 90-100 km hıza çıkarsın ama sonrası allah kerim, ayrıca yokuşa falan denk gelirsen canını çok sıkar, yakıt masrafı da nispeten yüksek olur, şehirlerarası yolda çok hantal kalır. Ben normalde almam ama sen "bütçem buna yetiyor bi zar atayım" dersen olabilir ama ben almam, düşük motor turbo değilse ölüm gibi bir şey olur ama kimse ölmez ama biraz tat kaçırır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.10.24)
1.0 turbosuz motor çok hantal kalır.
Onun yerine biraz daha para ekle 1.3 motorlu olanını al.
0
angina pektoris
(12.10.24)
ihtiyacın varsa genellikle şehir içi kullanılacaksa aracı mekanik durumunu araştırıp, doğru fiyattan neden alınmasın.
enflasyonist ortamda en kötü durumda yatırım yapmış olursunuz. Söylediğiniz aracın ikinci el satışlarıda çok hızlıdır.

Ancak, aracın bakımları zamanında yapılmıştı, özellikle , motor durumu , yağ yağma vs. var mı mekanik durumunu araştırıp varsa belirtilmeyen problemleri için tamir masrafı kadar fiyattan düşüp alınabilir.
0
Rao
(12.10.24)
en önemli soru şu, 2006 yaris hem eski kasa var hem yeni kasa. eski kasaysa alınmaz yeni kasaysa alınır bence. eski kasası çok eski duruyor 1999'dan falan kalma sanırım.
0
duguit
(12.10.24)
(4)

eski ev tesisatı

antheros
Çeşmeden su sarı olarak akıyor. Bir üst katta aynı problem yok. Bina yaklaşık kırk yıllık. Nedeni muhtemelen korozyon ama başka bir nedeni de olabilir mi? İlla kırıp dökmeli bir işlem mi gerekecek?
Çeşmeden su sarı olarak akıyor. Bir üst katta aynı problem yok. Bina yaklaşık kırk yıllık. Nedeni muhtemelen korozyon ama başka bir nedeni de olabilir mi? İlla kırıp dökmeli bir işlem mi gerekecek?
0
antheros
(10.10.24)
devamlı akıyorsa balyozu hazırla
0
jamswety
(10.10.24)
Bizde de banyo duş musluğunu sıcakta açınca ilk başta sarı akıyor ve arada pas kokusu geliyor.

30 yıllık bina. Çoğu borularını değiştirmiş.

Balyoz + 100-200 bin tl + holosko hazırla.
0
Cesario
(10.10.24)
Bodrumdan yaziyorum.

Evimin iç tesisatı yeni fakat yinede musluktan kumlu ve paslı şu geliyor.

İç tesisatı yenilemek çözüm olmayabilir. Sorunun iç tesisatdan oldugundan emin olmaya çalışın oncelikle

Su saatinden sonra filtre takacağım.
0
kaiserr76
(11.10.24)
40 yıllık tesisat ise su patlağı vermeden yenilemek iyi olur
0
bir soru sorcam
(11.10.24)
(6)

psikolog seçimi

gloomy
Psikoloğunuzu nasıl seçiyorsunuz/seçtiniz?Size uygun olup olmadığını, mesleğinde iyi mi kötü mü olduğunu nasıl değerlendiriyorsunuz?Hangi kriterlere bakıyorsunuz?
Psikoloğunuzu nasıl seçiyorsunuz/seçtiniz?
Size uygun olup olmadığını, mesleğinde iyi mi kötü mü olduğunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hangi kriterlere bakıyorsunuz?
0
gloomy
(10.10.24)
soruşturarak memnun kalanlardan öğrenmeye çalışıyorum

yaş ve üni seçilebilir

ama size uygun olup olmadığını terapi yapmadan bilemezsiniz bazen ilk seansta da belli olmaz ilk seansın çoğu tanıma/tanıtma/tanışma ile geçer
0
jülsezar
(10.10.24)
- klinik psikoloji yüksek lisansı var mı diye bakıyorum. özetle eğitim hayatı
- sosyal medya hesaplarına bakılabilir ama yanıltıcı olabiliyor. örn. bazen bi danışan terapistle ilgili facia paylaşımlar yapabiliyor ama terapistin, varsa, bağlı olduğu bi topluluk/dernek vs tam aksi bir açıklama da yapabiliyor.
- yakın çevrenin, yakın çevresinde soruşturma da işlevsel olabiliyor. " senin yakın arkadaşınsa görmem etik olmaz ama falanca kişiyi tavsiye ederim " türü bi sürecim olmuştu benim, etkiliydi.
0
hep yorgunum
(10.10.24)
Yas, egitim, birilerinin memnun kalmasi gibi seylere bakabilirsin. Ben bunlarin hepsine baktim ama is terapiye baslayinca zihninde sekilleniyor nasil birine gittigin.

Ama su ara klinik psikoloji uzerindeyim ben de. Sanirim o kriteri de eklicem yeni arayisima.
0
Kittie
(11.10.24)
Yaş demeniz ilgimi çekti. Neden yaş?
0
🌸gloomy
(11.10.24)
Ön koşulum psikoloji lisansı mezunu olması (rehberlik bölümü mezunları vb de farklı ünvanlarla terapi verebiliyor), klinik psikolog olması, belirli konularda uzmanlaşmış olması, sosyal medyasında kendisini kanaat önderi sanan paylaşımlar yerine mesleki, fikir verici paylaşımlar yapması, seanslar esnasında not alması/konu takibi ve akışını kaçırmaması, öne çıkan uzmanlaştığı alanlar olması gibi gibi.

Yaş da önemli benim için, bu muhtemelen bir ön kabul ve hatalı da olabilir ama benden genç birini tercih etmiyorum, anlayamayacağını düşünüyorum.

Cinsiyet konusunda nötrüm.
0
Phoebe
(12.10.24)
kendisinin terapi, süpervizyon alıyor olması
0
bir soru sorcam
(12.10.24)
(4)

İş Davası Duruşması

princess eugenie
Merhaba,işe iade davamın ilk duruşması var.avukatım usulen ilk duruşmada karşı tarafın tanıkları gelmez dedi. bu hep böyle midir?ayrıca 3-5 duruşma olur bitene kadar dedi. ve hiçbirine gelmenize gerek yok dedi. bu böyle midir? gitmemek mantıklı mı? gitsem kazanacağım bir şey var mı?
Merhaba,

işe iade davamın ilk duruşması var.
avukatım usulen ilk duruşmada karşı tarafın tanıkları gelmez dedi. bu hep böyle midir?

ayrıca 3-5 duruşma olur bitene kadar dedi. ve hiçbirine gelmenize gerek yok dedi. bu böyle midir? gitmemek mantıklı mı? gitsem kazanacağım bir şey var mı?
0
princess eugenie
(09.10.24)
avukatın var ise hiç gitmene gerek yok. ilk duruşma tanıklar gelmez, öninceleme yapar mahkeme. davanın konusunu tespit eder, taraflara sulh olmak ister misiniz diye sorar usulen. avukatın tüm süreçleri sürdürür.
bazı duruşmalarda mahkeme bilirkişi raporunu bekler, o duruşmaya avukat mazeret sunabilir, zira yapılacak hiçbir işlem yoktur.
0
wendyangelamoiradarling
(09.10.24)
Ben karşı taraf izinlerimi kanıtlayamadığı için yemin etmeye gittim sadece.

Karşı tarafın şahitleri de ikinci duruşmaya yalancı şahitlik yapmaya geldiler sadece.

Merak eden olursa 2 senede kazandım.
0
kimlanbu
(09.10.24)
avukat doğru demiş, söyledikleri ilk etap
sonra iş yeri itiraz edip istinafa götürüyor daha da geç ödemek için

siz 2. duruşmada tanıkları hazır tutmaya bakın
1. duruşma 1dk filan sürer
0
bir soru sorcam
(09.10.24)
İlk (ön inceleme) duruşmasına gitmeyin. Hiçbir anlamı ve yararı yok gitmenizin.

Müvekkilim olsanız tanıklı duruşmalara gelmenizi önerirdim. Duruşma öncesi kendi tanıklarınızla konuşursunuz. Karşı taraf olası bir yalancı tanık çıkarma durumunda gözünüzün içine baka bana yalan söylemesi gerekir, bunu herkes yapamaz.

Kolay gelsin.
0
10551037
(09.10.24)
(12)

Tas kafa arızalı erkek saç modeli ilk kimden çıktı?

Cesario
https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcSB_Y3t2r-U1IbklZAf9LVBz59_ZS3-GnT2FuXBcS7jOJI1wo_5cK1lvxyj&s=10İlk kimden yayıldı bu akım?Çoğu neden arızalı gerçekten, kavgaya meyilli vs?Saç şekli böyle olan birini gördüm mü uzak durmaya çalışıyorum hır gür çıkmasın diye.
encrypted-tbn0.gstatic.com

İlk kimden yayıldı bu akım?

Çoğu neden arızalı gerçekten, kavgaya meyilli vs?

Saç şekli böyle olan birini gördüm mü uzak durmaya çalışıyorum hır gür çıkmasın diye.
0
Cesario
(06.10.24)
tüm dünyada yaygın bir model, bizim ülkeye özgü değil.

ülkedeki genç erkeklerin büyük çoğunluğu arızalı, saç kesiminden bağımsız. saç modeli arızayle bağlantılı olsaydı yurtdışındaki gençler de öyle davranırdı.
0
titanyum22
(06.10.24)
Hiç bilmiyorum ama aşırı itici geliyor "aaa bak buna da yakışmış şimdi" dediğim olmadı şu ana kadar.
0
kullanicadi
(06.10.24)
O modele Kürt tıraşı deniyordu. Bayadır var yeni bir şey değil.
0
ferenc
(06.10.24)
Bizim ülkede keko arabesk müptezel rapçiler ve T*kT*k ile yayıldı. Diğer ülkelerde ne ile bilmiyorum.
0
nawar
(06.10.24)
90'ların ortasında doğudaydım.
ergenliğe yakın zamanlarımız.
Doğulu kürt arkadaşlar "oğlan traşı" derdi. Oğlandan kasıt gay tabi.
Güney Amerika ülkelerinde de yaygın bir şekil.
Şimdilerde ise suça meyilli 3-5 kişilik gruplarda yaygın
0
diyecevaplandı
(06.10.24)
1. Dünya Savaşından kalmadır. 2. DS öncesi ve sonrasında da çok yaygındır.
Asker tıraşı ya da Amerikan tıraşı da denir
Savaş zamanlarında temizlik zordur. Hastalık yaygındır.
Saçlar 0 sıfıra vurdulurdu. Fakat bazı uyanıklar yanları sıfır, üstü 2-3 yaptırırdı.
0
ankarakecisi
(06.10.24)
Valla ilk demek dogru olmaz belki ancak benim aklimda bu tarz sac ilk olarak (bkz: kim jong-un) ile vucut bulmustur. Belki daha oncesinde falan bircok kisi bu tarz sac tirasini tercih etse de oyle dikkat cekici bir yani yoktu. Tabii diger yandan belki (bkz: inglourious basterds ) filmi de etken olmus olabilir. Klasik berber dukkanlarinda hep brad pitt resmi oldugundan o tarz bir olayla da tarz birazcik degismis olabilir.
0
j r r tolkien hayrani
(06.10.24)
yanlar kısa üstler uzun kalsın diye diye bu model çıkmış olabilir
bu kesime uygun kafa yapısı çok az
ama inatla niye kestiriyor herkes onu da bilmiyorum

genelde futbolculardan yayılıyor bence
0
bir soru sorcam
(06.10.24)
Sıfır bir den sonra patladı bence
0
rodeocu
(06.10.24)
Benim berber Adana'da cekilen 01 diye bir dizi varmis, onun sayesinde populer oldu demisti. Yani ilk o diziden cikmamistir ama o sayede yayilmis.
0
sertac akin
(06.10.24)
Diyarbakır tıraşı bu.
0
mikahakkinen
(06.10.24)
merhaba. "the hitler youth haircut" olarak görsellere bakabilirsiniz. wiki de "undercut" başlığıyla toplanmış.
0
libertine
(06.10.24)
(12)

çekici bir kadın/erkekle tokalaştığınızda

deartheodosia
bir amerikayı yeniden keşfetme sorusu olacak ama bir şeyler hissediyor musunuz? hissedilebilecek olması bana göre çok saçma ama insanların çoğu hissediyor-muş (etkilenme). sizde durumlar nasıl? insan biyolojisi gerçekten bu kadar basit mi ilerliyor? medenileşme konularını bir kenara bırakarak yanıtl
bir amerikayı yeniden keşfetme sorusu olacak ama bir şeyler hissediyor musunuz? hissedilebilecek olması bana göre çok saçma ama insanların çoğu hissediyor-muş (etkilenme). sizde durumlar nasıl? insan biyolojisi gerçekten bu kadar basit mi ilerliyor? medenileşme konularını bir kenara bırakarak yanıtlarsanız? tokalaşma yani bu en basitinden. dini yasaklar çok mantıklı değil mi budurumda?
0
deartheodosia
(03.10.24)
Hissetmiyorum
0
abuzer
(03.10.24)
Hissetmiyorum.
0
rock n roll
(03.10.24)
Sırf tokalaşmayla ilgili bişi değil bu bence, tipini beğendin diksiyonu beğendin giyimi beğendin, üstüne temas oldu kibarlık yaptı göz göze baktı falan filan; paket olarak etkilenilir.

Ten uyumu, dokununca elektrik alma da öyle bi tokalaşma ile anlaşılacak şeyler değil.

Hissedenler paket olarak beğenip, temas anına kadar yükselip, temas olduğunda bunun farkına varanlar olabilir. Yoksa her tokalaşma bi yükseliş olurdu, mümkün mü?
0
Bruce
(03.10.24)
günde 100 kişi ile konuşan/el sıkışan bir pazarlamacı artık bir şey hissetmez bence kolay kolay.
onun dışında, genel için türkçemizde dahi bir tabir var "kız/erkek eli tutmamış" diye.
insan ne kadar sakınırsa o kadar hissedilir derim.
0
WithWorth
(03.10.24)
Tokalaşma formal bir durum tıpkı selamlaşma gibi. Birisi sana selam verdiğinde nasıl etkilenmiyorsan tokalaşınca da etkilenmezsin.
0
Yourcousinmarvinberry
(03.10.24)
Cinsel, duygusal bir şey hissetmiyorum ama ilk gördüğüm bir kişiyse izlenim zaten o bir kaç saniyede oluşuyor.
0
gabe h coud
(03.10.24)
Ergenken ereksiyon oluyordum. Şuan bir şey yok
0
ferenc
(03.10.24)
o anki duygusal boşlukla alakalı
hisssetme değil ama istemsiz gülüş oluyor öyle birini fark ettiğim zaman
0
bir soru sorcam
(03.10.24)
birkac saatligine asik olma sonra azalarak bitme.

nasil kimse bir sey hissetmiyor olamazzzz please
0
sonsuz
(03.10.24)
Hissetmiyorum +1

Bir şey söylemek için bana döndüğü anda göz göze gelince kalbime ritim atlatıp ne diyeceğimi unutturan kadınlar oldu ama tokalaştığım anda şafiler gibi kendimden geçtiğim kimse olmadı.
0
nawar
(04.10.24)
sonsuz+1 genelde goz goze geldigim kisilere tutuluyorum cok. 2 saat ask, sonra bitiyo. el temasi ilk gorustekinden daha etkili degil bence
0
ala09
(04.10.24)
İnsanlarla tokalaşmaktan hiç hoşlanmıyorum. Pandemi öncesinde de hoşlanmıyordum. Hemen ıslak mendil çıkarıp elimi siliyorum.
Ellerini doğru düzgün yıkamayan bir toplum bu.

Tokalaşmam gerektiğinde tokalaşıyorum. Kimseden etkilenmiyorum.
0
kalemdefter
(04.10.24)
(6)

yakın zamanda badana yaptırdınız mı

bir soru sorcam
gönül işlerine açtım çünkü gibi3 oda 1 salon, malzeme boya badanacıdan kaça yapıyorlarduvarlar alçı istemiyor, vurup geçecekistanbl için
gönül işlerine açtım çünkü gibi

3 oda 1 salon, malzeme boya badanacıdan kaça yapıyorlar
duvarlar alçı istemiyor, vurup geçecek

istanbl için
0
bir soru sorcam
(03.10.24)
40 ödedim
0
kisa
(03.10.24)
epey tutmuş
0
🌸bir soru sorcam
(03.10.24)
tavan birleşim noktalarına üşneiyorum
bir de fırça filan yok hazırda
1-2 tamiratlık yer var
0
🌸bir soru sorcam
(03.10.24)
Benimkinde yağlı da su bazliya dönüşüm de vardı. Unuttum onu.
0
kisa
(03.10.24)
10 15 arasi boya haric.
0
halk
(04.10.24)
boyayı kendiniz alın, sadece fırça v.s. ne istiyorsa kendisi getirsin.
3+1 ev en fazla 2 günde boyanır.
işçiliğe 15binden fazla vermeyin.
0
nuisance2
(04.10.24)
(8)

son yıllarda çamaşır makinesi alanlara teknoloji sorusu

panamera
Selamlar, 20+ yıldır aynı makineyi kullanıyorum. Ömrü uzun olsun, şu an hiç bozulmasını istemem ama yine de yeni model makinelere özenmiyor değilim. en çok da telefonla erişilebilen makineleri merak ediyorum. kullanan var mı? Şöyle işten eve gitmeden 2 saat önce başlatıp, eve gittiğimde program yeni
Selamlar, 20+ yıldır aynı makineyi kullanıyorum. Ömrü uzun olsun, şu an hiç bozulmasını istemem ama yine de yeni model makinelere özenmiyor değilim.
en çok da telefonla erişilebilen makineleri merak ediyorum. kullanan var mı? Şöyle işten eve gitmeden 2 saat önce başlatıp, eve gittiğimde program yeni bitmiş olsa? Bu esnada kalan süreyi gösterse? buna benzer faydalı özellikleri olan makineler hakkında tecrübe paylaşımı yapabilir misiniz? Teşekkürler şimdiden.
0
panamera
(03.10.24)
20 sene sıkıntı yapmayan bir makineniz varsa değiştirmeyin zaten yeni makineler 5 sene üzeri çalıştı mı arıza çıkarıyor. makine alırken hangi markanın kaç kgluk modeli daha fazla tutuluyor onu araştırın. uzaktan çalışan makine grubu samsung vb alt grupsa almayın sorun çıkarır.
0
mikahakkinen
(03.10.24)
Uzaktan çalıştırma için o kadar para bayılmaya gerek yok bence. Programların süreleri zaten belli, icabında bir akıllı priz alıp onunla makineyi uzaktan çalıştırsanız daha verimli olabilir.
0
orient blue
(03.10.24)
ben de sizin gibiydim. Hem bulaşık hem çamaşırı o dediğinizden aldım. İlk başta çok hoşuma gidiyordu 2 ay sonra falan bıraktım kullanmayı. Artık manuel çalıştırıyorum. Neden derseniz makineyi doldurmaya üşeniyorum doldurunca da çalışsın diyorum. Yani makineyi hazır et doldur sonra ben dışarıdayken çalışsın vs bunlar çok plan gerektiren işler. Ben bu kadar planlı biri değilim.

Elinizde çalışan aletiniz varsa boşuna masraf yapmayın derim.
0
nuevo
(03.10.24)
değiştirme eski makinalar daha temiz yıkıyor ve daha sağlam şu an makineler avrupa standartları için inanılmaz az su ile yıkıyor neredeyse herkes ilave manuel su ekliyor makinaya, sorun çıkrsa bile tamir ettir yola devam et.
aynı sebeple değiştirmiştim pişmanım.
0
eja
(03.10.24)
uzaktan çalıştırma olsa da sonuçta makine çamaşırları kendisi doldurmayacak, deterjanı / yumuşatıcıyı kendisi koymayacak. çıkmadan önce bunları makineye birisinin koyması gerek. uzaktan çalıştırma için o kadar para vereceğinize erteleme fonksiyonu olan bir makine alın (halen kullandığınız makinede yoksa). evden çıkmadan önce yerleştirip, erteleyip çalıştırırsınız. örn program 2 saat sürüyorsa, 10 saat sonra eve gelecekseniz 8 saat erteleyin.

bu internete bağlanan makinelere nedense hiç güvenemiyorum. redditte birisi vardı, lg çamaşır makinesi günde yaklaşık 4 gb data upload ediyormuş.
0
inheritance
(03.10.24)
abi bu tur seylerde genelde basitlikten yanayim ben. bozulma ihtimali olan ekstra parca/ozellik olmasi bu tur uzun sure kullanilmasi beklenen urunlerde iskillendiriyor beni

camasir makinesinde/bulasik makinesinde doldurup hemen calistirmayi seciyorum ben de. hava eve gelmeden once calismis eve gelir gelmez bitmis, ha ben eve geldikten bir iki saat sonra bitmis cok fark etmiyor
0
fakyoras
(03.10.24)
zaman erteleme var zaten uzaktan çalıştırmayla aynı kapıya çıkıyor
akıllı/sensörlü modeller daha mantıklı
0
bir soru sorcam
(03.10.24)
hangi tarihten kaldigini bilmedigim bir miele var evde ama renginden belli eski oldugu, sadece keske temizletebilsem diyorum ama hicbir sorunu yok. kimildamiyor bile yerinden hayvan. yeni makineler birkac yil sonra samimiyeti ilerletip oturma odasina filan geliyormus calisirken.

buzdolabim da bilinmedik bir markaydi, cok eskiydi. buzlugu bozulunca verdim birine. buzlugu tamir olsaydi keske. cunku yeni aldigim buzdolabinin ust kisminda bile surekli buz oluyor. eskisi tas gibi calisiyordu.

ne varsa eski beyaz esyalarda var gercekten.
0
supergirl
(03.10.24)
(9)

Burda kim haklı sizce?

don’t panic
Az önce fitness salonunda şöyle ufak bir diyaloğa şahit oldum: Deadlift yapan arkadaş hareketi tamamladıktan sonra 20 kg’luk plakaları bardan çıkarıp diğer plakaların asılı olduğu yere koyuyordu. Antrenör geldi, “20’ler en alta gelecek yalnız hocam, onların yeri o üst taraf değil” dedi plakayı yerin
Az önce fitness salonunda şöyle ufak bir diyaloğa şahit oldum:

Deadlift yapan arkadaş hareketi tamamladıktan sonra 20 kg’luk plakaları bardan çıkarıp diğer plakaların asılı olduğu yere koyuyordu. Antrenör geldi, “20’ler en alta gelecek yalnız hocam, onların yeri o üst taraf değil” dedi plakayı yerine koyan arkadaşa. Plakayı yerine koyan da “yaw hocam kimse yerine bile koymazken ben çıkarıp olması gerektiği gibi yerine koyuyorum, sen nereye koyacağıma takıyorsun” dedi.

Şöyle bir düşündüm de ikisine de hak verdim gibi oldu ya :D siz ne düşünüyorsunuz? Birine direkt hak verdiniz mi? Veya taraf oldunuz mu? Ben olamadım.
0
don’t panic
(03.10.24)
işte bir şey yapmaya kalkınca böyle üstüne çıkıyorlar.
hoca da haklı ama o adama bunu söyleyebilmesi için plakayı yerine koymayan adamlara da laf ediyor olması lazım.
eksiği söylemekte bir sakınca görmüyorum ama bu üslup olmamalı.
0
kisa
(03.10.24)
İki tarafta kendince haklı, antrenör haklı çünkü kilosu fazla ağırlıklar üste değil alt tarafa konur. Nedeni de asıldıkları yerin hasar görmesi durumunda yüksekten düşmesini önlemek, smith machine gibi makinelerde ise makine gövdesinin ağırlık merkezini bozup öne veya arkaya düşürebiliyor.

Spor yapan kişi de haklı kimse bu tip şeylere dikkat etmiyor.
0
Northern Mariner
(03.10.24)
İkisi de haklı.
Eğer kullanmadan önce olması gereken yerden alıp kullandıysa bence de olması gerektiği yere koyması daha iyi.
Ama malzeme yerinde değil kendi gidip bambaşka bir yerden aldıysa ve işi bitince de olması gerektiği yere koyduysa adam haklı.

Hocalar bunların takibini anlık yapamayabilir tabii ki kim neyi nereden aldı bilmeyebilir, kimin yerine koymadığını bilmeyebilir aslında herkes yapması gerekeni yapsa ne güzel olacak ama işte ortada olmayan birilerinin yaptıkları yüzünden iki insan gerilmiş :)
0
mutekebbir
(03.10.24)
doğru yere koymazsa antrenör uğraşacak çünkü. oranın düzeninden sorumlu oldukları için doğru olanı yapmış. antrenörün görevi milletin yere bıraktıklarını yerleştirmek değil çünkü. garsona fotoğraf çektirtmek gibi bu biraz. hocaya laga luga yapanın tavrını doğru bulmadım. aldığın yere koyacaksın. bir işi yapacaksan tam yap yani yarım yapmanın anlamı ne onu geçtim laf yetiştirmenin anlamı ne?
0
neira
(03.10.24)
Çok gereksiz bir diyalog.

Deadlift yapan arkadaş bu gereksiz diyaloğu yaratmış. Tamam deyip yerine koyabilirdi. İnsanlar konuşmayı seviyor herhalde.
0
rock n roll
(03.10.24)
deadlift yapan arkadaş haklı. o parasını verip geliyor oranın düzenini sağlaması gereken hoca.
0
mikahakkinen
(03.10.24)
hangisis daha kaslıysa o haklıdır
0
bir soru sorcam
(03.10.24)
plakayı koyan haksız. zaten yapman gereken şeyi yapıyorsun diye o işi de yarım yamalak yapmaya hakkı olduğu anlamına gelmez.

sadece antrenör haklı.
0
nolmus yani
(03.10.24)
Ikisi de haklı ama çok çok daha haklı.
Spor salonunda kafasina göre plaka koyanlardan bıktım. Herif 1.25 kg üstüne 4 tane 25 atiyor. 25 alıp en üste koyuyor bu sefer o diger yerlere koyulmasini engelliyor falan.
Roket mühendisliği değil ama yok yani insanlar anlamıyor.
Ha ama yerine koymayan da var ama o çok az. Aksine plakalari saçma sapan yerlere koyan çok fazla. Ve bu sadece hocanin isi de değil.benim sporumu da etkiliyor. 1.25 kg almak icin enerji harcayacakken 4 tane 25 kaldirmam gerekiyor önce.
0
logisticsmanager
(03.10.24)
(10)

Daha iyi bir teklif gelirse giderim demek yanlış mıydı?

skr1292
Yöneticim ve onun yöneticisiyle sohbet havasında bir görüşme gerçekleştirdik. Kendileri konuşmak istediler. Memnun musun sıkıntın var mı vs dediler.Maaş konusunda sıkıntım olduğunu, düşük aldığımı biliyorlar onlar da kabul ediyor. "Açıkçası daha iyi bir teklif gelirse giderim" dedim.Bu sözün üstüne
Yöneticim ve onun yöneticisiyle sohbet havasında bir görüşme gerçekleştirdik. Kendileri konuşmak istediler. Memnun musun sıkıntın var mı vs dediler.

Maaş konusunda sıkıntım olduğunu, düşük aldığımı biliyorlar onlar da kabul ediyor. "Açıkçası daha iyi bir teklif gelirse giderim" dedim.

Bu sözün üstüne bir durdular duraksadılar.

Yanlış bir söz müydü, düşüncelerimi açık açık söylemek istedim.
0
skr1292
(02.10.24)
yanlış tabii ki. bağlılık her şeyden önce gelir. (öyle olmasa bile) profesyonellik icabı sadakat yemini edebilir, ertesi gün gelen teklifi kabul edebilirsin. kimse ne oluyor demez. ama daha iyi teklif gelirse giderim demek kabul görmez. yöneticin ve onun yöneticisi için de bu geçerli.
0
gabe h coud
(02.10.24)
yanlış olan bir tarafı yok. memnunlarsa maaşını düzeltirlerler. memnun değillerse iplemezler. iş hayatı bu, herkes daha iyi teklifi dinler ve gider. iyi bile olmuş, babanızın hayrına çalışmıyorsunuz.
0
awlmi
(02.10.24)
iyi demişsin. hepimiz işimize bütün hayatımızı endeksliyoruz. sıkıntın olması verimini de etkiler haliyle. düşünsünler bırak.
0
titanyum22
(02.10.24)
Yanlışı doğrusu bence sizin takınmak istediğiniz tavra bağlı. Böyle demeseniz e memnunum diyor diye iplememelerini onaylamış gibi olurdunuz.

İşin kişisel tarafı, daha iyi bir teklif dışında guvenceniz olması kısmı.
0
encokbenisevinnolur
(02.10.24)
Maaşının düşük olduğunu kabul edip bişi yapmıyorlarsa yanlış değil. Yöneticinin en temel görevi ekibinin iş/ücret dengesini sağlamaktır. Değiştiremeyeceği dengeler yüzünden bunu yapamıyorsa da bunu söylemelidir.

Ekibin bağlılığını sadece maaşla sağlayan yöneticiler bu gerçekle yüzleşmeli, dengeyi sadece ücretle kurarsan daha yüksek maaş alan gider.
0
Bruce
(02.10.24)
daha iyi bir teklif bak bence sözün havada kalmasın

şu maaşı istiyorum deseydin daha iyiydi
0
bir soru sorcam
(02.10.24)
Abi çok uzun zamandır isinden sikayet ediyorsun, müdüründen ediyorsun, maastan ediyorsun.
Is hayatında ben böyle çok insan gördüm ama sonuç olarak çoğu aksiyon almadan sikayet ederek devam ediyor aynı yerde.
Sen eğer bunu soylediysen arkasını doldurursan bir şey olur (başka yerden teklif vs). Ama olmazsa bu is yeri sana zam falan vermez çünkü sonuçta adamlara açık açık iş aradığını söylemissin, birkaç aya cikmazsan senin piyasanin bu olduğunu dusunecekler.

Kısacası senin is bulman kolaysa vs sorun yok. Yok ben blöf yaptimsa arkasını doldurmazsan sözün havada kalacak+1
0
logisticsmanager
(03.10.24)
dürüstlük her yer de tutmuyor maalesef, ben asla söylemezdim.
0
kondansator
(03.10.24)
"böyle söylenmez" diyen arkadaşlar nasıl söylemesi gerektiğinin örneğini verebilir mi, çok samimi şekilde merak ettim

yani adam "bıktım kuş kadar maaştan, böyle iş mi olur" diye çıkışmış gibi yorum yapmışsınız. cidden konu sahibinin dediğinden başka türlüsünü bilmediğim için merak ediyorum
0
titanyum22
(03.10.24)
Eğer vazgeçilmez bir personel değilseniz, yerinize alınacak kişi sizden çok daha maliyetli değilse ya da yöneticileriniz ile iş dünyası seviyesi değil gerçekten samimiyetiniz yoksa "Bana yatırım yapmayın. Yarın giderim. Maaşı da çok yükseltmeyin ki tazminat izin falan derken cebinizden çok para çıkmasın." cümlesi bu. Bu işi gözünden çıkarıp başka işlere bakmaya başlamadıysan bu şirkette kuş gibi maaşlı kariyere devam edersin. Yukarıdaki kriterlerin aksi durumunda peşinden koşarlar elbette.
0
nawar
(03.10.24)
(14)

sucuk cig yenir mi? yenmezse neden yenmez?

antikadimag
sonucta icindeki baharatla bir nevi pismis olmuyor mu bu arkadas? neden cig yememeliyiz? pastirma cig yeniyor mesela sucuktan farki nedir?
sonucta icindeki baharatla bir nevi pismis olmuyor mu bu arkadas? neden cig yememeliyiz? pastirma cig yeniyor mesela sucuktan farki nedir?
0
antikadimag
(29.09.24)
Fermente sucuk, gerçekten fermenteyse yenir. Çocukken hep yerdik memlekette.

Isıl işlem görmüş sucuğu ben pişse bile yemem. Kırk yılda bir pizza içinde falan ancak yiyorum Allah affetsin.
0
Mirket
(29.09.24)
Pastırma yüksek oranda tuzla saklanır ve o tuzda pişer. Sucuk öyle değildir, baharatlar onu pişirmez, normal pişirme işlemi gerekir. Çiğ yenirse bir süre sonra bağırsaklarda kurt oluşur, sonuçta tenyalar bağırsakta yaşar bağırmasak da. :/
0
muhayyer divan
(29.09.24)
Kiyma bile cig yendigine gore sucuk da yenir, ama ben az pismis sucugu tercih ederim.

(bkz: tartare de boeuf)
0
sertac akin
(29.09.24)
Bağırsakta kurt yapabileceği söyleniyor. Isıl işlem görmüşse hiç yememek en iyisi kanserojen olduğundan ötürü
0
ferenc
(29.09.24)
marketten aldiklarimiz isil islem mi fermente mi nereden anlayacagiz?

isil islem mikroorganizmalar olsun diye yapilmiyor mu? eger oyleyse neden cig yenmiyor, hala net degil bende burasi.

bu da bir sehir efsanesi gibi geliyor bana, kurt yapmasi vs. zamaninda besin koruma yonergeleri falan yokken belki ama gunumuzde boyle bir risk olamaz gibi geliyor.
0
🌸antikadimag
(29.09.24)
Şahsen sucuğu çiğ yemeyi severim, tadını ancak öyle alırım ama bizzat bende kurt yaptığını çok iyi biliyorum, rahatsızlığını çekiyorum. Şehir efsanesi falan değil yani. Çiğ et yemek her zaman bağırsaklarda kurt yapar.
0
muhayyer divan
(29.09.24)
Fermente sucuk çiğ et değildir. Fermentasyona uğramış ettir. Hatalı üretimdir, bir şeyleri yanlıştır bilemem ama geneli suçlamayalım. Fermente sucuk kurt yapmaz.

Ayrıca baharatın yeterli olmayacağı da söylenmiş de, hiç hakiki çiğ köfte yemediniz mi? Ya da çiğ köfte yiyen herkes kurtlu mu dolaşıyor.

Fermente sucuk mandıralarda satılıyor ama ben olsam bilmediğim yerden almam.

Doğal ürün pazarlarında falan rengi ete benzemeyen fiyatı etten çok ucuz sucuklar satılıyor mesela. Sucuk, baharatlı kıymanın kurutulmuş kuzu bağırsağından kılıf içinde kurutulmasıdır. Etten ucuza satılıyorsa tağşiş var demektir.

Tekrar söylüyeyim ısıl işlem görmüş sucuk benzeri şeyleri konu etmiyorum. fermente sucuğu anlattım ben.
0
Mirket
(29.09.24)
neden sucuk yiyorsunuz ki
sucuk demek kasapta bayat, kararmış ya da bayatlamaya ramak kalan etlerin, kırıntıların değerlendirildiği şey demek
0
bir soru sorcam
(29.09.24)
o günümüz koşulları dediğin şeyler kağıt üzerinde, kimi ciddi insanların umursadığı geri kalanının sallamadığı şeyler.

cips paketinden fare, sucukta falan at eti vs. bir sürü şey çıktı/çıkıyor.

o günümüz koşulları dediğin şeye çok da inanma, adamın 100 ineği var, 10 tanesi hafif hastalanınca hepsini kesip satıyor, hasta, sağlıklı kim nereden bilecek.
0
selam
(30.09.24)
17-18 sene olmustur.. bir gun yine cig sucuk yedim ve midem bozuldu. sari renkte ve su gibi istifra ediyordum deli gibi. doktora gitmistik ulser baslangici mi demisti baska bir sey mi tam hatirlamiyorum. soyle dusun atiyorum bir lokma bir sey yesem bile hemen istifra ediyordum. iyilesene kadar canim cikmisti ondan sonra da tovbe ettim bir daha cig sucuk yemedim.
0
arakaali
(30.09.24)
Marketteki sucukların paketinde fermente veya ısıl işlem şeklinde yazar zaten. Alırken fermente olanları tercih edin. Kırk yılda bir canınız çiğ sucuk çekerse yiyin bişi olmaz ama yine de çü tüketmek çok sağlıklı değil diye biliyorum.
0
Phoebe
(30.09.24)
Çiğ yemeseniz daha iyi olur. Neticede çiğ et konuyor içine.

Fermente ile ısıl işlem arasında şöyle bir fark var. Fermente sucukta, sucuğu bir yere asıp içindeki su oranını azaltıyorlar. Bu da belli bir süre alıyor. Isıl işlemde, bu sucukları büyük fırınlara koyup, suyunu o şekilde azaltıyorlar.

Bu işin uzmanı değilim ama kanserojen vs. hikaye geliyor bana. O zaman fırından hiçbir şey yemememiz lazım. Sucuktaki tek etmen : içine konulan et ve baharatın kalitesi bence.


.
0
kartallar yuksek ucar
(30.09.24)
@mirket +1 fermantasyon önemli. fermente değilse bakteriler yaşıyor içinde. fermente çiğ yenen sucuklar dünyada var ama türkiye de olmayabilir. sucuk işi başlı başına hijyenik olmayan bir sektör. ispanyolların kandan yaptığı morcilla sucukları var. çok da kafaya takmamakta lazım tartare de boeuf yiyor adamlar.
0
mikahakkinen
(30.09.24)
Ben full gomuom knk
0
Zetnikov
(30.09.24)
(11)

Sağlıklı kesme tahtası

but that was just a dream
Merhaba arkadaşlar,Hem sebze hem et doğranabilecek cam dışında sağlıklı kesme tahtası alternatiflerine bakıyorum. Herhangi bir marka ya da çeşit önerilerinize açığım.Şimdiden çok teşekkürler.
Merhaba arkadaşlar,

Hem sebze hem et doğranabilecek cam dışında sağlıklı kesme tahtası alternatiflerine bakıyorum. Herhangi bir marka ya da çeşit önerilerinize açığım.

Şimdiden çok teşekkürler.
0
but that was just a dream
(28.09.24)
Geçen bir yerde çelik olanını gördüm. Hiç marka bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(28.09.24)
cam veya çelik sağlıklı değildir.
www.n11.com
şu tarz bir şey tavsiye ederim tabi bütçe dostu olmuyor ama sağlıklı olanını sorduğunuz için attım.
0
neira
(28.09.24)
cam ve çelik sağlıklıdır. ama kesme hissiyatları hiç güzel değil. kullanmak istemiyor insan. ben et ürünlerini en azından camda kesiyorum. diğerleri için plastik ve tahta.
0
xrated
(28.09.24)
cam tahta kullanırsan bıçağı eline alırsın. ayrıca zamanla cam çizilecek ve gözenek aralarında bakteri üreyecek. çelik de aynı şekilde bıçağına zarar verecek.
bıçak zarar görürse sen de bıçağın parçalarını tüketerek zarar görürsün.
0
neira
(28.09.24)
Birden fazla ve ara ara değiştirdiğim, mümkünse kolay gözenek oluşturmayacak sert ahşap kesme tahtaları ile hallediyorum bu sorunu.

Cam değil de granit kestirmiştim et veya soğan doğrarken kullanayım diye içim bir hoş oluyor doğrayamıyorum.
0
chicha_v2
(28.09.24)
taimatr.com şöyle bir şey var ama sağlıklımı araştırmak lazim
0
baknedicem
(28.09.24)
çizilme, arasında bakteri üreme ve et tavuk suyunu emme konusunda tahtalar daha dezavantajlı.
0
xrated
(28.09.24)
plastiği traşlayabiliyorsun, yüzeyi düzleşiyor, ağzı taşlanmış spatula kullanıyor kasaplar
ahşap öyle değil, gözenekler kalıyor, bakteri dünyası
plastikte eser miktarda plastikleri elbette zamana yayarak yutuyorsunuz
metal(demir) yemek sağlığa zararlı değil
0
lambırcek
(28.09.24)
@neira

Neden can veya çelik sağlıklı değildir? Aksine ağacın üzerinde vernik veya benzeri bir şey varsa kestikçe onun parçaları gelecek bıçağa. Ben şahsen ağaç veya bambu olanları kullanır kullanmaz ve en doğru şekilde temizlemek şartıyla gayet sağlıklı buluyorum ama arkadaş ahşap istememiş. Camları da çok sağlıklı buluyorum.
0
muhayyer divan
(28.09.24)
denemedim ama çelik
0
bir soru sorcam
(28.09.24)
En saglıklısı cam ve titanyum olanları
Ahşap türevlerinden ve plastikten uzak durun.
0
limonlu eksi
(28.09.24)
(4)

Na seviyesini yükseltmek

bir soru sorcam
tuz dışında nasıl yükselir
tuz dışında nasıl yükselir
0
bir soru sorcam
(22.09.24)
Na sodyum yani tuzun ana bileseni dolayisiyla tuzla yukselir tabii. Tuz disinda yukseltebilecek seyler de yine tuzlu olan seyler. Mesela cekirdek, soya sosu, tursu vs. Maden suyu ile de yukselebilir. Ayrica sodyum atilimi (bazi ilaclarla mesela) nedenli bir dusukluk varsa atilimi azaltmaya calismak da sodyumu yukseltir. Cok su icmek de sodyumu dusurecegi icin su kisitlamasi da sodyumu yukseltebilir. Daha detayli sebep ve sonuc arastirmak icin bu durumun tibbi adi olan hiponatremi diye aratip arastirabilirsiniz
0
gibicibicis
(22.09.24)
Ev ortamında başka türlü yükselmez.

Hastane ortamında bile hiponatremi durumunda oral tuz tedavisi uyguluyorlar.

Durum ciddiyse %3 NaCl içeren hipertonik serum bağlıyorlar (normal serumlar izotonik, %0.9 NaCl içeriyor) ama kontrollü şekilde çok yavaş verilmesi gerekiyor, aksi takdirde beyin ödemine sebep oluyor.

Yani sodyum düşüklüğünüz varsa ve bu sizi hastanelik edecek düzeyde değilse tuz yiyin.
0
kibritsuyu
(22.09.24)
kullandığım bir ilacın (depakin) yan etkisi sonucu alt sınırda kalıyor kan seviyesinde
extra tuz tüketiyorum, et, balık, ıspanak, havuçta da varmış google'a göre
0
🌸bir soru sorcam
(22.09.24)
marulda sodyum vardır, gömün gitsin.
0
ravenudon
(23.09.24)
(23)

şimdiye kadar yaşadığınız hayattan memnun musunuz?

tabudeviren
istediklerinizi yapabildiniz mi? istediğiniz gibi bir hayat yaşayabildiniz mi?
istediklerinizi yapabildiniz mi?
istediğiniz gibi bir hayat yaşayabildiniz mi?
0
tabudeviren
(21.09.24)
Özellikle son birkaç yıldır kendimi her bakımdan zirvede hissediyorum. Daha da iyiye gidiyorum hatta.
0
rock n roll
(21.09.24)
Hiç değilim. Doğmamayı dilerdim.
0
NowWeAreFree
(21.09.24)
istediğim hayatın %10'unu bile yaşamadım.
0
yurtsuz john
(21.09.24)
NowWeAreFree +1

doğmasam daha iyiydi.
0
nothing in my way
(21.09.24)
dramaqueenlikten değil gerçekten tüm hayatımdan pişmanım...
0
anna sun
(21.09.24)
İstenilen gibi bir hayat yaşamak pratikte çok olası görünmüyor çünkü isteklerin sonu yok ve hayat bunların da sadece birazına izin veriyor genelde.

Yine de, genele bakacak olursam, kendi hayatımı seviyorum ve kabulleniyorum. İstediğim gibi olmadı birçok şey, ama hayattan doyum almamı, iyi ve mutlu olmamı, hayatın istediğim gibi olması koşuluna bağlamadığım için, halimden memnunum.

Kaotik bir çocukluk, zor bir ergenlik ve birçok açıdan hırpalayıcı bir kariyer hayatı deneyimledim. Özel hayatım da genelde inişli çıkışlıydı, düzlük olan güzel kısımları ise maalesef pek sürmedi. Tüm bunların toplamına ve şu an üzerinde bulunduğum noktaya bakarsak, İstediğim hayatın belki yüzde kırkını ancak yaşadım. Ama çok daha fazla oranda mutlu oldum, keyif aldım, güldüm, paylaştım ve karşılık gördüm. Belki de ölçüt olarak buna bakmamız gerekiyordur.
0
@stubborn inferno
(21.09.24)
evet. belli fırsatlarım oldu, çok şanslı olduğum yerler oldu ve bunların sürekliliğini sağlamak adına epey çabaladım. fırsatımın olmadığı ve talihsiz olduğum yerler oldu, üzüldüm ama dersimi alıp geçtim. kendime ait bir hayatı da yeni yeni inşa etmeye çalışıyorum inşallah güzel olur.

geçenlerde burada sorulmuştu yine o kadar zengin ailelerde doğan kişiler varken biz niye böyleyiz tarzı bir soruydu. sayısız farklı hayata sahip olurduk ama sürekli bir diğerini düşünmenin kendi mutluluğuma ket vurmak olarak düşünüyorum. her şey daha iyi olabilirdinin karşısında da kötü olma ihtimali var sonuç olarak :)
0
black holes in the sky
(22.09.24)
İkiye ayırmak istiyorum hayatımı.

Memnun olmadığım çok şey kaçırdığım ilk kısım. (2017'e kadar)
Memnun olduğum kendime göre dolu dolu yaşadığım ikinci kısım (2017'den sonrası)
0
put it in your appropriate place
(22.09.24)
Çok memnunum çünkü, iyisiyle kötüsüyle, kararlılıkla yaptığım seçimlere pişmanlık gözüyle bakmıyorum. Kimse hiçbir zaman doğruyu seçemez. Yanlışı seçmemek adına geri durmadım, hata yaptıysam da kendi hatam olduğu için benimsedim. Ders çıkardım, sonraki kararlarımı daha iyi aldım.

Bu yaklaşım bana şanslı olduğumu da hissettirdi çünkü yerinde karar aldıkça gelen özgüven, bir sonraki seçimde şansın yanınızda olmasını sağlıyor.

Mikro ölçekte istediğim her şeyi yaptım. Para biriktirip araba alıcam diye gitmek istediğim seyahate gitmemezlik etmedim. Öğrenim kredisinin son kuruşuyla alemlere aktım. Bir noktada yetmedi, baba parası yememek için okul zamanı gittim çalıştım, daha çok gezdim daha çok yedim içtim.
Okulda istediğim bölümü seçtim, istediğim işe girdim, istemediğim işten 2 ayda ayrıldım.

Kimse bu hayatta istediği her şeyi yapamaz, sahil olamaz. Olay nereden baktığınla ilgili, kendi hayatının iplerini ne kadar eline aldığınla ilgili. Sonuçlardan memnun olup olmamayı seçmek de kendinle ilgili.

Bu soruya memnun değilim diyen insan yarın sabah kalktığında ömrünün geri kalanında yaptığı şeyleri yapmaya devam ederse mutsuz olacak. Bunu kendimde her fark ettiğimde bişeyleri farklı yapmaya çalıştığım için, hepsini beceremesem de, gayet memnunum.
0
Bruce
(22.09.24)
Tek derdim egitim konusunu halledemedim bu yuzden onum cok kapandi

Lise den sonra okuyamadim

Egitimi fulleseydim herseyi secme sansim olurdu misal ulke, meslek, aile, arkadas, ev sahibi olma vs

O yuzden cok mutlu oldugum soylenemez

Ama bazi konularda herkesin yasamadigi hayati yasadim

Gece hayatini dibine kdr yasadim eskiden senelerce ve yurtdisinda azittim hunharca yasamadigim tecrube yoktur

Son 5 senedir cok mutlu degilim sadece
0
Zetnikov
(22.09.24)
Yüzde 80 memnunum diyeyim. Bir beş sene erken doğup euro 2 3 TL iken çoktan kendi paramı kazanmaya başlamış olmayı ve daha çok gezebilmeyi isterdim. Bir de oğluşlarım doğmadan önce Vietnam, Peru, Hindistan, Kamboçya, Nepal buralara gitseydik keşke. Bok varmış gibi en çok Avrupa'yı gezmişiz oralara şimdi de giderdik. Asya'ya çocukla gitmek zor. Angkor wat tapınağını santim santim yalarlar var ya ne hastalık varsa kaparız. Paris e çocukla gitmek kolay ama sıkıyorsa çık macchu picchu nun merdivenlerini.
0
kullanicadi
(22.09.24)
Ben de degilim. Hic ileride sunu yapsam diye bir hayalim olmadi. Simdi de keske sunu yapsaydim dedigim bir sey yok. Hayattan da gram zevk almiyorum. Hic dogmamis olmayi isterdim.
0
chickentown
(22.09.24)
memnunum. sifirdan su ana kadar iyi geldim. green card'i aldigim an olay bitmistir ama su anda hala tam kalici gocemedim amerika'ya.

35 yasinda gocmenlik isini halletmis, finansal bagimsizligini kazanma yolunda onemli adimlar atmis biri olarak gormek istiyorum kendimi. 2 yil daha var, bakalim.

40 yasinda da emekli olup kitaplarimi yazmaya baslarsam tadindan yenmez. bu da amerika'da kalabilmeme bagli. ondan sonra da 80'e kadar yasarsak yeter. bakalim, hayirlisi.
0
antikadimag
(22.09.24)
ilk 35 sene iyiydi ama sonra çok bozdu. hiç iyiye de gitmiyor, du bakalım bir yerde toparlarız herhalde.
0
engelbert humperdinck
(22.09.24)
Seçeneklerden biri dogmamaksa onu secerdim tabii deeee ;) yaşadığım hayat kendi beklemtilerim oranında mük

Çocukken ileriye dair kafamda canlanan ne varsa sahip oldum. Porsche bunlardan biri diildi tabiyy;))
0
abuzer
(22.09.24)
Nazım hikmetin bir şiiri vardı, fevkalade memnunum dünyaya geldiğime isminde. Benimkisi öyle.
0
encokbenisevinnolur
(22.09.24)
biz istediklerimizi yapabildikçe ülke istediğimiz noktadan gittikçe uzaklaşıyor. kesmiyor bu haliyle azizim kesmiyor...
0
her giriste sifresini unutan adam
(22.09.24)
Ilk 25 sene biraz savruldum ama sonradan ana hatlariyla yoluna girdi. Yalnız ben nedense hep Amerika'da okurum gibi bi dusunceye sahipmisim nedense içten içe cocukken, amerikada okumadim tabi ki ama sanki okumam lazimmis da olmamis gibi geliyor halen. Halbuki dogdugun buyudugun hayata bak amerikada okumak ne alaka. Neyse oğlum okur belki ilerde. Gerci cok uzak yavrum ne isin var orda :(
0
passive aggressive
(22.09.24)
Yapabileceklerimi geç yapmak biraz olumsuz etkiledi ama olumlu tarafları da olmadı değil. Ailem sayesinde güzel bir hayatım oldu.

Esas problemim ilişkilerde oldu. Keşke dediğim bölüm burası sadece. Bir de yaz ayaları çok verimsiz idi benim için.
0
andlee
(22.09.24)
Hayata A Haber tadında bakıyormuş gibi görünmek istemem ama açıkçası bilimsel olarak, entropi gereği, her şey boka sarmakla yükümlüdür fakat insanlık tarihi bunun tam tersi gibi geliyor bana, çok değil geçen yüzyılın içinde insanlar yıllarca süren 2 büyük savaş ve daha lokal savaşlar gördü binlerce insan öldü binlerce insan sakat kaldı binlerce insan yerinden yurdundan edildi binlerce insan çocuğunu annesini babasını kardeşini eşini kaybetti, gaz odalarında insanlar boğuldu fırınlarda insanlar yakıldı. Günümüzde hala suya erişimi olmayan bir bidon temiz su için kilometrelerce yol giden çocuklar var ayağına kıymık batınca antibiyotik bulamadığı için ölen insanlar var, birkaç gün önce burnumuzun yaşanan savaşta muhtemelen zorla askere alınıp savaş alanına gönderilmiş bir askeri gösterdiler esir alınmamak için el bombasının pimini çekip kafasına dayayıp kendini patlatıyordu, bu adam muhtemelen 3-4 sene önce aynı günün sabahında ailesiyle kahvaltı yapıyordu, ben ne zaman karamsarlığa düşsem bunları düşünürüm halime şükrederim, diğer tüm şeyler bana ufak tefek şımarıklar gibi geliyor neticede elim tutuyor ayağım tutuyor sağlığım yerinde, sahip olduklarım var sahip olmadıklarım ve olamayacaklarım var ama bunlarla moralimi bozmam sahip olduklarımla mutlu olurum sahip olma potansiyelim olan diğer şeyler için çalışırım, olursa olur olmaz yapacak bir şey yaşadığım sürece hiçbir şeyden umudumu yitirmem, her sorun bir şekilde çözülür.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.09.24)
Hele şu günler bi geçsin düzelecez.
0
EXXE01
(22.09.24)
bana böyle sorular sormayın!
0
bir soru sorcam
(22.09.24)
hiç değilim. ortam ve iyi arkadaşlar bulamadığım için. anhedoni yaşıyorum.
0
ashleybon
(23.09.24)
(8)

Airfryerın içine pişirme kağıdı koysak olmaz mı

regina phalange
Benim tefalinki kılavuzunda kağıtla ilgili bişey demiyor. Her seferinde hazneyi yıkamak da zor geliyor. Airfryerlr için özel kağıtları koysam yanmaz herhalde değil mi
Benim tefalinki kılavuzunda kağıtla ilgili bişey demiyor. Her seferinde hazneyi yıkamak da zor geliyor. Airfryerlr için özel kağıtları koysam yanmaz herhalde değil mi
0
regina phalange
(21.09.24)
Olur ama yanıyor, çok dayanmıyor.
0
prole
(21.09.24)
yanmaz. o yüzden var o kağıtlar. random fırın kağıdı bile yanmaz da airfryer kağıtları yanmıyor.
0
wallcan
(21.09.24)
Ben kullanıyorum. Gayet de işe yarıyor.

www.trendyol.com
0
Mirket
(21.09.24)
alttan hava zor geçiyor
0
bir soru sorcam
(21.09.24)
olur olmasına da, airfryer'ın olayı içinde sıcak hava dolaştırması değil mi? o yüzden içine yiyecek koyduğunuz haznenin altı delikli. onun altındaki haznenin deseni de pervane gibi. yani yukarıdan üfürdüğü hava aşağıda girdap yapıp alttan pişirsin diye. siz orayı kağıtla tıkarsanız yine bir şekilde pişirir de amaca hizmet etmez ki.
0
kibritsuyu
(21.09.24)
ben marketten yağlı kağıt alıyorum ve 1 tanesinden 4 adet airfryer haznesinin boyutunda kağıt çıkıyor. sonra bu kağıtları katlayabildiğim kadar katlayıp ofis delgeçiyle bir sürü delik açıyorum. hem hava akışını kesmemiş oluyorum hem de yiyecekler yapışmıyor.

ama şimdi başka bir yönteme geçeceğim. ikeadan yanmaz silikon fırın matı alıcam. normal fırında kullandığım memnun olduğum bir ürün. yenisini airfryera göre kesicem ve delikler açıcam. sürekli kağıt masrafı da olmayacak.

www.ikea.com.tr
0
xrated
(21.09.24)
Ben de kağıt kullanıyorum patates pişirirken ama dikkat edin üstteki rezistanslara değerse yanıyor kağıt, başınıza iş açarsınız. Bir de altı da iyi pişmesi gereken ve karıştıramayacağım bir şey yapıyorsam kağıt koymuyorum, dedikleri gibi altta hava sürkülasyonu olmayınca iyi pişmiyor.
0
playing star again
(21.09.24)
Ben az önce denedim soruma cevap olmuş da olsun. Cook’un airfryer için özel kağıtlarından aldım. Buzluktan çıkardığım tavukları önce grilsiz düz kağıdın üstüne koyup verdim içeri sonra çözülünce yeni bir kağıt ile bu sefer en alta kağıt üstüne grill kevhasını koydum o şekil ızgara yaptım gayet de güzel oldu.
0
🌸regina phalange
(25.09.24)
(7)

Özel plajlar olarak ayrılan yerlerin bir yasal durumu var mı?

Kahvedesu
Şezlonda değil de kuma otursam ne olur? Her yer özel plaj olmuş. Mecbur muyum ben şimdi 500 tale bayılmaya?
Şezlonda değil de kuma otursam ne olur? Her yer özel plaj olmuş. Mecbur muyum ben şimdi 500 tale bayılmaya?
0
Kahvedesu
(06.08.24)
normal şartlarda istediğin yerden denize girebilirsin. kanuna göre böyle ama kimsenin kanunu taktığı yok devlet de uygulamıyor.

bazı yerlerde bu sorun olmazken bazı yerlerde ise kapıdan bile almazlar.
0
jelly bear
(06.08.24)
www.mevzuat.gov.tr

Madde 5 – Kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıda belirtilmiştir:
Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır,
Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.
0
inheritance
(06.08.24)
tesisi kullanmadan normal şartlarda kuma oturmanız hakkınızdır ancak bazı işletmeler plaj girişinde para alıyor. uğraşırım derseniz jandarmayı arayın
0
jülsezar
(06.08.24)
Bu durum devletlerin inisiyatifinde olan bir şey değil bu arada evrensel olarak insanlar denize kıyısı olan her yeri kullanabilir, belediyeler bazı yerleri kiralayabilir ama sen eğer şezlong şemsiye vs kullanırsan onun ücretini ödersin ama gidip aynı yere sandalyeni atarsan ya da havlunu serersen kimsenin sen ne yapıyorsun diyememesi lazım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.08.24)
gerçekten çok geniş sahillerde amacına uygun olarak özel işletmeye tahsis ediliyor plajın bir bölümü
kadınlar plajı, otel plajı, beachclub vs.

konyaalatında geniş boşluklar var mesela sorun olmuyor
diğer bölgeler bu kadar değil kiraya verilmemesi lazım
0
bir soru sorcam
(06.08.24)
kiyilar devletin tabii ki ama devlet kiyiyi özel birine kiraliyor. bu noktada isletme sahibine para ödemek zorundasin, isletme sahibi bunu talep ettigi durumda.
0
robert bosch
(06.08.24)
Düzgün yerler önünde 2-3m boş alan bırakıyor. Orada isteyen havlusunu hatta şemsiyesini vs. koyup girebilir.

Antalya konyaaltı böyle, dikilide bi özel plajda da böyleydi biz otopark duş vs kullanalım diye paralı girmiştik ama yandan gelip önde oturan vardı. Olması gereken bu aslında.
0
nhk ni youkosu
(06.08.24)
(17)

Yaşam enerjinizi yükselten şeyler nelerdir?

sekizdokuzon
Benimkiler; şikayet etmemek, öfkeyi sindirmeden tepki vermemek, kahkaha atmak. Şimdilik aklıma gelenler bunlar.Sizinkiler nelerdir? Teşekkürler.
Benimkiler; şikayet etmemek, öfkeyi sindirmeden tepki vermemek, kahkaha atmak. Şimdilik aklıma gelenler bunlar.

Sizinkiler nelerdir? Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
mavi gökyüzü, sarışın hatunla flört, sakin bir müzik ve soğuk bir ortamda kafede yapılan enerjik konuşma bir kaç tane daha var ama henüz bilmiyorum yani biliyorum da farkında değilim
0
baldan kaymak
(15.07.24)
Gün batımını izlemek❤️

Valla sırf bunun için akşam yemeğimi gün batımından önce yiyorum. Hemen rahat şeyler giyip kulaklığımı alıp yaşadığım şehirdeki bir avuç yeşilin olduğu yere gidiyorum. Yürürken gün batımınin yeşille kavuştuğu anları seyrediyorum. O kadar o kadar keyif veriyor ki bazen aşırı mutlu olup o coşkuyla birkaç damla dökülüyor gözlerimden. Tarifi çok zor bir his. Bu anlara tanık olabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum nedense:/ Hele bir de arkada güzel bir müzik varsa, örneğin daft punk'un touch solosu.
Mesela: hizliresim.com
0
Amaranta ursula
(15.07.24)
Müzik, arkadaşlarla aktivite yapmak, aileyle görüşmek, koşmak, deli gibi koşmak.
0
gabe h coud
(15.07.24)
Kedi ve köpek çocuklarım, bütün hayvanlar, doğayla iç içe olmak, ailem, sahip olduğum tek arkadaşım, kitaplar, yoga, meditasyon, bir gün deniz olan bir yerde yaşama ümidi, hobilerim, mesleğim, çok büyük bir hayalim var ( gerçek olup olmayacağı seneye belli olacak), kendime ayırabildiğim zamanımın olması ve çok ümidim olmasa da gerçek bir aşk ( karşılıklı olanından) karşılaşmak ve bu aşkı yaşayabilmek.
0
rock n roll
(15.07.24)
Temiz beslenmek.
0
numlock
(15.07.24)
İyi yemek ve sessizlik.
0
sirisum
(15.07.24)
Yemek yapmayı seviyorum.
Ruhsal olarak bana çok iyi geliyor, alışverişini yapmak, onunla uğraşmak, sonucundan tatmin olmak... Harika.

Çok güneşli olmayan havalar hariç uzun uzun yürüyüş yapmak bana çok iyi gelir. Kulaklığımı takıp yürümek en sevdiğim şey. Bazen özellikle birkaç durak önce inerim yürümek için öyle seviyorum.

Kahve makineme aşığım.
Çocukken mahallerimizde arabalarını çocuğu gibi seven adamlar olurdu ya top sesi duyunca cama çıkarlar, kimseye elletmezler vs. böyle ruh hastası adamlara dönüştüm makineyi aldığımdan beri. Temizliğini kendim yaparım, bazen öylesine mutfağa gider izlerim çok seviyorum.

Şikayet etmemek ve öfkeyi sindirmeden tepki vermemek... Ne güzel yazmışsınız keşke azıcık bende de olabilse bunlar. Sürekli her şeyden şikayet ediyorum ve ani patlamalarım var bunlar gerçekten insanın enerjisini düşüren şeyler :/
0
mutekebbir
(15.07.24)
@mutekebbir: benim de çok alışık olduğum haller değil bunlar. Ben de çok şikayet ederim, öfkelendigimde eğer hemen tepki vermezsem ezildiğimi, küçük düşürüldüğümü hissederim. İki hafta önce yedi gün boyunca şikayet orucu yaptım. Ana, iyi geliyor :) Bayağı bayağı iyi hissetmeye başladım kendimi, normalde hissetmem çünkü. Bir de şikayet ederek o alanı ketlemeyince zihin cidden çözüm aramaya başlıyormuş. Cidden bir anlamda makinayız makina. Girdisi belli, çıktısı belli. İki gündür de sorumluluk alma üzerine çalışıyorum. Başıma gelenler için başkalarını suçlamak yerine olayın o raddeye gelmesinde benim bir payım var mı, varsa neydi üzerine düşünüyorum. İşlerin zorlaşmasında benim sorumluluğum ne? Önce ona odaklanıp diğerlerinin kör göze parmak kötülüklerini, fesatlıklarını dışarıda bırakınca baktım ki cidden frekansım inanılmaz yükseliyor. Hem de sinirle konuşup kalp kırdıktan sonra yaşadığım vicdan azabını yaşamıyorum. Daha az efor harcamış oluyorum olan biten üzerine.

Diyeceksin, bunları kendin mi akıl ettin? Hayır :) Çetin Çetintaş'i takip ediyorum :p O böyle ödevler veriyor.
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
hayal kurmak, market alisverisi yapmak, bisiklet sürmek, kitap almak, overpriced kahvecilerde bos yapmak, date'e cikmak, tatil plani yapmak, oje sürmek
0
robert bosch
(15.07.24)
aşk
0
bir soru sorcam
(15.07.24)
Senin sorularını cevaplamak
0
numlock
(15.07.24)
gunes
0
bohr atom modeli
(15.07.24)
1. Kedim Maruş’un patisini gıdıklayınca parmaklarını gererek açması.
2. Fırından taze çıkmış sıcak, tatlı hamurişi kokusu.
3. Günün ilk kahvesini sabırsızlıkla beklemek ve o ilk yudum.
4. Uzun bir planlama sonrasında tatil bileti aldığım an.
5. Her gün yürüyüş yaptıktan sonra eve gelirken oluşan “bugün de tamam!” hissi.
6. Canım sıkkın olduğunda babama attığım “napıyorsun” mesajı. Devamında mutlaka iyi hissedeceğim bir şey söyler. En kötü ihtimalle onun bir rutinde olduğunu bilmek iyi hissettirir.
7. Kardeşimin sesini duymak.
8. Güneşe çıktığım her an.
9. Bulaşık makinesini güzelce başa kadar doldurup çalıştırdığım zaman yaşadığım garip tatmin.
10. Yeni kıyafeti işe giderken giydiğim gün.
11. Aniden ailemin ve kedimin sağlıklı olduğunu hatırlamak, gibi gibi gibi. :)
0
silverleaf
(15.07.24)
İyi ki okumuşum diyebileceğim bir kitabın son sayfasındaki son cümleler.
0
Mirket
(15.07.24)
@geveze: Bunu da bedavaya dolaşıma soktuk:( şaka bir yana, işine yaradiysa gerçekten inanılmaz mutlu olurum. :)
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
gönül işleri harici, bazı akşamlar veya akşama doğru havalarda deniz kenarında bir banka oturup saatlerce denizi izlemek.

@amaranta, ilk kez duyuru cevabında emoji kullanılabildigini görüyorum, deneyeceğim :)
0
tabudeviren
(16.07.24)
(15)

İstanbul Boğazının Büyüleyici Etkisi

isiaha
Merhaba İstanbullular, İstanbul boğazının büyüleyici etkisinin sebebi nedir sizce? 3 hafta önce Venedikte bulunmuş biri olarak soruyorum soruyu. Evet Venedik çok güzel ama çok farklı bir kategoride ama bizim boğazın sahip olduğu etkileyecilik yok bence. Zevkler tartışılmaz ama Boğazın bu guzelliğin
Merhaba İstanbullular,
İstanbul boğazının büyüleyici etkisinin sebebi nedir sizce? 3 hafta önce Venedikte bulunmuş biri olarak soruyorum soruyu. Evet Venedik çok güzel ama çok farklı bir kategoride ama bizim boğazın sahip olduğu etkileyecilik yok bence. Zevkler tartışılmaz ama Boğazın bu guzelliğin kaynağı nedir?
0
isiaha
(14.07.24)
Kıvrıla kıvrıla gidiyor yılan gibi, bence ondan.
0
sekizdokuzon
(14.07.24)
Boğaz bence abartılacak bişey değil. Ben her baktığımda sadece bir "köprü" görüyorum. İstanbuldan nefret etmem belki bunda etken.
Venedikte cüzdanımı çaldırmama rağmen orası bence daha güzel.
0
numlock
(14.07.24)
Mecazi yüklenen anlamını saymazsak (iki kıtanın sınırı) çok da bir numarası yok diye düşünüyorum. Yani salt manzara olarak öyle aman ama bir özelliği yok ama bi taraf Asya, bi taraf Avrupa diyince wow oluyosun.
0
nundu
(14.07.24)
Ben bazen seviyorum, bazen sevmiyorum. İstanbul boğazını istanbul boğazı yapan benim o anki keyfim sanırsam. Bir de hava durumu. Çok rüzgar olmadığında, hava çok sıcak veya soğuk olmadığında güzel oluyor.

Yaprak kıpırdamayan ama havanın serin olduğu, hafif sisli bir bahar sabahı güzel.

Ortalık çok hareketliyse, hava çok sıcak veya soğuksa, görüntü HD kalitedeyse kötü.
0
akhenaten
(14.07.24)
Tam tersi. Boğazı her gördüğümde onu hiç ettiğimiz geliyor aklıma. Çarpık kentleşme, biriyle alakasız eciş bücüş binalar ve yeşilden çok grinin hakim olması… Bence güzel bir görüntü yok ortada. Hele o çamlıca kulesi falan berbat.
0
ruhen hastayim ben
(14.07.24)
Şimdi bence burada kişinin o şehre olan ilgisinin, bağının önemi var.

Ben misal istanbul bogazindan buyulenirim ama çok acayip güzel gözüktüğü vs için değil (gözükebilirdi ama yapilasma...) ama çok büyük yani böyle hani her yerde göremeyeceğin bir şey.

Misal insanlar eiffel kulesine "bu ne" diyor ya, aynı şekilde ilk gördüğümde altindan "oha lan" diyip çok buyulenmistim. Aynısını new York'a gidince yasayanlar olduğunu da duydum gidenlerden.

Kısacası bence bu yapilarin (dogal ya da yapay) büyüklüğü falan bizi cok etkiliyor.
Misal beni büyük makine, rüzgar gülleri falan da etkiler :) su an yaşadığım yerdeki daglara da bakip "bu ne abi ya hayvan gibi dağ" diyorum her baktigimda.
0
logisticsmanager
(15.07.24)
Boğazı çevreleyen tepelerdeki selatin camileri, kız kulesi, beyazıt kulesi, galata kulesi bunlar ayrı bir hava katıyor.
0
hebanon
(15.07.24)
Hocam yurtdisinda yasadim bence senin kastettigin sey "enerji" mevzusu. Ben mesela bogaza gidince bir huzur bi cosku geliyor icime nedendir bilmiyorum. Falat bu yurtdisinda falan gittim bogaz tarzi yerlerde hic enerji alamiyorum.
Belki ayni kafayi yasiyoruzdur.
0
Zetnikov
(15.07.24)
Boğazın güzelliği ve çirkinliği baktığın yere göre değişir.
Yeşilliğin bol olduğu ve aradan eski yalıların ve köşklerin göründüğü otantik hali güzel.
Yüksek binaların çok olduğu, yeşilliğin neredeyse olmadığı ve sahili araba trafiğiyle dolu hali çirkin.
Ayrıca modern köprüler (tarihi, heykelli işlemeli vs. olmadıkça) insanlara neden güzel gelir hiç anlamam.
0
merhum
(15.07.24)
Boğaz güzeldir ama dünyada ne güzellikler var öyle aman aman büyütülecek dünyanın incisi bebeği vs konumlanacak bir durumu yok
0
basond
(15.07.24)
güzel esiyor
0
bir soru sorcam
(15.07.24)
Köprüden metrobüsle geçenken bile o güzellik karşısında büyüleniyorum. Çok seviyorum ben de görsel olarak çok güzel ama tam o kıyı kısımları ve deniz :) Biraz daha açını genişlettiğinde berbat bir kent o kadar karışık ki bakarken bile yoruluyorum.
Boğaz manzaralı bir evde oturmak ister miydim mesela sanırım orman manzarasını tercih ederim ama deniz kıyısına yakın olmak yürümek oturup izlemek bana hep iyi gelmiştir severim.
Bence boğaz gayet güzel ama bu noktada @ruhen hastayım ben'e katılmamak elde değil asla kıymetini bilemediğimiz güzellikte bir şehir burası, başka ellerde olsa çok daha güzel olabileceğini düşünürüm hep.
0
mutekebbir
(15.07.24)
insanlar istanbuldaki kalabalıktan ve stresten o kadar bıkmış ki gerçekçi yaklaşamıyorlar bu güzelliğe.
mesela istanbul beton deyip duruyorlar, elbette öyle de zaten. ama boğaz hiç de öyle değil. belli kısımları hariç genel olarak gayet yeşil ve özellikle bazı günler çok güzel görünüyor. köşkler, saraylar, yalılar boğaz'ı boğaz yapan özellikler. birçok farklı tarzda çok estetik yalılarla dolu.
coğrafi olarak bu su yolunun özelliği zaten ortada. biz ezelden beri kafamızda çok normalleştirdiğimiz için iki kıtayı birbirine bağlayan bu yolun ne kadar özel olduğunu unutuyoruz.
0
nathanieltroy
(15.07.24)
dunyada cografi olarak istanbul'dan guzel sehir bulamadim ben. cok essiz bir sehir. belki san francisco ki o da bir bogaza sahip ufak da olsa.

istanbul cok guzel. hem deniz var, hem tepeler var bogaza bakan, hem de kiyidan bakinca gordugun karsi kiyi manzarasi var ki o da tepelik.

genelde deniz kenarindaki sehirler denizden bakinca guzel gozukur. istanbul'da kiyidan bakinca karsi tarafi gorebildigin icin iceriden de guzel.
0
antikadimag
(15.07.24)
bogaz dunyanin nadir guzelliklerinden biri, insan elindekinin kiymetini bilmiyor.

yurtdisinin lansmani herzaman iyidir, oraya gidersin bu ne lan dersin. cocuklugum boyunca gidip gorme hayali kurdugum, gidince bu ne lan mevzu bu muymus dedigim cok yer oldu.

eger istanmbul/bogaz bir ucuncu dunya ulkesinin degilde gelismis bir ulkenin elinde olsaydi, isvicre falan gibi, dunyanin 1 numarali turizm merkezlerinden biri olurdu. ama biz icine ettik.
0
cooperr
(15.07.24)
(14)

Kimse eve gelip 200 tl'ye korniş takmak istemiyor? Armut.com?

Cesario
Korniş düştü. Nalburdan aldım o da hazır.Matkap yok bende. Olsa da hayatımda kullanmadım, muhtemelen beceremem tecrübesizlikten.Kimse gelip takmak istemiyor.SORU: Armut.com'dan bulabilir miyim?Siz ev işlerinden anlıyor musunuz, herkes Amerikan filmlerindeki gibi kendisi mi hallediyor artık böyle şey
Korniş düştü. Nalburdan aldım o da hazır.

Matkap yok bende. Olsa da hayatımda kullanmadım, muhtemelen beceremem tecrübesizlikten.

Kimse gelip takmak istemiyor.

SORU: Armut.com'dan bulabilir miyim?

Siz ev işlerinden anlıyor musunuz, herkes Amerikan filmlerindeki gibi kendisi mi hallediyor artık böyle şeyleri?
0
Cesario
(13.07.24)
Armut.comdan biri 750ye takarım dedi. Çok deyip geri çevirdim.

Galiba 2000e Boş marka matkap alıp YouTubedan izleyip ben yapacağım. :)

Bauhaus yolları gözüküyor bana..
0
🌸Cesario
(13.07.24)
Çift taraflı bant da kullanabilirsin. www.koctas.com.tr
0
numlock
(13.07.24)
400 ateşle
0
bir soru sorcam
(13.07.24)
@bir soru sorcam

400 tl veririm yazdım ilana. Biri döndü akşama gelirim dedi de çalışıyorum.

@mirket İstanbuldayim
0
🌸Cesario
(13.07.24)
İzmir'deysen iki biraya halledeyim.
0
Mirket
(13.07.24)
Kardeş, biz yapıştırıcı kullandık, eve pimapenci gelmişti o gösterdi, silikon değil başka bir yapıştırıcı 230 kg. Çekiyor -üstünde yazıyor-artık matkap yerine bu kullanılıyor dedi,Kornejin muhtelif yerlerine sürdükten sonra 1 dk. Bastırıyorsunuz tavana o hemen yapışıyor.
0
rumpleteazer
(13.07.24)
korniş düştüğüne göre delik yerleri hazır. dübeller düşmüşse yeni dübel takarsınız.
normal tornavida ile vidaları takarsınız.
0
lazpalle
(13.07.24)
@rumpleteazer dediğiniz bundan mı?

www.koctas.com.tr
0
peki madem
(13.07.24)
200 lira para degil ki artık. Adam arabasına atlasa gelse git gel 4 litre benzin harcasa zaten 184 lira yapıyor. 16 lira kazanmak için mi çıkıp gelecek bu adam?? Git gel 2 dal sigara yaksa adam o 16 lira da gitti...
0
limonlu eksi
(13.07.24)
Ben de hiç anlamıyorum ev işlerinden. Parasını verip halletmeye çalışıyorum.

Ama yukarıda söylendiği gibi 200TL para değil artık. En az 400-500TL teklif etmeniz gerekir.
0
pispinti
(13.07.24)
200 tl para değil, mantıklı değil evet.

Armut'a 400 tl veririm, fazlasını isteyen yazmasın yazdım zaten ilana. Bir kişi iletişime geçti.

750 tl de değil yani bunun hakkı. Adam da dedi abi dükkanı kapatıp geliyorum falan. Gelme dedim ben de. Sildim yeniden açtım ilan 400 veririm yazdım sonra ben de.

Anlaşamazsam ya yapışkan ya da matkap alıp kendim yapacağım.

Musluğu da kendim alıp takmıştım.
0
🌸Cesario
(13.07.24)
Hocam sen maaşını saate böl ve saatlik ücretine bak, senin anlamadığın burada iş kolay ama aslında adamın zamanını satın almış oluyorsun

Dükkanda durduğu sürede saatte 200 liradan daha fazla kazanıyor ki gelmek istemiyor, sen olsan sen de gitmezsin (dükkanda durmaktan kastım daha büyük işlerin adamın ayağına gelmesi, senin evine gelince bu fırsatlar kaçıyor)
0
grimavi
(13.07.24)
Taşındığım ev 0'dı, kornişleri kendim taktım, yanında oldukça güçlü bir silikon yapıştırıcı veriyorlar, sadece merdivene ihtiyacınız olacak. Matkapla saatler sürecek iş yarım saat demeden bitti.

özetle yapıştırıcı alıp kendiniz halledin. Yapıştırıcı fotosu eklerim laptopu açınca
0
kimlanbu
(13.07.24)
Yazılmış edilmiş 200 e kimse yerinden kımıldamaz
0
basond
(13.07.24)
(18)

nasıl bu hisle başa çıkılır

mrenton
mezun olduğum üniversiteden arkadaşlarımı stalkladım hepsi çok başarılı olmuş. yurt dışına taşınmışlar iyi bi meslek edinmişler ben ise borcumdan mahvolmuş bi halde duruyorum işin kötüsü tembel de değilim. yaptığım seçimler şu an çok acınası geliyor. herkes başarmış ben birden mal gibi kaldım. lised
mezun olduğum üniversiteden arkadaşlarımı stalkladım hepsi çok başarılı olmuş. yurt dışına taşınmışlar iyi bi meslek edinmişler ben ise borcumdan mahvolmuş bi halde duruyorum işin kötüsü tembel de değilim. yaptığım seçimler şu an çok acınası geliyor. herkes başarmış ben birden mal gibi kaldım. lisedeki zorbalarım bile başarmış. benim gibi hisseden var mı? yaş 27...
0
mrenton
(09.07.24)
27 yaş nedir ki? Daha önünde uzun bir hayat var. Umutsuzluğa kapılmak için her zaman erkendir. Herkesin hayat yolculuğu farklıdır. Bir gün bir bakmışsın zirvedesin.
0
rock n roll
(09.07.24)
@rock n roll teşekkür ederim depresyondayım sanırım algılarım kapandı
0
🌸mrenton
(09.07.24)
Depresyon, insanın görme yeteneğini yok eder anlamında bir yazı okumuştum. Hep en olumsuzu görürsünüz diyordu kitapta. Hiç başarınız yok gibi gelir size, depresyon gerçekleri çarpıtır diyordu. Kendine inan, başarılı olacaksın.
0
rock n roll
(09.07.24)
Dert etme.
Asıl sorun kendini başkaları kıyaslamanda.

O nedenle başkaları yerine , kendini geçmişteki durumunla kıyasla ve daha iyisini yapmaya çalış.
Kendini başkaları ile kıyaslaman hased etmene de neden olur.

Yurt dışına gitmek vs. bize yıllardır yedirilen ve bencillik kokan şeyleri düşünmek yerine kendi hayatının içinde mutlu olmaya çalışmak daha önemli.
Yurtdışına gitmek zoru başarmak değil. Asıl zoru başarmak, gitmek için bir çok imkan olmasına Türkiye'de kalabilmekte.

Fırsatın olduğunda dışarıdan Türkiye'ye geri dönenlerle görüş konuş onları dinle.

Bir düşün ..
Bu hayata başkalarının maddi dünyasını takip etmeye mi geldik?
Hayır.

50'li yaşlarına yakın da bir kitap yazma hayalin olsun.
0
diyecevaplandı
(09.07.24)
@diyecevaplandı aslında hiçbir zaman yurtdışı hayalim olmadı ama bunca insan giderken acaba vizyonsuz muyum diyorum mesleğimi seviyordum ondan da şüphe etmeye başladım artık... hiç böyle bi süreç yaşamamıştım bi anda büyüdüm ve yalnız ben böyleymişim gibi. teşekkür ederim..
0
🌸mrenton
(09.07.24)
Benzer hissi LinkedIn'de dolanırken yaşıyorum. Benim ilk üniversitem İTÜ, bitirmeden bıraktım orayı. İTÜ'deki 35+ arkadaşlarımın nerelerde olduğunu tahmin edersin:p Aynı bölümde okuduğum üç dönem üstüm şu an İstanbul'da yeni açılacak metroların birinin baş mühendisi. Adam metro yapıyor jhkij ben de akşama kadar burada millete laf yetiştiriyorum yani, napayım. Benim de çapım bu kadarmış diyorum, Allah'a şükür. Allah bugünlerimizi aratmasın.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
@sekizdokuzon of kendimi suçlamaktan bunaldım..
0
🌸mrenton
(09.07.24)
Sen kendine odaklan boşver. Olduğu kadar. Herkes kariyer yapacak diye bir şey yok. Seni mutlu eden şey başka bir yerdedir belki. İş güç kariyer değildir. Ben tutkusuzum yani o konuda. Senin yaşlarında benim de kafama çok takılıyorduz kendimi değersiz hissediyordum. Ama yok yani, içimde yok. Önce kendimi iyileştireyim, iş güç her zaman bulunur. Akıl sağlığına mal olan hiçbir şey değerli değildir. O adam da metro yapsın yani napayım. Allah daha çok versin.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Ayni durumdayım. Çok iyi bir okuldan mezunum. Daha farklı şeyler hayal etmiştim ama hiç biri olmadı. Arkadaşların çoğu iyi yerlerde, iyi pozisyonlarda, ülke degistirende çok.

Piyasaya göre maaşım düsük.İş yerinde kafam rahat sayılır,onla avunmaya çalışıyorum.


Yalnız değilsin, bunu bil. Anda mutlu olmayı öğrenmeye çalışıyorum,eldekilerle yetinmeye.


Üniversitede hayal edilenlerden çok farklı hayatlar olduğunu da gözlemledim. Ablamın bir arkadaşı mesela ODTÜ mimarlık mezunu, işini hiç yapmadı. Zar zorda mezun oldu. Birini buldu ,evlendi. Evliliğinde de çok mutlu değil. Lisedeyken çok farklı planlar vardı olmadı.

Bazı insanlar mental olarak bazı şeyleri kaldıramıyorlar. Benim mesela stres yönetimim zayıf, cok daha yüksek miktar kazanacağım islere giremiyorum bu yüzden.

İkili ilişkilerde de hep bir yerde kopukluk oldu.

Bu süreçleri kabullendim artık. Mutluluğu hep erteledim. Şimdi öyle yapmiyorum günlük bazda bakıyorum mutluluğa.
0
ırene adler
(09.07.24)
Dur aklıma geldi. Bence bu biraz da (aslında çoğunlukla) kişiliğine hitap eden, derdine derman olacak işlerde çalışmakla alakalı. Ben mesela ne alaka inşaat mühendisliğiyle? Matematiğe bile en az sayısal olan alan olduğu için kaydım, çok da severim ama tutkum değil. Ben şu an mecburen matematik öğretmenliği yapıyorum ama açıkçası işime de bayılmıyorum. Her gün uyandığımda "Bugün de kimlerin dimagini acicaz bakalım!" heyecanını hiç hissetmedim. Bak bu aslında çok büyük bir eksik. Ben bu eksikliği sürekli başka şeylerle kapatmaya çalışıyorum. Ama mesela bana hitap eden bir işte çalışıyor olsaydım her şey çok başka olurdu, yaptığım işe ruh katardim, başarı da arkasından gelirdi otomatik olarak. İşin bir de bu boyutu var.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Bir bırakmadılar yani sinema okuyayım. İmkanım olsa lise 1'deki hakimin yanina gider, "Bana bak kızım, sakın o Matematik sınavını fulleme. Hayatını kaydıracaklar." derdim. Full edebiyat, felsefe, biz bilmezik integral falan. Seni unutup kendi derdime daldım, insan işte. Söylediklerim biraz olsun iyi gelmiştir yine de umarım.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
(yanıtları okumadım)
yurtdışına taşınmak neden bir başarı? son 10 yıldır böyle bir algı var, yurtdışına taşındın, orada yaşıyorsun. bitti: başarılısın. neden?
hayatlarının nasıl olduğunu bilmiyorsunuz.
0
deartheodosia
(09.07.24)
ilk çalıştığım yerde devam etseydim çok iyi yerlerde olabilirdim
ben hatayı puana göre bölüm seçerek yaptım

bu hisle nasıl başa çıkılır
başa çıkılması gerekmiyor
çalışmayı seviyorsan doğru yerleri, fırsatları, işleri deniycen
yaşın ve mevcut tecrüben en büyük avantajın
0
bir soru sorcam
(09.07.24)
Herkes kendi kulvarında koşuyor. Uzun vadede hepsini geçmek senin elinde. Bu duygu istersen seni motive edebilir.
0
gabe h coud
(09.07.24)
Ben de boyle hissediyordum bu yaslarda, simdi 36 oldum daha da kotu hissediyorum. Bir yerlerden baslamak lazim, klise oldu biraz, en alakasiz gordugum mesguliyetlerin bile ilerde bir cok insana fayda sagladigini gordum. Kariyer birikimi sagladiktan sonrasi biraz kendi kendine geliyor sanirim. Cal Newport'u bi dinlemeni tavsiye ederim.
0
mbond
(09.07.24)
bu eşikten ben de geçtim bakıyorum şöyle, kimler kimler nerelerde.

şöyle bir şey var, bir şey nasibinse olur seni bulur, değilse dünyaları versen yine de senin olmaz. o yüzden başkasının elindekilere asla özenmem.

bir de herkesin kendine ait farklı farklı dertleri var bilemezsin. yurt dışında yaşamak neden başarı olarak görülüyor onu da anlayabilmiş değilim.

rabbim huzur mutluluk ve sağlık versin gerisi boş
0
Hallegadola
(10.07.24)
Sorunun temeli insanların kendini diğer insanlarla sürekli kıyaslamasından kaynaklı. Bu şekilde mutlu olma şansın yok çünkü senden daha iyi şartlarda yaşayanlar mutlaka olacak.

Kendin ol, kendini kimse ile kıyaslama. Özgün işler yap, bugününü 1 sene önceki kendin ile kıyasla. Üstüne koyduysan ne mutlu. Yok eksideysen neleri yanlış yaptığını tekrar gözden geçir.

27 çok genç bir yaş, ayrıca geçmiş seçimlerinden ötürü tecrübe sahibisin. Doğru seçimlere odaklanıp çok çalış.

Bir de mutlu olmaya çalış, herşey y.dışına taşınmak veya meslek sahibi olmak değil. Meslek sahibi olup maaşlı çalışanlar da kendi işinin patronu olanlara benzer gözle bakarlar. Bunun sonu yok. "Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür" veya "the grass is always greener on the other side".

Zayıf ve başarılı olamadığın konularda kendini çok zorlama. Güçlü noktalarına odaklan, oralardan başarıyı yakalamaya çalış. İnsan kendini zamanla daha iyi tanıyor. Hadi kolay gelsin.
0
Lethe
(10.07.24)
sorun şu ; yeterince iyi değilsin.
0
Zetnikov
(10.07.24)
(25)

Bir Önceki Duyurucu

rock n roll
Geçmişte olmuştu bu tarz bir duyuru hadi yine yapalım. Herkes bir üstte cevabı olan duyurucu hakkındaki görüşlerini yazsın. Belki küsler barışır, barış olanlar küser :))Ama lütfen kötü şeyler yazmayalım. Eğer olumsuz düşünceler varsa hiç yazmayalım, direkt geçelim.
Geçmişte olmuştu bu tarz bir duyuru hadi yine yapalım. Herkes bir üstte cevabı olan duyurucu hakkındaki görüşlerini yazsın. Belki küsler barışır, barış olanlar küser :))
Ama lütfen kötü şeyler yazmayalım. Eğer olumsuz düşünceler varsa hiç yazmayalım, direkt geçelim.
0
rock n roll
(08.07.24)
İlk kurşunu ben sıkıcam.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Vitrin Duyurucu. Duyuru/cevap trafigini artirdi cok. Site eski ozlenen zamanlarina doner mi bilmem ama fetret doneminden cikti evet kendisinin payi var.
0
isiaha
(08.07.24)
@isiaha ilk defa gördüğüm bir nick, hocam sitedeki kaçıncı hesabın :)
0
grimavi
(08.07.24)
@isiaha: Yani sen bana Çelebi Mehmet mi diyorsun, aşkımın salatası?

@grimavi: Ağır abi. İyi anlamda.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
pek çok mesajı var, staklamadım, yazınım olumlu
0
bir soru sorcam
(08.07.24)
@bir soru sorcam.. o bir sorunun ardından 100 tane soru soracak gibi yapın var
0
olsun demekte zor artik
(08.07.24)
Keşke "de" yi ayırsaydın :)
0
numlock
(08.07.24)
@numlock; de nerede? Varsa bile göremiyorum, kusura bakma.
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
@rock sana yazmadım ki? Bir üstteki duyurcunun nickine atıfta bulundum.
0
numlock
(08.07.24)
Sabahtan beri "de" arıyorum çok pardon :))
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Sana her şey serbest. İstersen hiçbişeyi ayırma, biz anlarız.
0
numlock
(08.07.24)
Henüz bayiden gelmemiş arabasını, tatile gitmem için bana vermeyi teklif etti.
Biraz fazla verici bir insan galiba. Bizim için güzel de kendine haksızlık yapıyor olabilir.
Güzel bir insan olduğu çok uzaktan belli oluyor.
0
michael_knight
(08.07.24)
@michael_knight: gizli forvet. Duyurudaki favlarimdan.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Yakacağımıza yanalım be maykıl :)
0
numlock
(08.07.24)
Kötü şeyler yazmayalım dediğin için sadece 5 kişi cevap verdi galiba, ne güzel uslu durmuş herkese afferim.
0
Bruce
(09.07.24)
@Bruce
Genelde pek kimseyi tanımıyorum ama cevaplarına önem verdiklerimden
0
epitaf
(09.07.24)
@epitaf eti puf musun nesin, kaç yıl oldu duyuruda bilmiyorum, seni de tanımıyorum. zaten bi önemi de yok.
0
baldan kaymak
(09.07.24)
@Bruce; kötü enerji yaymaya gerek yok. İsteyen bu duyuruma sevdiği duyurucuları da yazabilir. İnsanların modu yükselsin biraz.
0
🌸rock n roll
(09.07.24)
Pek çok soru sorup pek çok cevap vermesine rağmen nedense pek tanımadığım, mesajlaşmadığım kişi.
Kötü kalpli biri olsa hemen farkederdim ve hatırlardım. İyi biri olsa gerek. "Satın alma, sahiplen" felsefesini benimseyen biri olduğunu biliyorum sadece.
0
michael_knight
(09.07.24)
Eskilerden yardımsever bir duyurucu ama nickini çıkaramıyorum.
0
Amaranta ursula
(09.07.24)
@Amaranta: Heteroseksüel erkek olsam yüzde yüz yürürdüm. Heteroseksüel kadınım, yürüyemiyorum.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
@rock: ikizler burcunun insan sevgisi bir insan olsa kendisi olurdu.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Herkese bir sözü, her söze bir cevabı olan kadın.
Ekşi duyurunun neşesi
0
Mirket
(09.07.24)
@Mirket: Akil adam :)
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
iki üç gündür görüyorum, ancak olumlu hisler besledim kendisine.
0
biseysorcaktim
(09.07.24)
(2)

Kasaplar sattiklari ete ne kadar kar koyuyarak satiyorlar

Zetnikov
Tas catlasin 100tl lik bir et satmak istese kaca satar?Bizim burda ilginc bi kasap varda o yuzden sordum adam cani sikildikca araba aliyor tren yapiyor.
Tas catlasin 100tl lik bir et satmak istese kaca satar?

Bizim burda ilginc bi kasap varda o yuzden sordum adam cani sikildikca araba aliyor tren yapiyor.
0
Zetnikov
(06.07.24)
1. para zaten ticarette.
2. vergi de vermiyordur zaten.

olay et degil.
0
baldur2
(06.07.24)
ne kadar çok et satıyorsa o kadar indirimli alabilir
peşin parayla alırsa daha iyi fiyat
bi de üretici sıkışık durumdaysa ucuza kapattığı zamanlar olabilir
depoları gezip ucuza kapatabilir

malesef güncel fiyatlardan haberim yok ama satış yapabilen bir kasap iyi para kazanır
kilosu ortalama 700 tl olan bir ürün satıyor kar marjı yüksek
%25-%50 arası kar ediyordur masraflar hariç
0
bir soru sorcam
(06.07.24)
(22)

Görücü usulu tanıştırma

füt
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs. Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük. Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş. Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstat
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs.

Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük.
Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş.
Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstation oynuyorum ve kahveye gdiyorum dedi.
Bu durum bende olumsuz olarak yankılandı açıkçası. 75 yaşında insanlar var ve halen çalışıyor. Ne iş yaptığı önemli değil, hayata katılıyor, dışarı çıkıyor, öyle ya da böyle birilerinin işine yarıyor.


Bu yüzden ilk görüşmede aracı olan kişiye “olumsuz” ger bildirm yaptım. İlk başta hiçbir sebep söylemedim ama sonra dayanamadım, geri bildirim in sebebini açıkşamam gerektiğni düşündüm.
Aracı olan kişiye Dedim ki böyle böyle;
“Ne yapıyorsun dedim, playstation oynuyorum kahveye gidiyprum dedi. Ya sen genç insansın, bi iş yap, bi bişi yap, yağmasan da gürle yani dimi”
dedim.


Bunlarınderken biraz fazla mı açık sözlü ve tepkisel oldum ya. Şimdi içim içimi yiyor, keşke daha yumuşal söyleseydim diyprum :(((

Siz be dşyorsunuz, konuşmamın dozu biraz fazla mı olmuş
0
füt
(06.07.24)
Amaan boşver, iyi olmuş.
0
gabe h coud
(06.07.24)
Fazla olmamış bende. 44 yaşındaki adam da hiç mi utanmamış playstation oynayıp kahveye gidiyorum demeye hayret.
0
numlock
(06.07.24)
*bence
0
numlock
(06.07.24)
Çok net konuşmuşsun az bile söylemişsin bana göre.

@numlock +123456789~
0
muhayyer divan
(06.07.24)
O herifi o yaşta hafakanlar basardı, daha bunun andropozu var, erkek olma egolarını ispat etme merakı var... göz açtırmaz o herif kadına. Çok ciddi söylüyorum çok iyi etmişsin, az bile demişsin.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
Size sebebini sorduğu esnada söylediyseniz fazla olmamış

Ancak durduk yere dönüp yazdıysanız ya da sorduğunda başta söylemediyseniz ve sonra bunları yazdıysanız biraz gereksiz olmuş.

Neticede herhangi biri, buna çok da gerek yokmuş eğer ikinci senaryo geçerliyse. Yani size ısrar etmemiş belli ki, kendi halinde bildiği gibi yaşıyor. Zaten bir maziniz de yok. Dümdüz birisi işte, gerek yokmuş. Özellikle de "bi iş yap, bi bişi yap" kısmına. Ama ikilemdesiniz diye vurguluyorum, sakın geri dönüp de özür falan dilemeyin kendi kendinize kötü hissedip :D onun bu durumu sizin kadar taktığını sanmıyorum. O da gereksiz muhabbet olur.
0
akhenaten
(06.07.24)
Sizi bu herife nasıl layık gördüler ki en başta buna kızardım
0
Hallegadola
(06.07.24)
Çalışmak istemeyebilir. Alacağı maaş ile yetinmek istiyor olabilir. Daha fazla sömürülmek istemiyor olabilir. Uzun saatler çalışıp buna karşılık olarak az bir maaş alacağıma var olan maaşımla hayatıma devam etmek istiyorum diyebilir. Bazı toplumlarda çalışmaya çok büyük kutsallık atfediliyor. Çok çalışıyorsun , mesela sabah karanlığında işe gitmek için yollara düşüp, akşam karanlıkta işten çıkıp güneş yüzü görmeden ömrünü geçirmek zorunda kaliyorsun. Birilerini zengin ederken sen fakirlesiyorsun. Çok uzun çalışma saatleri sebebiyle kendine ayıracak zamanın olmuyor, ailene ayıracak zamanın olmuyor, eline kahveni alıp bir parka, bahçeye gidip yeşilliklerin içinde oturamiyorsun. Haftada 6 gün çalış, haftada bir gün de artık dinlenir misin, yapmak istediğin bir şeyi yapmaya vakit mi yaratirsin, hastaneye gidip muayene mi olursun vs. Belki daha insani çalışma şartları olsaydı, çalıştığının tam karşılığını alıyor olsaydı çalışmak isteyebilirdi. Tembellik hakkı isimli kitabı okumanızı öneririm. Ama şunu yapabilir kahveye gidip, PlayStation oynayacagina bu kadar boş vakti dolu dolu geçirebilir, vaktini öldürüyor.
0
rock n roll
(06.07.24)
Kitap okuyorum tiyatroya gidiyorum dese daha çekici gelirdi elbet ama kitap ve bilet fiyatları cidden çok pahalı artık. Gerçi kahveye giden insana ön yargı ile bakmamak da zor tabii. Nasıl olsa olumsuz cevap verdim yargılarım da bunlar diye rahatça dile getirmişsin. Sen işteyken evi çekip çevirecek, sana harika yemekler yapacak bir erkek de çıkabilirdi eleman. Tek bir olumsuz eylemi büyütmeye meyilliyiz genel olarak.
0
hasmetizm 2046
(06.07.24)
play station hobi sayılır ama işe yarar bi adamın kahveye gitmesi imkansız hele ki 44 yaşında.. iyi yapmışsınız.
0
tabudeviren
(06.07.24)
@rock n roll

Herifin çalışmayıp kadının parasına sarkmayacağının garantisi yok, mesele bu. Kızdığımız şey de bu. Kutsallık atfetmek falan değil yani.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
@muhayyer divan; 44 yaşında emekli olmuş, çalışmak istemeyen, tembel, bak ileri yaşlarda çalışanlar var, birilerinin işine yaraman lazım düşüncesi benim tepkili olduğum konu. O kişi hayata böyle bakmıyor olabilir. Birilerinin işine yaramak zorunda hissetmeyebilir. Kaldı ki çalışmıyor diye eşinin, sevgilisinin parasına çökecek diye bir durum yok.
0
rock n roll
(06.07.24)
rock n roll +1

arkadaş belki adam o yaşa kadar ağır işlerde çalıştı. ofisinizde kahvenizi yudumlarken konuşmak kolay tabi. ayrıca adam emekli olmuş, ister çalışır ister çalışmaz. adı üstünde emeklilik. millet ps oynamasına da takılmış. bekar adam ne yapacak başka, belki başka hobileri de vardır. ne abartmış millet ya.
0
nothing in my way
(06.07.24)
neden tekrar açıklama yapma gereği duydunuz, çalışsa tamam diyeceğiniz biri miydi?

bence adam dümdüz kıvırmadan söylemiş, kişiliği nasıldı, ev işleri yapar mıydı, arkadaş çevresi var mıydı, maddi durumu sadece emekli maaşından mı ibaret daha önemli kriter

o hayatı kendi tercih etmiş, muhtemelen olumsuz etkilenmez
bir de siz muhtemelen çalışmadığını baştan biliyordunuz
0
bir soru sorcam
(06.07.24)
bende diyorum ki bu kadınlar nerede :)

bende aynını yapardım. geçenlerde 28 yaşında bi kız benzer şekilde geldim. kızın yaşama dair 2 gayesi vardı: araba almış ve 8-17 çalışıyormuş. masadan kalkmak için dakika saydım.
0
baldan kaymak
(06.07.24)
Mevzu pra değil, ps oynuyorum kahveyw gidiyorum dedikten sonra onun arkasından
“ama biraz sıkıldım, acil bişiler yapmam lazım” deseydi ha derdim adam tamam demekki bişiler için uğraşacak (bakın hala para demedim) burada anahtar kelime “gayret”

Ama gayet net ps oynuyorum kahveye gidiyorum lafı hayatından memnun ve geleceğiyle ilgili bişeyler yapıcak insan izlenimi vermedi bana.

(Bu arada yaptığının doğruluğunu sormadım,
Benim bunları aracı olan kişiye söylemem sizce ayıp olmuş mudur) bunun derdindeyim.
0
🌸füt
(06.07.24)
Ayıp olduğunu düşünmüyorum ama keşke sebebini söylemeseydiniz. Artık iş konusunda sıradaki adaylara yalan söyleyecek(ler). Evlenince adam ps başında yatacak, kadın mutsuz olacak. Bilmeden evlenecek kişi için şimdiden rip:(
0
gnosis
(06.07.24)
Sebebini söylemeyince de çok snob ve beğenmemiş görünmekten korktum
Of neyse olan oldu artık
Bu duyuruyu da birazdan silicem
0
🌸füt
(06.07.24)
Kahveye gidiyorum tek başına yeterli sebep üzmeyin kendinizi.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Playstation oynamakta sıkıntı yok oynasın ne olacak.

Çalışmak istememek de normal ben de erkenden emekli olabilsem keşke çok isterdim.
Ama takıldığınız yeri anlayabiliyorum böyle bakıldığında bomboş bir hayat görüyorum;
Playstation oynamak ve kahveye gitmek birleşince eşittir bomboş bir hayat.

De ki evde Playstation oynarım, bütçeme göre geziler planlarım, görmediğim yerleri görmek isterim.
Şöyle şöyle hobilerim var onlarla uğraşırım. Ne bileyim sallıyorum düzenli yaptığım bir spor var ona zaman ayırırım vs.
Böyle kendine bir şeyler katabileceği aktiviteleri olan biri olsaydı bence çalışmaması da çok göze batmazdı diye düşünüyorum.
Kahveye gitmek ne ya saçmalık.
İyi yapmışsınız.
0
mutekebbir
(08.07.24)
EYT emeklisi değil de ne bilim İstanbul'da iki dairesi olsa kirada, kendi 4+1 dayalı döşeli evinde olsa ve o şekilde Playstation oynadığını söyleseydi acaba gene reddeder miydin ?

Sorun PS falan değil yani her insanın bir hobisi var.
0
Yourcousinmarvinberry
(08.07.24)
adam yol kenarinda biten ot gibi yasiyor ya. hatta ot bile cevreye bir güzellik katar, fotosentez yapar da faydali olur. böyle tipler daha 40'li yaslarda karbon ayak izi birakmaktan baska bir ise yaramiyorlar. sömürülmek falan geciniz. kahvehaneden hayirli adam mi cikmis?
eli ekmek tutan da biriymissin, bence önce seni bu kuruota yakistiranlara gürle.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.07.24)
(13)

sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın yoksa?

Zetnikov
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.
yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?

yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?

bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.

A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
0
Zetnikov
(05.07.24)
Ben genelde lafı geçirmiyorum, kendi içimde de patlamıyor. Çünkü hem böyle durumlarda hararetli taraf etkisiz duruma düşüyor hem de eğer şahit varsa insanlardan kredi kaybediyor. Ayrıca bir sonuca varmayacak duygusal tepkiler vermemek olayın gidişini kendi lehinize çeviren en etkili şeylerden birisi.

C tipi yani.
0
akhenaten
(05.07.24)
@akhenaten

hocam insanlarda arlanmma, utanma, çekinme kalmamış millet yüzsüz olmuş. adamın suratına tükürüyorum yarabbi şükür diyor. bende hardcore lafı sokuyorum ve bunu özellikle 3. sahısların yanında yapıyorum daha da bi tatlı oluyor. LAf anlamayan adam zor durumda kalmadıkca kendine çeki düzen vermez. onlar patronun kim oldugunu gösteriyorum ve hazza ulasıyorum. yoksa sürekli beni aşagı cekerler. kafaya takarım tımarhanelik olurum. herkese tavsiye ediyorum geçirin arkadaşlar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Keskin sirke küpüne zarar.
Ben hep sakin kalırım. “The best revenge is a life well lived.”

Kimsenin seni kendi seviyesine çekmesine izin verme.
0
gabe h coud
(05.07.24)
@geveze yazar

normalde cok efendi kimseye karısmayan biriydim. ozellikle son 1 sene ıcerısınde cılgınlar gibi haykırmaya basladım "salın beni, salın beni" diye.
sosyal ilişkilerim cinsel ilişkiler gibi oldu. zevk aldıktan sonra yol verme şeklinde.
ve inanmayacagın bısey soyleyeyım. insanlar karsısındakı ınsanın onu domine etmesinden extra zevk alıyor. aşagılanmayı vs seviyorlar. bu zamana kadar bosuna efendi takılmısım.
gercekten cok mutluyum arkadaslar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Üstünden, bunu yazacak ve cevap bekleyecek kadar zaman geçtiyse içine at, içinde patlasın. Çünkü üzerinden bu kadar zaman geçtikten sonra bir şey dediğinde sen laf soktuğunu sanıyorken, o(nlar) arkandan dalga geçecek. Anlık olarak ver cevabını vereceksen ama Ekşi Sözlük'te troll başlıklara koşan ekşici gibi komik duruma düşmeden, hakkıyla çarp.
0
nawar
(05.07.24)
@gabe h coud

hocam öyle diyorsun da sürekli kullanılmak yada sürekli haksızlıga ugramakta bı sure sonra insanı kucuk dusuruyor.
banka da kuyruktayım mesela davarın bırı gelıp en one gecıyor adamı uyarıyorum sırada 15 kısı var bı kısıde demez mı dogru soyluyorsun kardesım falan destek olmaz mı?
once kaynakcıya gecırıyorum sonra donuyorum sıra bagırarak "essek olursanız semer vuran cok olur" kımse cevap veremıyor. hazza ulasıldı arz ederim.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
@nawar
dürüst cevap veriyorum yazdıklarından hiç birşey anlamadım. özet geçersen belki yardım etmek isterim
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Mobildeyim. "A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman." bunu görmemiştim. Bir olay yaşandı da onun üzerine dedin sandım. Yani X kişisi sana bir şey dedi. Sen de gelip "buna cevap vereyim mi, yoksa vermeyeyim de içimde mi patlasın?" dedin sandım. Bağlam orada kopmuş.

Bunun "her zaman" olan hali yok. Genel itibarıyla karşındakilerin seni üzmesine izin vermemeli ve yoksaymalısın. Bunu yapamadığın zamanlarda ise tutman gereken ya da tutmak zorunda olduğun yerlerde tut, içinde patlasın. Geri kalan yerlerde lafı geçir. Tabii ki lafı geçirirken sonda dediğim gibi "Troll'e laf soktuğunu sanan Ekşici" gibi yapma.

Bunu da açayım. Ekşi Sözlük'te bazı tipler etkileşip kovalamak için bazı başlıklar açıyor ya da eski başlıklara entryler giriyor. Baya kalabalık bir grup da koşa koşa cevap verdiğini/laf soktuğunu sanarak aynı şeyleri yazıp duruyor. Oysa ki o başlığı açanın ya da eski başlığı güncelleyenin umurunda değil o yazılanlar. O, etkileşimine bakıp yoluna devam ediyor. Arada bazen göz atıyor, saçmalayan ya da tetiklenen varsa ona tekrar laf sokup yine kenara çekiliyor. Böyle olma. Cidden güzel bir şekilde lafını koy, içine otursun karşıdakinin.
0
nawar
(05.07.24)
@nawar

artık cok gec beni cok uzduler onları affetmeyecegim. yetime acımayacagım.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
geçirmek bir menfaat sağlıyorsa
0
bir soru sorcam
(05.07.24)
ay bu tamamen karşımdakinin benim neyim olduğuna göre değişir. sevmediğim biriyse direkt sokarım. sevdiğim biriyse de rahatlıkla sokarım. akrabama bile sokuyorum. sanırım yeterli cevap olmuştur :P
0
neira
(05.07.24)
Kötü kişi olmaktan kaçınmamak gerek. İçinde patlamasının hiçbir hayrı yok, zararı çok. Bırak bombayı, diğeri düşünsün.
0
lazor
(05.07.24)
Kişisel gelişim c seçeneğinin de varlığını fark ettirir
0
hasmetizm 2046
(05.07.24)
(15)

çocuklara yemek yedirebilme yöntemleri

deartheodosia
mesela sebzeleri haşlayıp patates püresinin içine karıştırarak yedirebiliyorum, ya da eti pilavın altına gizleyerek, ıspanağı köfte gibi pişirerek vs. yumurta yediremiyorum, sabahları yumurta, peynir yese… :( yemezse acıktığında yer mantığı da işlemiyor bizde, acıktığında da yemiyor bir ara bayağı d
mesela sebzeleri haşlayıp patates püresinin içine karıştırarak yedirebiliyorum, ya da eti pilavın altına gizleyerek, ıspanağı köfte gibi pişirerek vs. yumurta yediremiyorum, sabahları yumurta, peynir yese… :( yemezse acıktığında yer mantığı da işlemiyor bizde, acıktığında da yemiyor bir ara bayağı düşüktü kilosu.

sağlıklı beslenmeleri için nasıl yöntemlerle yediriyorsunuz? (tablet/telefon olmadan)
0
deartheodosia
(05.07.24)
bebeklikten itibaren sofrayı çok cazip göstererek alıştırdık. birlikte sofraya oturma seansları çok önemli. biz ne yiyorsak ondan yedi, yiyor. yemeklerini ayırmadık ve ayrıca bir özen göstermedik. ha fedakarlık yaptık mı yaptık, az tuzlu yedik mesela ama bizim için de iyi oldu. yumurtaya tuz atmak yerine bi ısırık yumurtadan sonra bir tane zeytin yedik. o da öyle alıştı.

aman onu hazmedemez, aman bunu yiyemez demedik hiç. bir de açıklayıcı olmak ve biraz da hafif aragazı (şunu yiyeyim de saçlarım uzasın, bunu yiyeyim de çok güçlü olayım vs. gibi) verdiğimiz için hiç sorun yaşamadık. telefon ve tableti yemek yerken asla vermedik, biz de bir şey izlemedik. en başında koyduk bu kuralı ve öyle devam etti. ufak atıştırmalıklar yerken bir şeyler izler sadece. eti de mangal, baba köftesi ve özel tarif tavuk kanat ile çok sevdi. balıkta da anne balığı etkili oldu.

en başından yanlış gitmiş sanırım bir şeyler. yine de eğlenceli sofra ortamında aşacağını düşünüyorum. ayrı tutarsanız yemez, birlikte yiyin.
0
Improbable
(05.07.24)
Young Sheldon’da annesi bir bölümde yiyecekleri milshake kıvamına getirip veriyordu ama içine güzel tatlar da koyuyordu. Bana iğrenç gelmişti ama çocuk sevip içiyordu. Ne kadar mantıklı bilemedim.
0
cemallamec
(05.07.24)
Annem yemekte benden yardım alırdı çocukken. Benim çok da sevmediğim yemekler olunca birlikte yapardık yemeği bir sonraki sefer, yapımını görüp uğraşınca hoşuma giderdi :D Her zaman işe yaradı. Bir deneyin belki çalışır. Büyük ihtimalle babama da önden haber yolluyordu çünkü o da benim yardım ettiğim yemekleri yerken "of çok güzel, üf harika" şeklinde yerdi. Bir sorayım bunu :D
0
akhenaten
(05.07.24)
@Improbable, babası üzüm vermeme kızıyordu üzümün dış zarlarını soyup o şekilde vermediğim için :/ maalesef aşırı abarttı bazı şeyleri. ben de çok sağlıklı beslenen biri değilim, et yemem vs. ikimize de benzemiş biraz.

@akhenaten, bugün birlikte kek yaptık mesela, yumurtayı içine fazla koydum besin değeri artsın diye. ama kek işte, şekerli :/

@cemallamec, bunu da denedik :) güzel bir öneri, teşekkürler
0
🌸deartheodosia
(05.07.24)
bunları şu sebeple yediriyoruz argümanı anlayabilecek yaştaysa, boyun uzasın (büyümen neden önemli), kemiklerin bizim gibi sağlam olsun

bir de gerçekten acıkıyor mu başka şeyler yediği için mi tercih etmiyor
0
bir soru sorcam
(05.07.24)
keki hurma ezmesi kullanarak yapabilirsin, tamamen şekersiz olarak. çok da yenilebilir ve güzel oluyor. tarifler var internette.

benim kız da peynir yemiyor. ıspanak da yemiyor. hayati besin mi bunlar? yoğurt yiyor mesela ama. yemediklerine değil yediklerine odaklanmaya çalışıyorum.

kilosu düşük ama kan değerleri iyidir, sağlıklıdır. o zaman kafaya takmaya gerek yok. bir de sırf proteinden kilo almayacak bu çocuk. karbonhidrata da ihtiyaç var. ekmek de yesin.

yemediği şeyleri yediklerinin içine minicik minicik doğramak gerek sanırım. mesela ciğeri yeşil mercimek çorbası içinde yiyebiliyorlar. yumurtayı da çorba içinde yedirebilirsin gibi geliyor mesela erişteli bi çorba içinde kaynar gider.
0
elorelia
(05.07.24)
yemek problemini çözemiyoruz. 3. yaşında protein alsın diye biz yediriyoruz bu sefer kendi yememeye başladı. kendi yese diğer sorunlara daha sonra odaklanacağız. eğer çözen varsa akıl versin.
0
mikahakkinen
(05.07.24)
yemek istemiyorsa tok demektir.
öğün aralıklarını artırın.
çocuk çok küçük değilse evdeki diyete benzer yiyecektir.
0
nuisance2
(05.07.24)
yemek istemiyorsa toktur diyenlerin çocuğu var mı çok merak ettim :D çocuk açlıktan ağlıyor ama ağzına sürmüyor. evde ne pişerse onu veriyoruz, ama yok kafayı çeviriyor tadına bile bakmıyor. sonra da açım diye ağlıyor. başka yemeğin içine küçük küçük kattıklarımızı da geri tükürüyor. ağlama duvarı yaptık duyuruyu kusura bakma sista
0
pide
(05.07.24)
Sebzeli borek. (Sebzeleri pisirir oldurup yufkaya sararsin. Biraz vitamini olur tabii ama belki denenebilir)

Peynirli, sutlu, cirpilmis yumurta. (Krema gibi oluyor, yumurta tadi ve kokusu da asla gelmiyor.ben yetiskin olarak baska turlu yiyemem)

Havucu patates gibi kesip yanina sevecegi bi sos yapsan? Atistirmalik diye.

Balik yemiyorsa onu da fishfinger gibi yapsan? Tarifi vardir eminim nette.
0
Kittie
(05.07.24)
@nuisance2, öyle değil işte. bıraksam hiçbir şey yemeden günü kapatacak. kilosu çok düşüktü, ancak toparladık.

@pide’nin yazdığı gibi. benimki de tükürüyor, eğer pilav et oranını iyi ayarlamazsam ve etin tadını baskın alırsa direkt tükürüyor, çığlık çığlığa yemiyor.

@mikahakkinen +1

@elorelia, çok teşekkürler. ben de benzer şekilde yapıyorum ama daha ne kadar böyle gidecek :(

@bir soru sorcam, açıklıyorum, anlatıyorum. yalnızca yemek konusunda değil, akşam uyuması için, çorap giymesi için, dişlerini fırçalaması için… bi yerde ikna çabasına dönüşüyor, hayır yapacaksın, kurallar böyle, uymak zorundasına dönüyor.
0
🌸deartheodosia
(05.07.24)
Yaşa göre cevap degişir gibi geliyor bana.
0
osssy
(05.07.24)
Ben kendi çocukluğumda açlıktan bayılıp yine de yemek yemiyomuşum. Annemler sinirlerinden ağlıyomuş artık. Daha büyük yaşlarımda yemek yememek için verdiğim kavgaları hatırlıyorum. Şimdi birkaç sebze yemeği hariç çok sorunum yok. Çocuklar gıcık varlıklar yani yapacak bi şey yok. Bunun çok net bir cevabı olduğunu da sanmıyorum. Her bebek/çocuk için farklıdır
0
nundu
(05.07.24)
"açıklıyorum, anlatıyorum."
psikoloji şeysi olcak ama cevabı çocuk bulsun biraz daha manipülasyon belki işe yarar
yani büyüme hikayesini çocuk anlatsın
sorunun cevabını o versin
0
bir soru sorcam
(05.07.24)
yas 3.5, bizimkine buyuyemezsin diyince buyumek istemiyorum yemicem o yuzden diyor :) çöp kadar kaldi yememekten fakat sonra fark ettik ki bademcikleri dev gibi, burnu hep tikali (hasta olmadigi halde), agzini kapatamiyor. oyle olunca bi kbb ziyareti cozdu isimizi. yakin zamanda adaya veda eden geniz eti ve bademcikler sonrasi simdi istahi iyi. gecen gun ilk defa "anne aciktim ne zaman yemek yiycez?" diye bir soru duydum sukur namazi kilacaktim inancsiz halimle :)

yani demem o ki, nefes veya yutma sıkıntısı da istahsizlik yapiyormus, birebir yasadim. oyle bir durum olup olmadigini da kontrol edin bence.

ben yumurtayi hep muzla cirpip (seker koymadan) icine yaban mersini koyup pankek gibi pisirerek yediriyordum. bazen de keciboynuzu unu da koyup kakaolu goruntulu gibi yapiyordum.

bir de sevdigi seylerden yuruyorum, illa bunlari yiyeceksin diye israrci olmamaya calisiyordum. hah peynir yiyor, ellemiyim ne kadar istiyorsa o kadar yesin, ogunu peynirle gecistirsin yeter ki yesin filan. yanina da muz veriyordum en azindan saglikli bir seyler yiyor diyip geciyordum. cunku bu yasta 1 yas tisortleri hala oluyor dusunun zayiflik halini. ama ne var mesela, kan degerlerine bakildi, eksiklik yok. boyu yasina gore normal kilosu az sadece o da hareketli diye kendimi teselli ediyordum.

bir de eski evimizin bahcesinde karadut agaci vardi, avuc avuc karadut yedigi bir donem var, o donem istahi inanilmaz artmisti. bilmiyorum psikolojik mi, yaz diye nefes sıkıntısı mı azalmisti yoksa gercekten istahina faydasi mi olmustu bilmiyorum. ama karadut surubunu istah artirici olarak kullanan cok kisi duydugum icin bi sans verilebilir diyecegim.

benim tecrubem bu kadar, bu zorlu yolda size kolayliklar diliyorum, yemeyen cocuk cok zor :(
0
in vino veritas
(05.07.24)
(20)

Nişan arifesinde sevgiliden soğumak

sasailic
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında ra
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında rahat hissetmiyorum artık her an bir sebepten bana kızacak gibi hissediyorum. Şimdiye kadar da bir sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim ama son dönemde yaşadığımız şeyler beni evlilikten de kız arkadaşımdan da soğuttu. Zaman geçmesin diye dua ediyorum. Başka ne önerirsiniz?
0
sasailic
(01.07.24)
Boyle seylerin evlilik veya nisanda olma sebebi, sana fazlasiyla alismasi ve bunun sonucunda artik rahatça isteklerini dile getirmesinde yatiyor.

Çünkü flört ve sevgililik sürecinde adi konmamis bir perde olur seninle karsi taraf arasinda. Evlilik vs is ciddiye binince bu perde kalkiyor haliyle.
0
Yourcousinmarvinberry
(01.07.24)
valla sen sen ol, açık açık bu rahatsızlığından bahset.

belki strestendir bilinmez ama karakteri böyleyse eğer, evlilikten sonra geçmiş olsun, cehennemi yaşarsın.
0
hops
(01.07.24)
Bunlar nişanlılık dönemlerinde normal bence. Sizinle ciddi bir yola girdiği için böyle davranıyor,

+1Yourcousinmarvinberry
0
komando kani var bende
(01.07.24)
vakit bitmeden ayrıl. şimdi böyle yapan düğün ve sonrasında kök söktürür. unutma evlenmek kolay boşanmak zor.
0
jelly bear
(01.07.24)
Bir erkek arkadaşım sırf bu yüzden nişan attı. Şimdiden böyleyse ömür boyu çekemem diye. Sürekli kararları o alıyor, emir verir gibi onu yap bunu yap şuraya gel bu alınacak şu alıcan falan diye baya topa tutar olmuş.

Kıza sorduk, e ne yapayım o da aksiyon almıyor ben yönlendiriyorum demişti.

Ama çocuk da kendimi toni köpeği hissediyorum tarzında bişey demişti, kaçar vaziyet ayrıldı bir anda herkesi hayatından çıkardı.

Kız biraz sorunlu bir tipti bu arada ben kızı daha uzun süredir tanıyorum hatta nasıl kandırmış boylu poslu efendi çocuğu diyorduk. Çocuk yeni tanıdığı için tam idrak edememişti sonrada dank etti demekki.
0
ananiyimioguz
(01.07.24)
Yapmaniz gereken nisanlinizla bu rahatsizliklarinizi acik acik konusmak ancak muhtemelen bu yuzlesme olsa da sadece ustunu orteceksiniz.Nisanliniz en ufak streste evlilikten sonra da bu sekilde davranacak. Uzgunum ama bu sizin acinizdan bu kadar rahatsiz edici onemli bir seyse simdiye kadar onu tanimis olmaliydiniz.Nisani ertelemenizi tavsiye ederim.
0
turkuaz
(01.07.24)
Hem kendi mutsuz olan hem de çevresine mutsuzluk yayan bir insanla evlenip bir ömür geçiremezsin, yol yakınken ayrıl.
0
iwasbornonamountainside
(01.07.24)
üniversitede hocam " nişanlandığın kişiyle evlenemezsin " demişti.
gerçek yüzünü sonra gösteriyor insanlar birbirine , sen ucundan azıcık görmüşsün
0
devilone
(01.07.24)
Evlilik hazırlıklarında bu tarz gerginlikler olur, doğaldır. Özellikle kadınlar bu dönemde biraz "şirret" bir hale bürünebiliyorlar.

Siz geçen sene de ilişkinizde sık sık tartışmalar yaşadığınıza dair bir soru sormuşsunuz. Bence o dönemki davranışlar ve yaşadıklarınız daha önemli.

Ne yapacağınıza en iyi siz karar vereceksiniz ama içinizde "bu saatten sonra nasıl ayrılırım, yapamam, olmaz" tarzında bir düşünce olmasın. Ayrılın demiyorum, ama şüpheleriniz varsa ayrılmanız için en uygun zaman şu an. Bir bakalım evlenince düzelir, yoluna koyarız diye düşünmeyin. Bir şey aklınızı kurcalıyorsa ve size problem yaratıyorsa evlilik o sorunu yok etmez, aksine sorunu çözmenizi zorlaştırır. İyi düşünün, emin olup karar verin. Bu hayat sizin. Kimsenin gönlü olsun diye istemediğiniz şeylere zorlamayın kendinizi. Bol şans.
0
pispinti
(01.07.24)
Arkadaşım da katlanıp nişandan 2 gün sonra nişanı attı.
0
Kahvedesu
(01.07.24)
''sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim''

bu bence bir problem.

sonunda senin de sabrının bir sonu var.
bulunmaz hint kumaşı gibi sanıyorsa kendini sanmaması lazım.

oturup konuşmak gerek. eğer stresten kaynaklı böyle davranıyorsa bilmem ama evvelden beri devam ediyorsa sıkıntı var demektir.

bu arada eski duyurunda kesin bu konuyla alakalı bir şey vardır diye baktım sen 1 senedir zaten bu sorunu yaşıyormuşsun.

her gün geriliyorum demişsin.

o yüzden bence ayrıl. yoksa çok çok daha zor olacak.
0
OgutucuRecep
(01.07.24)
susmayip kendi sinirlarinizi belirlemeyi ve bunlarin arkasinda durmanizi ve nisanlinizla konusmanizi oneririm. aman sorun cikmasin diye kendinizden odun vererek yasayamazsiniz zaten kadin ya da erkek, insanlar buna saygi duymuyor, insanlar ozgun, kendi degerlerine bagli insanlara saygi duyar, baskalarini memnun etmek icin her seye evet diyen insanlara karsi zaman icinde saygi azaliyor. kendinden odun vermek baska orta yolda bulusmak baska bir sey. kendinizden odun vermeyin demek okuz gibi olur, cat cut dan dan biri olun, karsinizdakine kopek gibi davranin demek degil, sizin kirmizi cizgileriniz neler, bir iliskiden ne bekliyorsunuz, korumak istediginiz bagli oldugunuz degerler neler vs. bunlari belirleyip bunlara sagdik kalmak onemli. eger zaten halihazirda her gun gerildiginiz kisiyse bu kisi, isleri daha da agirdan almakta fayda var.
0
kassiopeia
(01.07.24)
Sorunun yaşadığın hikayeden ziyade tepkisiz kalmayı seçmen gibi. İletişim problemini çözmezseniz zamanla birbirinizden soğumanız büyük olasılık. Evlilik zamanı streslidir evet. Birlikte Profesyonel destek almayı deneyin sürecimiz zor geçiyor diye. Düğün masrafının yanında hiç kalır, kendinize yapacağınız yatırım olarak düşünün.
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
nişanda kızın istedikleri olur, abartıyor olabilir misiniZ?
0
nuisance2
(01.07.24)
Nişan öncesi ve sonrasında bunun gibi bir sürü şey yaşayacaksınız çok normal.

Bence oturun bir konuşun derdinizi anlatın. Alttan almak güzel bir şey ama hep siz almayın.
0
Hallegadola
(01.07.24)
kadınlar nişan nikah düğün vb etkinliklerde "bir kere yaşıyorum" moduna giriyor (sözlükte başlığı da var).. hayatının en hayati etkinlikleri. evli değilim, evlenmedim, birkaç evlilik sürecine tanık oldum. insanı dinden imandan çıkarıyorlar. sabrını zorluyorlar. ama ayrılma kararı almak biraz saçma olur. bu süreç harici duruma bak.. suyuna gitmeye çalış, sinirlendiginde dilini ısır:)
0
tabudeviren
(01.07.24)
Son durum ne hocam nişanı atmamışsındır inşallah.
0
komando kani var bende
(17.11.24)
çift terapisi alın boşuna kavga etmeyin
0
bir soru sorcam
(17.11.24)
inşallah atmıştır ya, belli ki anlaşamıyorlar
0
titanyum22
(17.11.24)
olayın nişan ile alakası yok ki. sen geçen eylül ayında da aynı şeyden şikayet ediyormuşsun. kız şirret, sen de eziksin. geçinemiyorsunuz işte. daha ne olması lazım anlaman için

"Ciddi düşündüğünüz adı henüz konulmamış bir ilişki de olabilir veya evlenmiş olabilirsiniz. Ne kadar sıklıkla tartışıyorsunuz? Ne kadar sıklıkla birinizin özür dilemesi gereken bir şey oluyor? Uzun süreli ciddi de düşündüğüm bir ilişkim var ama neredeyse her gün geriliyoruz ve çok sıkıldım bu durumdan. Çevremde bu konularda fikir alabileceğim birisi yok size sormak istedim."
0
abelardo
(17.11.24)
(6)

erkekler günlük hayatta giydiğiniz pantolon sayısı ve çeşidi

semaforo de medianoche
ben bu pantolon işini çözemedim. çalışıyorum haftada 3 gün ofise gidiyorum. 2 tane kanvas pantolonum var biri lacivert biri haki yeşil. 1 kot pantolonum var koyu mavi. 1 keten pantolonum var o da yeşil. 1 de lacivert relax fit bir pantolon eşofman arası bir şey var. iş yerinde kotu da giyemiyoruz. e
ben bu pantolon işini çözemedim. çalışıyorum haftada 3 gün ofise gidiyorum. 2 tane kanvas pantolonum var biri lacivert biri haki yeşil. 1 kot pantolonum var koyu mavi. 1 keten pantolonum var o da yeşil. 1 de lacivert relax fit bir pantolon eşofman arası bir şey var. iş yerinde kotu da giyemiyoruz. en kullanışlılar kanvaslar olduğu için %90 o 2 pantolonu döndürüp duruyorum zaten diğer 2 pantolonum da farklı kumaşlarda olmasına karşın aynı renklerde. bu durumdan sıkılmaya başladım ama ne alırsam kullanışlı olur onu da çözemedim. her üstüme en güzel ya lacivert ya da haki yeşil gidiyor gibi geliyor sonunda. sizin sık sık giydiğiniz kaç pantolonunuz var ve pantolonda hangi renkleri tercih ediyorsunuz? işte giymeye de uygun olacak farklı renklerde nasıl pantolonlar önerirsiniz bana?
0
semaforo de medianoche
(29.06.24)
Benim tüm giysilerin aynıdır. Aynı kottan, pantolondan, şorttan vs 10ar tane falan var. Gömlek ve tshirt de öyle. Beni tanımayan biri "ıyy her gün aynı giysisi giyiyor" diyebilir mesela.
0
numlock
(29.06.24)
dört beş çeşit kot pantolon. hepsi mavi tonlarında ve genellikle koyu.

bende de hiç kanvas yok mesela.
bazen usendigimde bi kotu bi hafta giyerim.

kadınlar için seçenek çok, biz anca o pantolon şu pantolon.
0
tabudeviren
(29.06.24)
Ben iş yerinde takım giyiyorum. 20’den fazla takımım var. İş dışında giydiğim çeşit çeşit 20-30 pantolonum var. Koyu renkler ağırlıklı.
0
gabe h coud
(29.06.24)
bu yaz günlerinde kot pantolon çok bunaltıcı oluyor. bir de dar kesimse daha fena. ben de muzdariptim bu konudan. millet çoktan kot pantolonları bırakmış. kumaş gibi görünen rahat pantolonlar giyiyorlar. beli lastikli bağcıklı falan. genel ismi jogger diye geçiyor. bir de keten pantolon çok moda. kadın kişiler de erkekleri gazlıyor bu konuda sosyal medyada her gün. yani keten ve jogger pantolonlara dadan. avva'da güzel modeller var.

edit: baggy kesim pantolonlara da bak biraz bol ama tarz.
0
xrated
(29.06.24)
çok var ama kilo değiştiği için 3-4 tanesini giyiyorum
yazın bol kesim ince kumaşlı kot
0
bir soru sorcam
(29.06.24)
Uzun zamandır 3 farklı dockers kullanıyorum. Herbirini 1 hafta giyip sonra kirliye atıyorum. Bence 4 pantolondan fazlası gereksiz
0
ferenc
(29.06.24)
(5)

Şirketin Verdiği Harcıraha Neler Dahildir?

french lover
Mesela şunlardan hangilerini harcıraha ilave olarak şirketimden ayrıca istemeliyim:- yeme, içme masrafları.- 7 günlük toplu ulaşım kartı aldım, şehir içinde bununla yolculuk yaptım.- Avrupa´da prizler farklı olduğu için priz dönüştürücü aldım.- Havaalanına ulaşım için Havaş ve Express tarzı görece p
Mesela şunlardan hangilerini harcıraha ilave olarak şirketimden ayrıca istemeliyim:
- yeme, içme masrafları.
- 7 günlük toplu ulaşım kartı aldım, şehir içinde bununla yolculuk yaptım.
- Avrupa´da prizler farklı olduğu için priz dönüştürücü aldım.
- Havaalanına ulaşım için Havaş ve Express tarzı görece pahalı biletler aldım.
0
french lover
(29.06.24)
Yani bizde harcirah yok, american expressten geciyoruz. O yüzden farklı olur mu bilemedim ama ben hepsini yazarım.

Yemek yediğim yerde alkol alarak da alkol parası olayını çözüyorum.
0
logisticsmanager
(29.06.24)
bizde de harcirah yok, ben hepsini yaziyorum bunlarin. yani yeme icme, ulasim, konaklama, mecburi durumlara adaptasyon konulari sirketin karsilamasi gereken harcamalardir. ama keyfi harcamalarimi ve kisisel alisverislerimi yazmiyorum mantiken onlar bana ait :)
0
in vino veritas
(29.06.24)
Harcırahın kapsamı ne ? Mesela önceki şirketimde günlük 60€ harcırah verirlerdi ulaşım hariç hiç bi şeyi masraf yazamazdın.

Şuanki şirketim de 10€ veriyor yukarıdaki yazdıklarının hepsini masraf yazıyorum.

Şirket prosedürlerinde belirlidir bu, değilse IK veya muhasebeye sormalısın.
0
Mcfly
(29.06.24)
şirketin prosedürüne göre yazarsın eğer varsa, yoksa da sormalısın

yeme içme ve priz dönüştürücü seni bağlar harcıraha dahildir
işle ilgili ulaşımı şirkete yazabilirsin

priz dönüştürücüyü yazıp şirkete bırakma durumu da olabilir
0
bir soru sorcam
(29.06.24)
Bu soruyu şirketin İK veya Finans departmanına sorun. Her şirkette farklıdır, doğru cevap onlardadır.
0
alfired
(29.06.24)
(21)

Sigaraya baslamam lazim

tantamount_to_equivalent
Dunyanin en sacma, en ergen sorusu olacak ama sigaraya baslamam lazim. 2 haftadir sabah aksam adini sayikladigim, sirilsiklam asik oldugum kizla isyerinde molalarda yaninda olabilmek icin sigaraya baslayacagim. Kendisi icmiyor ama arkadaslari var, o sayede o ortamda bulunabiliyor, ben oyle icmeden y
Dunyanin en sacma, en ergen sorusu olacak ama sigaraya baslamam lazim. 2 haftadir sabah aksam adini sayikladigim, sirilsiklam asik oldugum kizla isyerinde molalarda yaninda olabilmek icin sigaraya baslayacagim. Kendisi icmiyor ama arkadaslari var, o sayede o ortamda bulunabiliyor, ben oyle icmeden yanlarina giremem. Gunde 1-2 dal icebilsem yeter, baska icmem zaten. Hangi marka iyidir, havalidir, hangi paketten alayim? Yarin parkta alistirmaya yapacagim, pazartesi icerim yaninda:) Oksurme, balgam falan olmaz insallah, sonra rezil olmayalim. Cok ciddiyim, nasil basliyoruz bu merete?
0
tantamount_to_equivalent
(22.06.24)
Sigara icmeyen insanin yaninda sigara icersen o sevdaya elveda de.
0
floydian
(22.06.24)
Kelimeler kifayetsiz. Sigara kurtulunması çok zor bir zıkkım. Günde 1-2 tane ile kalmayacaksanız muhtemelen. Başka bir yol düşünün. Kadının sizi sigara içtiğiniz için reddetmesi olasılığını da göz ardı etmeyin.
0
auroraaurora
(22.06.24)
Hayatın boyunca ne kadar aptalmışım diye hatırlayacağın günler yaşıyorsun.

En aptalca sebepten sigaraya başlayan adam olarak tarihe geçebilirsin.
0
Mirket
(22.06.24)
Yas kac 12 mi? Al bi eline kahve katil aralarina, niye olmadigin bi insan gibi davraniyorsun?
0
Feriyaanim
(22.06.24)
@Mirket Niye aptalca sebep olsun hocam ask iste, var mi otesi? Millet ask icin katil oluyor, daglari colleri asiyor bizim sigara mi cok oldu simdi:) Hayatimda 2. kez gercekten asik oldum belki de sondur.

@Feriyaanim 35'e merdiven dayadik
0
🌸tantamount_to_equivalent
(22.06.24)
"Dunyanin en sacma, en ergen sorusu" %100 haklısın.
"2 haftadir sabah aksam adini sayikladigim, sirilsiklam asik oldugum kız" için böyle bir merete başlanmaz.
"Kendisi icmiyor"sa sigara içen bir erkek olarak büyük ihtimalle eksiden başlarsın.
"icmeden yanlarina giremem", gayet girebilirsin, al eline bir bardak çay kahve gir.
"Gunde 1-2 dal icebilsem yeter, baska icmem zaten" dünyanın en büyük yalanı, hiç bir zaman 1-2 dalda kalmaz.
"Yarin parkta alistirmaya yapacagim, pazartesi icerim yaninda" bir günlük alıştırma kurtarmaz, rezil olursun.
"35'e merdiven dayadik" şok oldum, bu yaşa iyi gelmişsin.
0
hrskrs
(22.06.24)
Başlama. Kızı bırakır, sigaraya devam edersin.
0
sekizdokuzon
(23.06.24)
Yanına gidip direkt senden hoşlanıyorum desen daha az saçma olur.

Sigara dışında bir yol bul bence.
0
Cesario
(23.06.24)
Vozol markalı elektronik sigaralardan alın. 12000 çekimlikleri öneririm. Mentollü, elmalı vs aromalıları var. Öksürme ve bağımlı olma ihtimalinizi minimize etmiş olursunuz. Arkadaşla sohbeti ilerletebildikten sonra da rafa kaldırırsınız.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(23.06.24)
Birisi bana böyle bir sigaraya başlama hikayesi anlatsa inanmazdım, bir insan bu kadar saçmalayamaz derdim.
Ayrıca kız içmiyorken kız için sigaraya başlamak, sonrasında kızdan "küllük gibi kokuyorsun öte git" cümlesini duyma riskini almak da ne bileyim, garip.
Sigaraya başlayan insanların %90'ı "arada bir yakarım o kadar ya, ben bağımlı olmam" diyerek başlamış insanlar.
Valla çok enteresan bir soru.
0
pianeta
(23.06.24)
@floydian +123456789

Kendine yapacağın en büyük kötülük olur, saçmalamamalısın.
0
muhayyer divan
(23.06.24)
Yani sigaraya para, zaman ve sağlık harcayacağına o kaynakları cesaret edinmek için harcasan çok büyük sonuçlar alırsın. Kızla yakınlık kurmak için onun içmediği şeyi niye içesin ki? Ya senden hoşlanmazsa? İçtiğinle kalırsın, resmen saçmalık bu. Ayyy.
0
muhayyer divan
(23.06.24)
Elektronik sigaradan da lütfen ayrıca uzak dur, akciğer hava keseciklerini birbirine yapıştırarak söndürdüğü ve bunu gerçek sigaradan daha çabuk yağtığını göstermişler. Lütfen. Çok saçma bu ya. Yaş 35 lütfen biraz cesur olur musun artık?
0
muhayyer divan
(23.06.24)
Vazol vb olmayan kendin dolum yapabileceğin düzgün bir elektronik sigara al ve bu cihazda sadece nbase denilen 0 nikotin ve aroma içermeyen vg/pg karışımını tüket minimum zararlı duman ihtiyacı karsilayici budur, onun dışında kesinlikle tütün ve tütün mamulu nikotinli aromali urunler vs tüketme kendine en büyük ihaneti etmis olursun (2 ay önce 24 yıl içip sigarayı tamamen bırakmış ve ben senelerce ne büyük aptallık etmişim diyen adam konuştu)
0
apocalipy
(23.06.24)
Kısa parliament
0
optimistbakunin
(23.06.24)
kendisi icmeden dahil olabiliyorsa sen neden icerek dahil oluyorsun anlamadim
0
foster
(23.06.24)
Diğer sorularınıza baktım, troll gibi durmuyorsunuz. Bu düşünce yapısıyla 35 yaşına kadar iyi gelmişsiniz yorumuna katılıyorum. "kendisi içmiyor ama o ortamlarda bulunabiliyor" demişsiniz. alın kahvenizi elinize girin işte o ortama bunu engelleyen ne var?

Sigara çok kuvvetli bir bağımlılığa sahiptir. Hem fiziksel hem de sosyal olarak. Bırakması çok zordur. Hayatınızın geri kalanını bu tarz hareketlerle sıkıntıya sokmanız sizin için iyi olmaz.
0
pispinti
(23.06.24)
niye bu kadar garipsenilmiş bu soru anlamadım. iş yerlerinde sosyallik için en önemli şey sigara molaları sigara içmeyen birisi 5-0 geride başlıyor ortama. şahsen ben de içmiyorum ama molaya inerim yine de. çok yakın değilsen inen ekibe seni çağıran olmuyor senin de molalara inmen fark etmiyor senden daha uzak oldukları birisini bile sigara için çağırırlarken seni unutabiliyorlar içmiyor diye düşündükleri için. başlarda hep tek başıma iniyordum o yüzden sonra birkaç kişiyle yakın arkadaş olduğum için artık önemi kalmadı her türlü çağırıyorlar ama sigara içiyor olsaydım çok daha rahat ve hızlı kurabilirdim o yakınlığı ilk 1 yıl ciddi yalnızlık çektim mesela. önceki iş yerimde çok daha kötüsünü yaşadım sigara içsem farklı olabilirdi orada da gibi düşünüyorum bazen. yani iş yerinde ortama girebilmen için en kolay ve hızlı yol sigara içmek diğer türlü biraz zor ve biraz da şansa kalmış oluyor.

soruya gelirsem bence ilk başta kahve mahveyle in yanlarına selam ver. baktın 1-2 indin kahveyle olmuyor vozol mozol öneririm.
0
semaforo de medianoche
(23.06.24)
sosyallik için sigara mı içilir?

ben 28 yaşındayım hiç sigara içmedim. 10 arkadaşım daha var benle yaşıt ve hiç sigara içmemiş. asla da içmeyiz.

yine de iş yerinde arkadaş bulabiliyoruz. sigara molasına asla çıkmam ben. üstüme siner, nefret ederim.

sigara içmeyen biri olarak sigara içen biriyle ciddi düşünemem. evlenilmez o adamla. evi kokutur. kendisi kokar. öpüşülmez bile. iğrenç.

sizin kız da içmiyormuş, böyle düşünebilir.

böyle saçma bir sebepten sigaraya başlamak hata. sigara başlamak genel olarak hata.
0
art cat chocolate
(23.06.24)
ulan bu duyuru ana, babadan beter, icmiyorum anasini satayim:)
0
🌸tantamount_to_equivalent
(24.06.24)
içerde yaq

git kıza en iyi muhabbet sigara bölümünde oluyor, sen de içmiyorsun filan
0
bir soru sorcam
(24.06.24)
(27)

Neden ekşi duyuru'da takılıyorsunuz?

sekizdokuzon
Sizi bu siteye ne çekiyor? Ben günlük kaos dozumu almak ve işsizlik nedeniyle kısıtlanan enformasyon ve iletişim akışını normal seviyelere çekmek için buradayım. Teşekkürler.
Sizi bu siteye ne çekiyor? Ben günlük kaos dozumu almak ve işsizlik nedeniyle kısıtlanan enformasyon ve iletişim akışını normal seviyelere çekmek için buradayım.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(20.06.24)
Bütün işsizler ve gizli işsizler burada. Benimkisi hobi.
0
pavlis
(20.06.24)
Herrrr yerden ve herrr alandan insan var. Normalde ulaşması saatler sürecek bilgilere buradan saniyeler içinde ulaşılıyor. Güzel site <3
0
abuzer
(20.06.24)
Bilgi gereken sorular sorduğumda cevap alamıyorum. Eskiden böyle değildi. Yine de giriyorum, üç beş tanıdık sima görüyorum. Onlar da nick değiştirir ya da gelmezse hiç girmem.
0
gabe h coud
(20.06.24)
@pavlis: Buraya sayıp sövüp her duyurunun altında bitmenin altında nasıl bir motivasyon var?
0
🌸sekizdokuzon
(20.06.24)
Kaos, goygoy, bazen soru isaretlerim oluyor, farkli farkli insan tepkilerini gorme, aliskanlik..
0
mor oje
(20.06.24)
@sekizdokuzon, gizli işsizlik?
0
pavlis
(20.06.24)
Halka yarar sağlama, bildiklerimi insanların faydasına sunma gibi hayır hasenat temelli bir ülkü.
0
Bruce
(20.06.24)
konu cesitliligi. hayatin her alaniyla ilgili konular atiliyor buraya. bircok farkli konuda bir seyler okuyup ogrenebiliyorsun. benim gibi herbokologlar icin bicilmis kaftan.
0
antikadimag
(20.06.24)
Merak ettiğim sorulara cevap alabilmek biraz da sosyalleşme amacıyla buradaydım. Buradaydım diyorum çünkü artık çok girmiyorum.
0
rock n roll
(20.06.24)
Yazmayı unutmuşum bende buradaydım eskiden. Evet artık çok girmiyorum inanın ki.
0
pavlis
(20.06.24)
Ben bi burada takilirken bi de zuhal topalla yemekteyiz'i izlerken beynimi bi koseye firlatmis gibi hissediyorum. Hosuma gidiyor, dinlendiriyor.

Mesela bu sorunun altinda bile ne guzel turlu turlu cevaplar terslemeler var cok iyi degil mi ya sgahdsj
0
Feriyaanim
(20.06.24)
Vakit öldürmek için
0
jülsezar
(20.06.24)
Sırf alışkanlık.
0
peki madem
(20.06.24)
eskilerdenim. aliskanlik biraz. uzun sure takilmadim. sonra turkiye hakkinda sorularim olunca geri gelmistim. hala da ara ara takiliyorum niyeyse.

compu selam. ses ver.
0
ermanen
(20.06.24)
anonimlik cok hosuma gidiyor ve bazi yazarlarin bagimlisi olmusuz......
0
ala09
(20.06.24)
10 sene kadar once sozluk iyice boka batinca buraya kaydim..
0
cooperr
(20.06.24)
aşırı asosyal olduğum yıllarda forumlarda takılıyordum
burası da nostalji oluyor
yazı dilimi güncel tutuyor
0
bir soru sorcam
(20.06.24)
10 yıldan uzun süredir bir alışkanlık benim için. Özellikle 2013 civarı burada gönül işleri duyurularını okumak benim için bağımlılık gibiydi çünkü saçma bir ilişkim vardı ve insanların ilişkilerinde yaşadıkları şeyleri çok merak ediyordum.

Şimdi o eski tadı almasam da her gün en azından bir kez bakıyorum hala.
0
ms brownstone
(20.06.24)
Okumak için giriyorum. Farklı görüşleri okumak tatmin ediyor. Bu ara işsizim. Şu an dolunayda orman manzarasına bakıp arada cevapları okuyorum
0
piranase
(20.06.24)
Özellikle ilişkilerle ilgili duyuruları okumak ve onlara cevap vermek benim hoşuma gidiyor. Genelde "ben olsam ne yapardım" diye düşünüp öyle cevap veriyorum, iyi geliyor.
0
pispinti
(20.06.24)
gencligimi hatirlatiyor :)
0
in vino veritas
(20.06.24)
Harbiden bilmiyorum. Arada ben de kendime soruyorum. Misal eskiden gssozluk her gun girerdim. Resmen simdi bazen günler boyunca girmiyorum. Ama buraya her gün bir göz atıyorum.

Çok rastgele sorular var. Ondan galiba. Alt tarafta biri seks sorusu sorarken üstte sanat soruluyor falan. Kaos var.
0
logisticsmanager
(21.06.24)
Çok öğretici sorular ve cevaplar oluyor. Çok faydalanıyorum ben. Yormayan küçük küçük bilgiler. Hep değişik konu olduğu için de sıkmıyor. Dün uzun süre kullanılmayan bisikletlerle ilgili bilgi vardı mesela. Hafta sonu bisikletime el atmaya karar verdim. Hiç aklımda yoktu.
0
Mirket
(21.06.24)
Ben gercek hayatin nabzini burada ve reddit'te tuttuguma inandigim icin takiliyorum.Eksisozluk trol kaynadigi icin o ozelligini kaybetti maglesef. Twitter,instagram vs. cok kasinti tipler var.Sevmiyorum
0
turkuaz
(21.06.24)
Çok zeki yazarlar var olaylara gayet güzel yaklaşıyorlar ama türk insanından kopuk, toplumu anlamayan plaza insanlarıda var. Bana çok şey öğretti burası her konuda. Özellikle insanlarla ilişkiler falan herkes hayat tecrübesini anlatıyor bazen parayla bile satın alamazsın bunu.
0
komando kani var bende
(21.06.24)
Şu sıralar alınık/satılık şeysine koyduğum ilana cevap/mesaj var mı diye girip çıkıyorum. Girmişken de neler yazılmış, cevap verebileceğikm bir şeyler var mı diye bakıyorum öyle.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(21.06.24)
Benim için üç nedeni var.

1. Merak: Diğer insanların gündeminde ne var.
2. Bilginin testi: Acaba benim bildiğim bilgiler veya yaptığım yorumlar diğerleri için ne kadar doğru ne kadar yanlış.
3. Soru sormak: Bazen benim de kafama takılan oluyor, yardım almak için.
0
orangesandsea
(21.06.24)
(14)

Niye sevgili soruları bu kadar popüler burda?

ermanen
mesela "erkek arkadaşım öküz mü" sorusu sorulmuş. 68 cevap vardı en son. niye herkesin cevap yazası var bu sorulara? ben biraz nükteli cevap yazdım, çok cevap görüp şaşırınca.ne bilim uzaydan evrenden falan sorup cevaplasanıza biraz :)
mesela "erkek arkadaşım öküz mü" sorusu sorulmuş. 68 cevap vardı en son. niye herkesin cevap yazası var bu sorulara? ben biraz nükteli cevap yazdım, çok cevap görüp şaşırınca.

ne bilim uzaydan evrenden falan sorup cevaplasanıza biraz :)
0
ermanen
(20.06.24)
hayatla ilgili genel sorulara daha çok cevap gelmesi normal değil mi ?

uzay evren ile ilgilenen kişi sayısı ne kadar ?

sen sor hocam uzayla ilgili :) sen başlat
0
jülsezar
(20.06.24)
Yeaa zaten is hayati, sosyal hayat yorucu burada da dogal olarak insanlar herhangi bi bilgi birikimi gerektirmeyen sorular daha kolay yanitliyor.
Bir de mesela cevresindeki insanlar belki tarafli bi bakis acisi verecek ama burada daha objektif tarafsiz yanitlar geliyor.
0
Feriyaanim
(20.06.24)
O başlıkta "Kadınlar ev işi, yemek yapmak zorunda mı?" tartışması yaşandı, film orada koptu. Olay gönül işi değildi. Uzay sorusu sen sor, konuşalım+1
0
sekizdokuzon
(20.06.24)
herkes farklı bir açıdan bakabiliyor
su everestte kaç drecede kaynar sorusuna fazla yorum yapmaya gerek klamıyor
0
bir soru sorcam
(20.06.24)
eskiden yazardık, şimdi kimsenin yazası gelmiyor.
0
gabe h coud
(20.06.24)
@jülsezar @sekizdokuzon

ben uzay evren sorusu cok sorup cevapladim daha once zaten. ama eskisi gibi degil buralar.


@Feriyaanim

evet cogu kisinin yanit verebilecegi sorular ama bu tur sorular fazla. soru cesitliligi artsin diye dediydim
0
🌸ermanen
(20.06.24)
O duyuru gönül işleri duyurusu değildi? kadın yemek yapmalı mı yapmamalı mı gibi birşeydi. Herkes kendi bakış açısından yazdığı için hararetli bir ortam oldu.
0
komando kani var bende
(20.06.24)
Magazin satar.
Bu olaylar insanların daha çok ilgisini çeker her zaman.
Gönül işleri başlıklarının ana sayfada görünmeme, gizlenme sebebi de bu.

Bir de dedikleri gibi zaten hayat çok yorucu ve yıpratıcı burada başkalarının hayatlarındaki detaylarla ilgili yorum yapmak bile insana bir kafa dağıtma aracı olarak görünüyor.
Bu da bir ihtiyaç.
0
mutekebbir
(20.06.24)
Bence öyle soru sorulmadıkça daha da sorulmayan bir yere dönüşüyor. Yani mesela uzayla ilgili bir sorum olsa buraya sormak aklıma bile gelmez cevabı başka yerde ararım.
0
peki madem
(20.06.24)
E herkesin bir ilişkisi olmuştur. Bu ilişkisi de hayatında bir iz bırakmıştır, küçük büyük bir etkisi olmuştur. Ders çıkaracağı bir şeye yol açmıştır.

Zaten herkes üç aşağı beş yukarı aynı senaryoları yaşıyor. Haliyle herkesin söyleyecek bir şeyi oluyor.
0
akhenaten
(20.06.24)
sevmekle ilgili daha az soru var. daha çok sevmemekle ilgili ve bozuk ilişkiler.. tamam hafif serzeniş de var bu soruda ama durum böyle işte...
0
🌸ermanen
(20.06.24)
çünkü genelde kimsenin bilmediği sorular soruluyor. neye cevap versem diye bakınırken eli boş çıkıyoruz. aşk sorusuna herkesin bir yorumu olabiliyor.
0
neira
(20.06.24)
@neira

uzay evren sorusu olursa ben cevaplarım :) ama eskiden daha aktiftim tabii
0
🌸ermanen
(20.06.24)
Evren mevren geç şimdi. Maddi manevi refahımızı sağlayalım hepsini yaparız.

O değil de, "bahşişlere %10 vergi" diye bişey duydum, haberiniz var mı? Gerçek mi bu??
0
muhayyer divan
(20.06.24)
(4)

Yeteneksiz, hiç yeteneği olmayan arkadaşlar var mi?

Zetnikov
Hani default boyle dumduz olan arkadaslarHayat nasil gidiyor isinizden memnun musunuz mesela
Hani default boyle dumduz olan arkadaslar
Hayat nasil gidiyor isinizden memnun musunuz mesela
0
Zetnikov
(20.06.24)
Kuzenim var adama çok basit bir şey var öğren hem meslek sahibi ol hem de amelelikten kurtul dedim verdiği cevabı böyle yeri gelince ibretlik olarak paylaşıyorum:
Bana kafamı çalıştıracak, bir şeyler öğrenmem gerekecek iş lazım değil, bana şunu al şuraya koy desinler ben öyle iş istiyorum.
0
pavlis
(20.06.24)
yeteneğim: parametreleri birleştirmek, inandığım şeyi kolay öğrenmek
tek bir uzmanlık alanı bulamadım hala
tutunamadım
0
bir soru sorcam
(20.06.24)
Ben yeteneksizim.
Hiç fark etmezdi herhangi bir şeye yeteneğim olsun çok isterdim illa meslek olarak değil hobi olarak yapabilmeye tamamdım.
Herhangi bir spora olabilirdi, sesim iyi olabilirdi, bir şeyler yazabilirdim...
En çok yazabilmek isterdim galiba.

Bomboş bir insanım bu beni çok üzüyor.

Neyse işim muhasebe ve memnunum gibi ya sıkıntım yok geçinip gidiyoruz.
0
mutekebbir
(20.06.24)
0 yetenekle hayatı sürdürüyoruz. Ben hanım ve kedi birlikte takiliyoz evde
0
dre mithatoğlu
(20.06.24)
(19)

babadan dededen hiç miras kalmaması

nothing in my way
geçen gün sözlükte de başlığını görmüştüm. ben de onlardan biriyim. cidden çok kötü bir şey değil mi ya? bence bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri. tamam sağlık da önemli ama para olmayınca şükredemiyor insan. insan hayata 10-0 geriden başlıyor sanki. çevreme bakıyorum herkese bir
geçen gün sözlükte de başlığını görmüştüm. ben de onlardan biriyim. cidden çok kötü bir şey değil mi ya? bence bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri. tamam sağlık da önemli ama para olmayınca şükredemiyor insan. insan hayata 10-0 geriden başlıyor sanki. çevreme bakıyorum herkese bir şeyler kalmış, bize en ufak bir şey kalmamış. insanın ömrü başkalarına gıpta etmekle geçiyor. sizce de çok üzücü değil mi:(
0
nothing in my way
(19.06.24)
Sen bir de borç kalmasını gör:) ha çok şükür borç kalmadı ama yine de beterin beteri var
0
hlt1985
(19.06.24)
Olmamış demek ki. Sen ebeveyn olduğunda sen bırakabilecek misin, çocuklarına ve torunlarına?
0
rock n roll
(19.06.24)
@rock n roll sırf bu yüzden evlenmemeyi düşünüyorum:)
0
🌸nothing in my way
(19.06.24)
Eskiden biraz daha kolaydı galiba, şimdi daha zor mal mülk bırakmak :)
0
rock n roll
(19.06.24)
Anne babanı seçemezsin ama kayınpederi seçebilirsin :)
0
gabe h coud
(19.06.24)
zengin e$ bakacaksin +1
0
cooperr
(19.06.24)
Yani evet üzücü de, değiştirilemeyen bir durum için üzül üzül nereye kadar. Gereksiz hamallık sanki
0
muhayyer divan
(19.06.24)
Değil
Para, mal, mülk, makam, şöhret...
Bunlar mutlu olmak için, hayatın tadını çıkarmak için hatta hayatın anlamını öğrenmek için ve ebedi mutluluk için olmasa da olur şeyler.
0
etna
(19.06.24)
reddi miras hepsinden güzel
0
ala09
(19.06.24)
eskiden bu kadar problem degildi cunku sifirdan da bir seyler yapilabiliyordu ama su anda sifirdan gelerek bir seyler elde edebilecegin amerika disinda ulke kalmadi sanirim. burada bile sikinti olmaya basladi.

gittikce gerilim artiyor, muhtemelen bir yerde kirilip daha farkli bir sosyal duzenin icine girilecek. bu 10 yila mi olur, 50 yila mi, 100 yila mi bilmiyorum ama olacak net bir sekilde. siniflar cok netlesmeye basladi, sosyal mobilite azaldi. bizim neslin hala umudu var cunku guzel gunleri gorduk ama yeni nesiller harekete gecmezse problem yasayacaklar. kitlesel gocler aldi yurudu. gocmen adam katildigi topluma sifirdan giriyor. bunlar da denkleme fukara olarak katilacaklar.

sen daha bekle sosyal sigorta sistemleri patladigi zaman kiyamet kopacak. insanlar yaslaniyor, yeni nufus sansli bir azinlik disinda fakirlesiyor. millet emekli olamayip sokaga dustugunde o zaman ciddi ciddi kan cikacagini dusunuyorum. 50 yasinin uzerinde ozel sektorde para kazanilmaz. simdi 50 yasindaki adam is bulamasa bile evi barki var. su an 20 yasinda olan genc karin tokluguna calisip 50 yasina geldiginde ev yapamayip ortada kalinca o adam cekecek emaneti, saglayacak adaleti.

benim tezim ayni demokrasinin sosyal erki ailelerden alip vatandaslara esit dagitmasi gibi, ekonomik erkin de ailelerden alinip insanlara esit dagitilmasi lazim. ve hicbir hakkin seve seve verildigi gorulmemistir insanlik tarihinde. cok ciddi sosyal buhranlardan sonra olursa olur. bizim nesil dunyanin cok rahat bir doneminde buyudu. 70 ve sonrasi dogumlu insanlar cidden insanlik tarihinin en guzel donemini yasadilar ve hep boyle olacak saniyorlar. millet 90'lari 2000'leri ovunce romantizm yapiyorsunuz diye bos bir refleks cevap veriliyor ama sonuna kadar dogru bir tespit o. ikinci dunya savasi sonrasi yasanan ozgurlesme ve zenginlesme donemi bitti ve yerini insanlik tarihinde cokca orneklerini gordugumuz buhranlardan birine birakacak.
0
antikadimag
(20.06.24)
hadi olumlu olarak da sunu ekleyeyim.

10 tane evinin olmasinin sana katma degeri yok. bir kislik, bir yazlik ev aldiktan sonraki evlerin katma degeri yok. burada gusto onem kazaniyor.

mesela turgut altinok 600 evi var ama memur gibi yasiyor. sen kendine bir ev yapsan istedigin muhitte, aksam sarabini peynirini alip eve gelebilsen bu hayat seni mutlu eder. ama bu soylediklerime ulasabilmek de kolay degil iste. hele turkiye'de hic degil.

o yuzden bence ne yapip edip bir ev yapmak lazim. sonrasinda da hayattan zevk alacagin bir gusto gelistirmek lazim. o 10 tane ev kalan dizolar bir beach club'a 5000 lira gomerken sen ufak bir pansiyon kiralayip tarihi oren yerlerini gezdigin, gun dogduktan sonra halk plajlari dolmadan denizine girdigin, aksama da tuttugun baligi mangalda pisirdigin bir hayatla yuzlerce dolar harcayanlardan daha kaliteli ve keyifli bir hayat yasayabilirsin.

ama yine de kafa rahatligi icin bir ev sart. bir ev, bir araba, bir de hayat arkadasiyla gayet guzel yasanir bu hayat.
0
antikadimag
(20.06.24)
Bu hayatta bir yerlere gelip bir seyler yapabilmek icin birilerinin yardimina ihtiyacin yok. Once bu inanci beynine sokmalisin.
0
tezek
(20.06.24)
Şükretmek lazım. Kendinizden yukarı olana değil aşağı olana bakın. Para kazanılır sizde kazanabilirsiniz.
0
doharkoman
(20.06.24)
iki dededen bırak miras nasihat bile kalmadı,

sağlık desen o da yoktu ikisinde de. ikiside zengin idi kendi çevresince.
0
duyurukullanıcısı
(20.06.24)
sağlık ve sevdiğin bir işin varsa
kirada da değilsen geçmişi çok takmazdım

zengin olmak güzel bi şey de sınırlı sayıda insan bu luxe sahip
yapacak bir şey yok vakti zamanında ataları ya da kendileri doru hamleyi yapmış
kimse emek vermeden bu noktalara ulaştı diyemeyiz
ortada bir haksızlık yok
0
bir soru sorcam
(20.06.24)
Mirası geçtim,borç kaldı. Beterin beteri var:)
0
asteriks
(20.06.24)
antikadimag +1 durumu gayet iyi açıklamış.
0
komando kani var bende
(20.06.24)
ben bu mantigi anlamiyorum. senin olmayan bir sey icin neden sikayet edesin ki? ben neden rahmi koc'un oglu degilim demek gibi bir sey.

saglik problemin varsa anlarim, yoksa calisacaksin. para cok onemliyse ve turkiye'de bu cok zorsa yurtdisinda calisip para biriktirirsin. dunyanin hicbir yeri 50 yil onceki alim gucune sahip degil. bu abd icin de almanya icin de gecerli bir sey. yapacak bir sey yok.
0
bohr atom modeli
(20.06.24)
dedene - babana kalmış mı da sana kalacak
0
jamswety
(20.06.24)
(9)

Eşimle şu diyaloğumuzda sizce kim haklı

psmstc
Şehirdışına ablasını ziyarete geldik. Arkadaşının kınasına düğününe katıldık. Kısa bir çift oturması yaptık. Bugün aynı arkadaşı yine çift oturması yapalım demiş onu söyledi ben biraz gezelim daha dün buluştuk dedim. Demez olaydım... Suratlar asıldı nefret dolu bir bakış. Klasik rutinimiz bu şekilde
Şehirdışına ablasını ziyarete geldik. Arkadaşının kınasına düğününe katıldık. Kısa bir çift oturması yaptık. Bugün aynı arkadaşı yine çift oturması yapalım demiş onu söyledi ben biraz gezelim daha dün buluştuk dedim. Demez olaydım... Suratlar asıldı nefret dolu bir bakış. Klasik rutinimiz bu şekilde.

Sonra ablası bir akrabasına gidiyordu. Dönüşte bir gezmelik bir yakın yere uğrayabiliriz diyerek. Son dakika siz de gelin dedi. Eşim Kendisi ben kısa sürede çocukla hazırlanamam dedi. Sonra bana döndü sordu. Ben de daha önce gittik zaten o gezmelik yere şart değil dedim.

İki saat sonra surat asma seansı devam ediyor. Ve diyorki buraya evde oturmaya bireysel zaman geçirmeye mi geldik. Ablalarla gidebilirdik. :)

Sizce yaşadığımız iletişim problemi nedir? Kim haklı?

Sonra ben de veryansın edip söylenip evden çıkıyorum. Nefret dolu davranıldığını hissederek. Sonra ağlama bağırma krizleri...
0
psmstc
(19.06.24)
Ben evli değilim ama çevremde baktığım zaman kadınların dediği oluyor artık. Yapacak birşey abicim kadınların dediğini yapmak lazım ama her söyleneni değil kırmızı çizginizde olacak.
0
komando kani var bende
(19.06.24)
'Ya benim dediğim olur, ya surat asarım.' durumunda 'onun dediğini yapıvereyim' derseniz zaman içinde onun kuklası olursunuz. O kendini evrenin merkezine yerleştirir. Size onun yörüngesinde bir uydu olmak düşer.

Onun suratına siz sinirle cevap verirseniz zaman içinde evlilik yıpranır.

En güzeli baştan yüz vermemek ama hır da çıkarmamak. Sinirler yatışınca 'şu konuyu bir konuşalım.' deyip çözüme kavuşturmak, tekrar etmemesini sağlamak.
0
Mirket
(19.06.24)
her yere mirin kirin edilecekse niye gittiniz ben de anlamadim
0
ala09
(19.06.24)
Henüz dengeniz oturmamış gibi geldi bana. Bir de ablanın arkadaşının kınasına gitmek neden onu anlamadım, siz de mi arkadaşsınız? Sanki gereksiz bazı teferruatla enerji ve tahammül kaybediliyor da sabırlar tükeniyor gibi geldi.

Bir de ablayı ziyarete gitmişsiniz neden sürekli dışarı ve başkalarına gidiyorsunuz anlamadım. Hadi dışarı gidilir de ablayla gidilir, birlikte vakit geçirilir, bu başkalarını işin içine karıştırmak nedir?

Karı koca tercihleriniz pek uyumlu değil gibi, biraz da bunu gördüm. Ama tepkiler şiddetli, anlamıyorum fermuar usulü (bir sen bir ben usulü) uyumlu olmak o kadar zor mu?
0
muhayyer divan
(19.06.24)
Partnerinizin isteklerine çok karışıyorsunuz.
Aile ziyareti için bi yere gidildiyse, kimin ailesinin yanına gidildiyse o zaman o katılım gösterilexek etkinliklere karar verir.

Arkadaşıyla ikinci kere takılmak istediğinde reddetmişsiniz, 2. Kere takılmamışsınız. Bu defer partneriniz istediği şeyi söyleyememiş size “ablamlarla gidelim” diyememiş çünkü muhalefet oluyorsunuz.

Aranızda iletişim problemi olmuş. Karşınızdaki kişi beklentisini ve isteğini son olayda size söyleyememiş çünkü bir öncekinde garip bi şekilde reddetmişsiniz.

Tabi ki partnerinizin tanıdıklarının olduğu bir ortama gidiyorsanı partneriniz kimle takılmak istiyorsa onla takılırsııız. Çünkü onun özne olduğu bir ortamdasınız. Onun tercihlerini önceliklendirmelisiniz.

İleride bi gün sizin ailenizin olduğu bir yere giderseniz o zaman o sizin isteklerinizi önceliklendirerek hareket eder.

Konu iletişim problemi ama bence sizin yüzünüzden oluşmuş.
0
zimbirik
(19.06.24)
zimbirik +1
0
jülsezar
(19.06.24)
1. olay ortada

2. olay
"Eşim Kendisi ben kısa sürede çocukla hazırlanamam dedi. Sonra bana döndü sordu."

sizden yardım istemiş hazırlanmak konusunda, oralı olmamışsınız

ev-çocuk işlerinde paylaşımı adaletli yaparsanız esas sorun çözülür gibi
0
bir soru sorcam
(19.06.24)
sadece şikayet var bir çözüm ve uzlaşma çabası yok. sorun ortada değil mi? soruyor hayır diyorsunuz küsüyor. bu kısır döngü siz sadece hayır dedikçe böyle devam eder. "oraya daha önce gitmiştik gel şuraya (daha önce gidilmemiş bir yere) gidelim." deseniz hiç sorun kalmayacak sanki. ama sürekli muhalefet ederken sorun ne demek de ne bileyim... ben de anlamadım madem sadece evde oturacaktınız niye gittiniz oraya :)
0
in vino veritas
(20.06.24)
İn vino ve zimbirik +1
0
Kediyi üzdün
(20.06.24)
(8)

Faiz indirim sinyali olabilir mi ?

Rao
Selamlar herkese, Aşağıdaki paylaşıma istinaden sosyal medya üzerinden bazı kişiler mesajın faiz indirim sinyali olduğunu iddia ediyor.Siz bu konuda ne düşünürsünüz. Teşekkürler. “Şu anda işi sıkı tutuyoruz. Ama bütün mesele yine geliyor, faiz olayına dayanıyor.İnşallah faizde atacağımız adımlarla
Selamlar herkese,

Aşağıdaki paylaşıma istinaden sosyal medya üzerinden bazı kişiler mesajın faiz indirim sinyali olduğunu iddia ediyor.Siz bu konuda ne düşünürsünüz. Teşekkürler.



“Şu anda işi sıkı tutuyoruz. Ama bütün mesele yine geliyor, faiz olayına dayanıyor.

İnşallah faizde atacağımız adımlarla enflasyonu son çeyrekte çok daha olumlu bir konuma taşımış olacağız.”

— Recep Tayyip Erdoğan | Türkiye Cumhurbaşkanı
0
Rao
(17.06.24)
Bence bu mümkün değil.
Bu faiz devam edecek ve reel sektörün canı çok yanacak.
Kötü durumda olan hastaya 'Sık dişini, iyi olacaksın.' demek gibi bir şeydi o.

diye düşünüyorum.
0
Mirket
(17.06.24)
Şimşek e verdiği kredinin yıl sonuna kadar olduğu şeklinde yorumlayanlar da oldu. Zaten sonuç alıyor gibi değil rasyonel politikası!
0
anon1m
(17.06.24)
Faiz indiriminin sene sonunda artık gündemde olacağı zaten bir süredir piyasada konuşulan bir konu. Kimisi yıl bitmeden 4. çeyrekte ilk indirimi göreceğiz diyor, kimisi yeni yıl ile birlikte indirimler başlayacak diyor. Zamanlama konunsunda kesin bir fikir birliği olmasa da sene sonunda faiz indirimi görme ihtimalimiz var evet.
0
cay koy geliyorum
(17.06.24)
Bir de şöyle bir olay var. Türkiye vadesi gelen borçlarını ödemek, enerji ve ilaç alabilmek için borç bulmak zorunda olan bir ülke.

Şu an Dövizi sabit tutarak ve TL'ye %40 faiz vererek aslında dövize %40 faiz vermiş oluyor ve ancak bu şekilde borç bulabiliyor.

Bundan ötesi nedir ki?
0
Mirket
(18.06.24)
Faiz indirimi eninde sonunda başlayacak zaten, büyük ihtimalle yılın ortasından sonra yavaş yavaş başlaması kararlaştırılmıştır. erdoğanın tarzı bu zaten; sessiz sakin, stressiz bi iş yapmıyor.
0
akhenaten
(18.06.24)
Faiz indirimi isteyen kesim belli muteahit galerici ve ihracaatcılar. Amaçlari daha fazla kar elde ebebilmek kalan % 90 lik kesim umrumda değil.

Faiz indirimi olsa fiyatlar yeniden zipliyacak ve turk milletine zerre faydası olmuyacak.

Faiz bu şekilde devam etmeli, hayali sirketler balon sirketler, üc beş sene önce para var diye muteahit olan galerici olanlar da piyasadan çekilsin.

Bende isterim faiz düşşün ama sıradan vatandaş faiz yükünü sırtlıyor sırf kan emici bir kesim kar yapacak diye
0
Fritz-X
(18.06.24)
enflasyon düşerse ağustosta ilk indirim gelir
çünkü 1 yıl sonunda dolarda ciddi artış olmaz ise tl ile dolara geçiş gerçekleşecek
bu durum lehimize olmaz

enflasyon oranı kadar faiz hedefleniyor
1 yıl sonrasını düşünmek gerekiyor faiz indirimlerini eleştirmek için
0
bir soru sorcam
(18.06.24)
Aldığımız tedbirler enflasyonu düşürmekte etkili olmuyor, faiz artırımına gidebiliriz.

O sözlerden bunu anlıyorum. Çünkü faiz düşürmek enflasyonu düşürmez.Faiz yükseltmek enflasyonu baskılar.

Bence faiz düşürmekten bahsetmek istedi yanlış cümle kullanıldı.
0
hebanon
(18.06.24)
(13)

Avrupa’da nerde deniz tatili yapalım ?

phiphi
Merhaba, vize sorunu yok. 3-4 günlüğüne hem hesaplı hem de güzel bi tatil yapmak istiyoruz çift olarak.Aklımıza gelenler- hırvatistan, ispanya.Başka öneriniz varsa onları da almak isterim ama asıl sorum bu iki ülkede spesifik olarak hangi bölgeye gidelim nerenin denizi iyidir otelleri iyidir vs, bel
Merhaba, vize sorunu yok. 3-4 günlüğüne hem hesaplı hem de güzel bi tatil yapmak istiyoruz çift olarak.

Aklımıza gelenler- hırvatistan, ispanya.

Başka öneriniz varsa onları da almak isterim ama asıl sorum bu iki ülkede spesifik olarak hangi bölgeye gidelim nerenin denizi iyidir otelleri iyidir vs, belki tecrübe eden vardır.

Çok teşekkürler. Schengen ülkeleri olsun mümkünse karadağ vs düşünmüyoruz.
0
phiphi
(17.06.24)
hırvatistan ve ispanya’ya ek olarak portekiz de olabilir.
0
deartheodosia
(17.06.24)
ispanya- malaga valensiya arasındaki kıyı şeridinde herhangi bir yer.

Portekiz denilmiş, çok güzel bir ülke ama okyanus kıyısı ve su ağustosta bile soğuk olur, ege akdenize alışan insan için değil, o yüzden pek deniz tatili olmaz, ancak sahilde güneşlenirsiniz, ama illa portekiz olacaksa da lagos-faro arası kıyı şeridi.

Hırvatistan kesinlikle ucuz değil, saçma şekilde ispanya dan kat kat daha pahalı, tavsiye etmiyorum
0
zikardo
(17.06.24)
Alternatif olarak Malta’yı düşünebilirsiniz hem ucuz hem de öok güzel plajları var.
0
kaptan memo
(17.06.24)
Portekiz okyanus oldugu icin soguk oluyor, ama fiyat anlaminda genelde uzmez. En son gittigimde mekanlarda bir bardak bira 1 Euro idi (bkz: super bock).

Deniz tatili icin Mallorca genelde en cok begenilen yer oluyor ama erken rezervasyon yoksa sezonda fiyati yuksek olabilir.
0
sertac akin
(17.06.24)
@zikardo çok fazla destinasyon çok fazla bölge var o aralıkta. denizi illa ki fark eder o yüzden emin olamıyorum bi türlü.
0
🌸phiphi
(17.06.24)
Dubrovnik olur mu
0
regina phalange
(17.06.24)
yunan adaları
0
jelly bear
(18.06.24)
Nice (gunubirlik monte carlo turu hediyeli)
0
brkylmz
(18.06.24)
Eger sorf falan yapmiyorsaniz, Portekiz'de bizim alistigimiz sekilde deniz tatili olmaz. Bence sardinya adasi muhtesem.
0
kassiopeia
(18.06.24)
ucuzluk acisindan fiyat ve deniz olarak en iyi yerlerden biri hirvatistan.

hem deniz olsun, hem de turkiyenin guneyi gibi hareketli olsun denilirse mallorca

sakin olsun, ve dogasi guzel olsun denilirse sardinia. ama turkiyeden direkt ucus yok

bunlara ek olarak italya cinque terre guzel ve farkli.

ama turkiyeden ulasmak icin en optimum yer yunan adalari.
0
emrahday
(18.06.24)
Kesinlikle Girit e giderdim
0
sanguine
(18.06.24)
Sardinia muhteşem görünüyor, ulaşım londra’dan olacak. teşekkürler tavsiyeleriz için
0
🌸phiphi
(24.06.24)
italya -la spezia
0
bir soru sorcam
(24.06.24)
(11)

Yazlıkçılara soru

dejame
Her yıl taşınma kaosu çıkıyor mu? Bu sadece tek sefer bile olmuyor, yaz boyu her git-gel sırasında valizler, çantalar, onlarca poşet, gıda, kıyafet, ne varsa arabaya doldurmaya çalışıyoruz. Kollarımız kopuyor her seferinde, bir de yazlığın işi asla bitmiyor.Komşulara bakıyorum arabasından inip bir s
Her yıl taşınma kaosu çıkıyor mu? Bu sadece tek sefer bile olmuyor, yaz boyu her git-gel sırasında valizler, çantalar, onlarca poşet, gıda, kıyafet, ne varsa arabaya doldurmaya çalışıyoruz. Kollarımız kopuyor her seferinde, bir de yazlığın işi asla bitmiyor.

Komşulara bakıyorum arabasından inip bir sırt çantasıyla iniyor, evinde keyif yapıyorlar.

Sizde durumlar nasıl?
0
dejame
(17.06.24)
Eldeki kıyafetin 4te birini ayırıp tek seferde yazlığa götürüp bırakıyorsun. Düzenli giyilen don tişört pijama gömlek neyse artık, günlük ve sadece yazın giyilecek şeyler orada kalmalı.
0
Bruce
(17.06.24)
Ben çantalı olanım ama bu sefer kedileri de getirdik. Yemin ediyorum bezdim. Bir daha kedi de getirmem eşya da. Tatil mi hamallık mı belli değil. Kampçı adamım, aracı 5 çocuklu aile babası gibi doldurup indiriyorum. İlk ve sondu.
0
prole
(17.06.24)
Evde kullanilacak esyalari asla tasimiyorsun, bir tane yazlik icin bir tane kislik icin aliyorsun.
Gidalari kislik evde bitirip gidiyorsun yazliga, gidince de yazlik icin alisveris yapiyorsun.

Zaten havlu nevresim falan 1 tane bile tasimamaniz lazim, yazligin ayri kisligin ayri takimlari olur.

Yazlik kislik arasina tasiyacagniz tek sey giyiminiz olabilir, onda da ic camasiri coraplar pijamalar kislik ve yazlikta ayri ayri durur zaten. Sen gunluk kiyafetini, ayakkabilarini falan tasirsin yazliga. Onu da yaparken gercekci olup kullanilmayacak seyler tasimazsin.

Mesela bikini bayo gibi seyler yazlikta durur. Sadece bir takim bikiniyi kisliga goturursun.

Posetlerde ne goturuyosunuz merak ettim cidden.
0
zimbirik
(17.06.24)
üniversite bitip yazları pek memlekete gitmemeye başlayıncaya kadar kafama sıkacaktım bu durumdan.

üstelik bizim evde maks 2 sefer oluyordu böyle büyük taşınma o bile ruhumu daraltıyordu. üstelik 30dk mesafe.

bizdeki kıyafetten çok dolaptaki yiyeceklerin ve bir kaç mutfak aletinin aktarılması idi ama araba dolduğuna göre bu kadar değil :D

zaten yazlık kıyafetlerin çoğunun yazlıkta olması gerekir.
0
jülsezar
(17.06.24)
Kıyafetler o kadar büyük problem değil aslında, bir valize hepimizin eşyası sığıyor fakat mutfak eşyaları ve özellikle gıda çok problemli. Normali bu sanıyordum ama bizim derin dondurucu ve ayrıca buzdolabı inanılmaz fazla miktarda gıdayla doludur. Onları da taşıyoruz nedense. Mantık olarak sezon yaklaştığında dolaptaki gıdaları azalt, bitir, gittiğin yerde yenilerini al, değil mi? Ama bizde öyle olmuyor.

Ayrıca ismini sayamadığım bir sürü ıvır zıvır, kap kacak, ne varsa poşetlenmiş. Komşular her seferinde şok içinde bizim hamallığı izliyor. Evde adım atacak yer yok şu an.
0
🌸dejame
(17.06.24)
ucuz ıvır zıvırların taşınması mantıksız. bir de siz yaz boyu diyorsunuz. o baya sıkıntı :D

ekmek yapma makinesi kahve yapma makinesi tost makinesi gibi şeyler taşınabilir ki yıllar içinde biz kahve makinesinden bir tane daha aldık yazlığa.

son yıllarda taşıma serüveni azalmıştı :D. şimdi ne yapıyrlar bilmiyorum.

ama gıda konusuna bir itirazım olmaz. o da bir seferlik iş.
0
jülsezar
(17.06.24)
güzel dertmiş

ben not defterine bir liste hazırladım
konaklamalı bir seyahat yaparken o checklisti kullanıyorum
eksik bi şey kalmıyor
0
bir soru sorcam
(17.06.24)
Biz bundan kaçmak için yazlığa yakın yere taşındık. Bahsettiğiniz şey daha da arttı.

Kahve makinesini taşımayalım diye 2’ledik. Bu sefer kahve açık kalmasın, bu paketi daha önce almıştık falan diye bu sefer açık yarım ürünleri oradan oraya taşıyoruz.

Serpme kahvaltı gibi. Hiç yenmeyen ama her gün sofraya çıkan koyu renkli reçel gibi. Atmaya da kıyamıyoruz. Oradan oraya gidip geliyor.

Ben sırt çantası ile hareket eden taraftaydım. Ne olacak lazım oldukça alırım diyordum. Bi sürü yarım şampuan oldu mesela. Hayat da pahalı artık.

Bir de, taşımaya alışınca bırakılmıyor. Çünkü mantıklı olan oymuş. Taşırken küfürler ediyorum ama ne olacak. Ona harcadığım zamanda da çok verimli bi şey yapmam.

O yüzden taşıyın hocam. Sevmiyorsanız da anne baba, karı koca, hangisi taşımak istiyorsa kızmayın. Yardım edin. İnsanlar ne güzel heyecanla bir şeyler hazırlıyor. Bırakın yapsınlar.
0
nickini vermek istemeyen uye
(17.06.24)
Biz de bir çanta gidenlerdeniz. Ama komşularımız var sizin gibi gelen :D

Onlar yazlıkta normal ev yaşantılarına devam etme düşüncesiyle bunu yapıyor. Haliyle ciddi ciddi ev taşıyorlar.

Bizim için yazlık evdeki yaşam farklı. Özene bezene detaylı yemekler olmaz mesela. Genele yoğutlu mezeler, makarnalar, tavada ızgaralar falan olur. Yazlığın kendi gardrobu var, havuz-deniz giysileri ve gereçleri burada. Ayrıca plaj kıyafeti havası taşıyan şeyler de hep orda. Gelirken az bir kıyafet alıyoruz. Bunlar da genelde yeni alınmış tshirtler, şortlar, bluzlar vs oluyor.

Yazlık mutfağında kapalı dolapların içinde günlük ihtiyacı karşılayacak, arada iki üç misafir ağırlayacak kadar yemek takımı var. Filtre kahve makinası var, yıllardır bozulmadı. Saç kurutma makinası, tarak vs. gibi şeyler hep var orada sabit. Sadece dışarda durmamasına özen gösterin yeter. Kapaklı dolaplarda, çekmecelerde bir şey olmuyor.

Yazın gelince koltuk örtüleri falan kaldırılıp toz alınıyor, yerler siliniyor, yemek takımları yıkanıyor, giysiler yıkanıyor falan birkaç saatte bitiyor. Eğer varsa ufak tefek tadilat onarım işleri olabiliyor sadece.

Şampuan, duş jeli vs gibi şeyleri de ordaki marketten alıyoruz.

Arada eksikliğini hissettiğimiz bir şey olursa da artık unutmazsak seneye onu da getiririz diyoruz napalım :D Yani hayatı baltalayacak kadar önemli bir şey olmuyor sonuçta.
0
akhenaten
(17.06.24)
Biz her sene 1 aylık kiralama yapıyoruz ve biz de arabada bagaj + 1 yolcu koltuğu full dolu gidiyoruz. Kaldığımız siteye dediğiniz gibi gelenler var, ama onların düzeni şöyle sabah simitle kahvaltı, öğle plajda hamburger, akşam da sigara + türk kahvesi şeklinde ve her gün aşağı yukarı böyle bir döngüde yaşam. 3 sezondur her yaz ve her gün aynı şeyleri giyen çift biliyorum ki bunların durumları gayet iyi. Artık biraz sıkılmışlık mı diyeyim, koyvermişlik mi diyeyim bilmiyorum ama ben yazlığa bile ne olur ne olmaz diye yazlık pantolon bile götürüyorum...
0
malheiros
(17.06.24)
Tam iki saat oldu yazlığa geleli, gülümsedim :)

Kap kacak ev tekstili bunların hepsi ihtiyaç kadar yazlıkta mevcut. Mutfak şefi vs. yok ama burada zeytinyağlı ve ızgara ile beslendiğimiz için hamur vs. yoğurmalık alet edevat taşımıyoruz. Az miktarda giysimiz de var.
Bavula kıyafetleri doldurup geliyoruz. Çamaşır makinesi de var haliyle bu sebeple gardrobu taşımıyoruz tamamen.
Yiyecek için de yarım kalan salça donmuş gıda vs için bime her sene gelen araç içi buzluktan aldık şu mavi kutular. O da yetiyor sonuçta markete burada da gidiliyor kışlıktaki gibi.
0
cilekli pasta
(18.06.24)
(7)

Tatil önerisi tek kişi eylül için? (Fethiye, Kaş, Bodrum, Datça vs.)

Cesario
Erkek kişisiyim. Kadını bol olsun takılayım gibi bir derdim yok, yengeniz var da gelemiyor benimle. :) Tabi keko da kaynamasın. Gece hayatı aramıyorum. Doğayı severim. Marmarisi beğenmedim mesela geçen sene gittiğimde. Otelden çıkınca İstanbul gibiydi her yer mağaza, betona gömülmüş. Sessiz sakin bi
Erkek kişisiyim. Kadını bol olsun takılayım gibi bir derdim yok, yengeniz var da gelemiyor benimle. :) Tabi keko da kaynamasın. Gece hayatı aramıyorum.

Doğayı severim. Marmarisi beğenmedim mesela geçen sene gittiğimde. Otelden çıkınca İstanbul gibiydi her yer mağaza, betona gömülmüş. Sessiz sakin bir yer olsun.

Olimposu sevmiyorum gittim, yanında Çıralı var, tekneler atık suyu denize atıyormuş kıyıda.

Uçakla giderim muhtemelen tek kişi. Aklımda Datça var. Hatta şöyle bir otel buldum. www.etstur.com

Kaş çok öneriyorlar ama neresinde kalmam gerekiyor bilmiyorum ada gibi yerinde mi merkezde mi, sürekli toplu taşıma ile mi gidicem deniz için bilmiyorum. Fethiye de çok kalabalık oluyor diyorlar ve şezlonga falan para vermek istemem.

5 gece düşünüyorum. Aslında atv safari, güzel bir tekne turu, spa masajı da yaptırsam yeterli. Bakalım sizden ne öneriler gelecek.
0
Cesario
(15.06.24)
Faralya, Söğüt, Kalkan
0
gabe h coud
(15.06.24)
Geçenlerde arkadaşlar Sığacık'a gidip beğenmişti. Gerçi çok doğa sevdalısı değildi onlar bildiğin Z kuşağımsı kafadalar.
0
pianeta
(15.06.24)
Ben de soruyu takipteyim. kas guzel ama ulasim zormus arkadaslar gitti oyle diyorlardi, kalkan'a gittiler ve cok begenmisler, villa kiralamislardi. Kanyona kaputas plajina falan da yakin.
0
Feriyaanim
(15.06.24)
datça için yazayım;datça merkeze yakın birkaç koy var, tekne turu ile diğer yakın koylara da gidiyorlar, yeme içme anlamında beklentileri yüksek tutmamak lazım,eylül ayında biraz sakin olur.
denize gireyim, yatıp yuvarlanayım başka birşeye gerek yok dersen palamutbükü, hayıtbükü,gabaklar taraflarında ki apart veya pansiyonlarda olur.
Araç olursa datça yarımadasında gezmek çok keyifli olur,doğası&denizi çok güzel, aşırı yapılaşma yok, olumsuz olarak rüzgarlı oluyor, eylül ayının başında gitmek daha iyi olur.

kaş'ta ise kaş merkezde kalmak mantıklı küçük biryer zaten, her türlü imkan mevcut, merkezde bir iki tane plaj var ancak kumsal tarzı değil,
tekne turu, dalış,yamaç paraşütü v.b etkinlikler var, araç yoksa da yakın plajlara ulaşım sorun olmaz.Tekne turu düşünyorsan kekova turu güzel.

kalkan benim için villa tatili demek, havuzda takılayım, arada çıkayım araçla sağa sola gideyim, akşam dışarı çıklaım yiyip içelim kafasında insanlar için daha uygun.
Tek kişi için sıkıcı olur grup olarak geliniyorsa çok keyifli oluyor.

fethiye uzun zaman oldu gitmeyeli tam turistik bir yer deniz var, tarih var, aktivite var, ulaşım sorun değil, konaklama opsiyonları fazla, ölüdeniz plajın ücretli olmasıyla ilgili birkaç haber görmüştüm geçen senelerde son durum nedir bilmiyorum.
Eylül ayında aşırı kalabalık olmaz.
Araç yoksa tekneyle kelebekler vadisi, toplu taşımayla kabak, faralya tarafları, tarihi yerlere gidebilirsin.

alternatif olarak dalyan, selimiye taraflarıda olabilir kafa dinlemek istersen.
0
sealth
(15.06.24)
ideal tercih kaş olur
sakin yer arıyorsan datça (denizi soğuk)
0
bir soru sorcam
(15.06.24)
Bahsettiğiniz ilçelerde, konaklamanın nerede olduğu direkt tatil kalitesini etkiler, hele ki araç yoksa. anladığım kadarıyla marmaris'in merkezinde veya merkezine yakın yerde kalmışsınız. farklı bir konaklama seçseniz belki de çok iyi bir tatil olacaktı.

Fethiye'de karagözler veya faralya civarını öneririm.

Datça için kargı tarafını beğenebilirsiniz, merkeze de uzak sayılmaz.

Kalkan'ın esnafı en kötü yanı. bir daha gitmemeye karar vermiştim.

Kaş'ta merkezde kalınabilir.
0
sailor
(15.06.24)
Tek olacaksanız aktiviteli bir seçenek de olabilir, biz eşimle bir yaz öyle yapmıştık. Binicilik, rafting ve dalış seçmiştik. Her gün birine götürdüler. Yolda diğer insanlarla da sohbet, muhabbet oluyor. Arkadaşlık kuruluyor. 3 etkinlik seçseniz diğer günlerde de kendiniz takılırsınız hem sıkılmazsınız. Gittiğimiz bölge Fethiye idi. Bu etkinlikli tatillerde oteller görece mütevazi oluyor ama temiz ve yeterliydi bizimki. Akşamları da otelle müzikli etkinlikler oldu onlar da çok keyifliydi.
0
ofelia
(15.06.24)
(8)

Gamsız insanlar itici midir?

slm ben yalnız komando yasin
Çevrenizde vardır ya böyle gamsız ve rahat insanlar.Dünya yansa umurlarında olmaz. Hiçbirşeyi kafaya takmazlar sevgilisinden ayrılır, işten kovulur ya da istifa eder, kaza geçirir arabası pert olur kafaya takmaz. rahat insanlardır.bu tip insanlar itici midir size göre? böyleleri ile arkadaş olmak is
Çevrenizde vardır ya böyle gamsız ve rahat insanlar.Dünya yansa umurlarında olmaz. Hiçbirşeyi kafaya takmazlar sevgilisinden ayrılır, işten kovulur ya da istifa eder, kaza geçirir arabası pert olur kafaya takmaz. rahat insanlardır.

bu tip insanlar itici midir size göre? böyleleri ile arkadaş olmak ister misiniz?
0
slm ben yalnız komando yasin
(13.06.24)
gamsız olmayı istiyorum ben de . bence itici değiller. arkadaş olabilir niye olmasın
0
jülsezar
(13.06.24)
Bayılıyorum ben böyle insanlara.
0
sekizdokuzon
(13.06.24)
Ama abuk sabuk, sorumsuzca davranıp sonra dert yanıyorsa başka. Onu hiç çekemem.
0
sekizdokuzon
(13.06.24)
bence gamsız insanlar daha sempatik bulunuyor genel olarak
0
abelardo
(13.06.24)
imrenilesidir. ne güzel kafalar rahat, ölümlü dünya diyor bakıyor dalgasına.
0
hops
(13.06.24)
dışarıya yansıtmama rolü yapıyorlar sadece
ya da tuzları kuru
0
bir soru sorcam
(13.06.24)
Bir yerde rahatsız edici oluyor. Çünkü seni de gevşekliğe itiyorlar. "Bir şey olmaz", "sakin ol" tavırlarına uyum sağlarsan nihayetinde işler senin götünde patlıyor. Bu noktada sorumluluğu onlar almıyor tabii ki.
0
stronzo
(14.06.24)
Değildir
0
doharkoman
(14.06.24)
(11)

Diyanet niye erkek hayvan istiyor?

osssy
Yemek üzere diyanet niye erkek hayvan tercih ediyor? Dini açıklamasını ya da onların gerekçelerini merak ediyorum. Bugünkü haberde vardı. https://www.sozcu.com.tr/diyanet-ete-doymuyor-tasarruf-tanimiyor-p56797
Yemek üzere diyanet niye erkek hayvan tercih ediyor? Dini açıklamasını ya da onların gerekçelerini merak ediyorum.

Bugünkü haberde vardı. www.sozcu.com.tr
0
osssy
(12.06.24)
hocam çok emin olmamakla birlikte durum şöyle olabilir. süt veren hayvanın kesilmesi mekruh olarak kabul ediliyor. dişi hayvanın kesim sırasında sütü olup olmadığının belirlenmesi sonradan mümkün olmayacağından bunun riskini almak istemiyorlar sanırım kendilerince. dişi/erkek hayvan eti de renkten anlaşılıyormuş sanırım.
0
shadowfollower
(12.06.24)
Lezzetinden hacı. Lezzetli olsaydı dişi de alırlardı farketmezdi onlar için.
0
rodeocu
(12.06.24)
dişiler, yani düve veya inek zorda kalmadıkça kesilmez. çünkü yavru verme ve süt verme potansiyeli vardır. dana veya tosun kesilir.

bir tane boğa bütün inekleri hamile bırakabilir. o yüzden geri kalan erkeklere ihtiyaç kalmaz. ama tüm dişiler değerlidir.

insan için de aynısı geçerli aslında. en verimli çağında erkekleri savaşa gönder ölsünler. kalan kızlarla çiftlecek az sayıda erkek kalsa bile sorun olmaz.
0
abelardo
(12.06.24)
Bunlar tam anasının gözü.
Şöyle ki, normalde dişiler kesilmez, yavrulatılır, süt alınır. Dişi hayvan kesiliyorsa muhtemelen yaşlıdır (karttır). Yaşlı hayvanın eti sert olur. Bu yüzden dişi tercih etmemişler. Adamlar bunu bile düşünmüş.
0
parka
(12.06.24)
Öte yandan kimse erkek hayvanı uzun süre beslemek istemez. Büyütülüp hemen kesime gönderilir. Bu yüzden erkek hayvann eti genelde daha yumuşak olur.
0
parka
(12.06.24)
yukarıdakilere ek olarak hamile olma ihtimalleri de olabilir.
0
paintov
(13.06.24)
2 tane beş vakit namazında insan hatta biri cemaatçi biri dişi kesiyor biri dişi kesmem diyor. restauranta gittiğinde yediği etin ne olduğunu nerden bilebiliyorlar? kesmedikleri için sorumluluk onlarda değil mi?
sene 2024 kafa aynı. erkek kesme sebepleri mekruh muabbeti ama cemaatten cemate değişiyor bu.
0
mikahakkinen
(13.06.24)
hamile olma ihtimali, yavrularının olması ihtimali vs.

tamamen merhamet ile alakalı bir durum.

yoksa lezzeti tadı tuzu değil.
0
OgutucuRecep
(13.06.24)
@parka +1

Tabii ki dişiler ekseriyetle yaşlı ve kart olduğu için. Bu kadar çoluk çocuğun, fakir fukaranın hakkını çekirdek gibi çitler gibi yiyen bu güruhun merhamet için, yok sütü var vs diye mi erkek tercih ettiğini sanıyorsunuz. Çok naifsiniz.
0
thracia
(13.06.24)
yukarıdaki sebeplerle daha lezzetli olması için
ama denetimi zor

keşke tüm kamu yemekhanelerinde kaliteli yemekler olsa
0
bir soru sorcam
(13.06.24)
@lambırcek ben o örneği hayvanı dişi erkek diye ayıran kafa için dedim. ayrıca mekruh mekrup vs. türkçe anlamadığım bir kelime pek de önemsemedim.
0
mikahakkinen
(14.06.24)
(12)

Şimdiye Kadar Psikoterapiden Hiç Verim Alamayan Var mı?

pantepember
Hayatımda dördüncü kez psikoterapi alıyorum ve yine aynı sorunu yaşıyorum: verim alamıyorum, hiçbir şey değişmiyor gibi geliyor, boş yere para harcıyormuşum gibi görünüyor.Sinan Canan dinlemek bana daha iyi geliyor.Belki de bazı kişiler psikoterapi almaya uygun değildir?Çok mu erken bırakıyorum? (3-
Hayatımda dördüncü kez psikoterapi alıyorum ve yine aynı sorunu yaşıyorum: verim alamıyorum, hiçbir şey değişmiyor gibi geliyor, boş yere para harcıyormuşum gibi görünüyor.

Sinan Canan dinlemek bana daha iyi geliyor.

Belki de bazı kişiler psikoterapi almaya uygun değildir?
Çok mu erken bırakıyorum? (3-5 seanstan sonra güvenim kalmıyor)

Psikoterapistin bol bol soru sormasını ve hatta yorum yapmasını bekliyorum. Ama hiçbirini yapmıyor. Şimdiye kadar bilişsel terapi ekolünde terapi aldım. Şimdiyse varoluşçu terapi. Bu öncekilerden daha kötü: neredeyse hiç konuşmuyor. Yakında bırakacağım sanırım.

Benzer bir sorun yaşayan kişilerin deneyim ve yorumlarını merak ediyorum.
0
pantepember
(12.06.24)
Terapi zorlu bir süreç. Benim de hiç verim almadığımı düşündüğüm zamanlar olmuştu. Ben terapiyi nasıl yöneteceğimi bilmiyordum açıkçası. Sürekli sizi konuşturmalari mesela içgörü kazandırmak içinmiş. Ben bunu bilmiyordum ve sinirleniyordum. Halbuki en başta deseler ki "kardeş, böyle böyle bir teknik uyguliycam, sen de şunları şunları yap", iyi kötü bir yol haritası verse bana süreci izlerim, nerede olduğumu bilirim. Benim görüştüğüm terapistlerdeki eksik buydu. Bir de hep aynı ses tonuyla, acır gibi bakmaları. Poker face böyle bir şey değil.

Terapi hayatidir ama o aracı nasıl kullanacağımızı da bilmemiz gerekiyor lafın kısası.
0
sekizdokuzon
(12.06.24)
Ben de terapi sürecinden hiç verim alamamistim. Sürekli "dert ettiği şeye bak" diye bir yaklaşımla dinlediklerini düşünüyorum beni. Ve yorum yapmadan sessiz durmaları da canımı sıkıyor.
0
ırene adler
(12.06.24)
@sekizdokuzon içgörü kazanmaksa ben onu yazılı ve sesli not alarak, notlarımı daha sonra gözden geçirerek, hatta yapay zekayla(!) konuşarak yapabilirim sanırım. =)

Yapay zekayı kullanmayı ciddi ciddi düşünüyorum bu aralar.
0
🌸pantepember
(12.06.24)
ben. terapi aldım farklı kişilerden ve öyle 3-5 seans da değillerdi. okuduğum kitaplardan daha çok verim aldığımı düşünüyorum. bana hiç faydası olmuyor gibi, bilmiyorum. aynı düşünce bende de var “bazı kişilerde psikoterapi işe yaramıyor”.
0
deartheodosia
(12.06.24)
@pante: terapi fikrinden ve araçlarından yola çıkarak kendi iyileşme yolunu çiziyorsun işte. Kötü terapi bile hiç terapiden iyidir.
0
sekizdokuzon
(12.06.24)
Sinir olurum terapitaparlara ve ülkedeki onlarca beceriksiz terapisti eleştirmek yerine "Yapıyorsa bir bildiği vardır"cilara ama terapi hayatidir. Kavram olarak yaşaması lazım mutlak suretle.
0
sekizdokuzon
(12.06.24)
hangi konuda verim almak istediğini belirleyip gidersen daha isabetli olur

sorunların üzerine hayali diyalog kurup takındığın yeri seansta paylaşabilirsin
0
bir soru sorcam
(12.06.24)
boş boş işler bence. ne rahatlatıyorsa onu yap.
0
hops
(12.06.24)
Bu görüş nasıl yayıldı bilmiyorum ama "verim almaya başlamak yıllarca sürebilir." şeklinde bir algı yayılmış. Bana biraz hikayeymiş gibi geliyor.
0
mbond
(12.06.24)
Kendimi bildim bileli hem psikolojiye hem sosyolojiye ilgi duyardim. sosyal aneliwz hala zevkle yapmakla beraber biriyle konuştuğumda psikolog rolune burunebiliyordum. butun okumalar keyifliydi her sey ta ki terapi deneyene kadar.
deneyimlerim beni hayata dair degistirebilecegime inandigim her seye karsi inanilmaz karamsar hale getirdi. cinci hocalar bu psikologlardan bin kat daha iyi insanlari taniyordur. nefret doluyum bu dolandiricilara. hele BDT denen sacmaliktan para kazananlar derhal biosundaki psikolog(yaninda bi yaprak maprak emojisi) yazisini kaldirip YASAM KOCU yazarsa daha guzel hitap ettigi kitleye ulasir benim gibi cozum arayanlar bu tuzaga dusmez diye dusunuyorum. bunlarin "turkiye'de terapi" konusundaki dusuncelerim oldugunu belirtmeliyim. ben deneyimlemesem de detaylarini bildigim isvicre'deki bir terapi surecinin cok cok olumlu donuslerini gozlemledim. biz bina universitelerinden uzmanlar cikarmaya devamke
0
ala09
(13.06.24)
Benim terapistim çok konuşuyor, istersen ismini verebilirim. :) Şaka bir yana benimki şimdilik çok kitabi yaklaşıyor, terapi benimle ilgili değil de bir ‘vaka’ ile ilgiliymiş gibi hissediyorum bazen. Yazıyor, çiziyor, ekolleri, yaklaşımları anlatıyor. Bazen özür dileyip araya giriyorum. O derece.
0
auroraaurora
(13.06.24)
Valla yalnız değilmişim çok rahatladım. 4. kez terapist değiştirdim geçen hafta, abi anlatıyorum, cümlem bitiyor bir sessizlik karşıdan gelen tek şey "hı hı" e iyi de beni yonlendirmezsen neden para veriyorum diye düşünüyorum o esnada. Fakat eşim kendi terapistinden oldukça memnun şema terapi uyguladığını söyledi. Benim şu an bana koyulan tanı sebebiyle noropsikologa yönlendim bu seferde çözüm bulamazsam bırakıcam.
0
mirty
(13.06.24)
(6)

Sosyal fobisi olanlar bunu çözebildiniz mi?

psmstc
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı? Şimdiden teşekkürler.
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.


İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı?

Şimdiden teşekkürler.
0
psmstc
(12.06.24)
evet ben terapi ve ilaçla çok ciddi yol aldım.

yapı olarak hep çekingendim ama sosyal fobi boyutunda bir şey yoktu. 18 yaşındayken sevgilimden depik yiyip yeni yerleştiğim bambaşka bir şehirde yapayalnız, ağır depresyon geçirince çok kötü oldum, hepsi birbirini tetikledi ve 2-3 yıl süren, zaruri ihtiyaçlar dışında sokağa çıkmayı bile zorlaştıran felaket bir sosyal fobi oluştu.

o dönem imkanım olmadığı için sadece ilaç tedavisine devam edebilmiştim, o bile çok yardımcı olmuştu. daha sonra çeşitli sebeplerle depresyon tetiklendiği için bu sefer terapiye gittim, sosyal fobi mental olarak kötü durumda olmama rağmen pek yoktu.

terapi ve tekrar ilaçla şimdi hiç yok. bu arada anksiyete, kaygı bozukluğu, depresyon da semptom itibariyle sosyal fobiyle karıştırılabiliyor. belki sosyal fobiniz yoktur ama insan içine çıkmak mental olarak yorucu, tahmin edilemez, ürkütücü geliyordur. çünkü bana başta sosyal fobi denmişti ama terapistim sonrasında sosyal fobim değil de çok yoğun anksiyete/obsesif kompülsif bozukluktan muzdarip olduğumu söylemişti, öyle değerlendirdi yani.

kendi adıma benim için en önemli şey meşguliyet ve sürekli dışarı çıkmak için sebep olması. eğer depresyona meyilli biriyseniz zaten eve kapanmak veya sosyal yaşamdan soyutlanmak ister istemez tetikler bu tip şeyleri. ama işte okul, iş, arkadaş ortamı vs. bi şekilde devamlı sosyallik ortamı varsa hem azalıyor hem de daha kontrol edilebilir hale geliyor. tabii önce terapi ve ilaç gerekebilir, sosyal fobili adam ha deyince topluma karışamıyor, onu yapacak seviyeye gelebilmesi lazım önce.

velhasıl karakteriniz değişmez, yine çekingen ve biraz ürkek gibi olmanız olası ama çok ciddi mesafe kaydedip bunu sorun olmaktan çıkarabilirsiniz elbette. ben 30 adım ötedeki bakkala giderken akla karayı seçiyordum, düşünün nasıl berbat bir yaşam. şimdi mental olarak süper durumda değilim ama don atlet şehir turu bile atarım, o konuda kafam çok rahatladı.

***

bu arada "kendine zorla" tavsiyesine hem katılıyorum hem katılmıyorum. yazdığım gibi iki ucu da görmüş biriyim, bu açıdan değerlendirme fırsatım oldu. bir yandan evet, bilinçli ve aktif mücadele etmeniz gereken süreç olacak elbette ama ilaç ve terapi desteği bence çok önemli. kolunuz kırıkken basketbol oynamaya kalkmazsınız. en başta doktora gidersiniz, tetkikler yapılır, koldaki problem tespit edilir, alçıya alınır, iyileşme süreci olur vs... sonra yavaş yavaş tekrar kolu güçlendirmeye ve fiziksel aktiviteye dönersiniz. kolunuz kırıkken basketbol oynayamadığınız için ağlayıp salak veya beceriksiz olduğunuzu, bi haltı beceremediğinizi vs düşünür müsünüz? bu da öyle. kendinize yüklenmeyin. o zaman daha kötüye gidiyor.
0
mark greg sputnik
(12.06.24)
Bu tamamen sana bağlı, kendini zorla. Gerçekten hiç kolay değil biliyorum. Kendimden biliyorum. İnsanlarla konuşmaya kendini zorla. Ben de bir zamanlar senin gibiydim. Buraya ilk hesap açtığımda cekingenliğimden sorulara cevap veremiyordum, sanki beni görüyorlar:))
Okey falan oynuyordum internette, tanımadığım okey arkadaşım özelden soruyor taşlarımı, taktik falan veriyor, soru soruyor cevap veremiyordum, beni görmüyor ya görmüyor ona rağmen tövbe tövbe :))
O yüzden sana bağlı konuşmak zorundasın insanlarla. Başka türlü düzelmez. Bazen kendimizi zorlamak dışında cozemiyoruz durumu.

Tek başıma dışarı çıkmaya çekiniyordum. Şimdi en sevdiğim aktivite tek başıma dışarı çıkmak.
0
rock n roll
(12.06.24)
İlaçlarla vesaire çözemezsiniz. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye'de en büyük sorun aileler çocuklarını birey olarak yetiştirmiyor özgüvensiz kişiliksiz karaktersiz köle gibi yetiştiriyorlar okullarda da, askerlikte de bu böyle gidiyor. Bu yüzden insanlar farklı olmaktan (burada asla milli manevi değerlere saygısızlık yapan sapkınları ifade etmiyorum) çekiniyor. Hemen herkes başkasının ağzına bakıyor toplum tarafından onay bekliyor kabul görmek istiyor. şu forumda açılan başlıklara bakın mesela Türkiye'de insanlar başkalarının fikirlerini çok önemsiyor kendi kararlarını kendileri düşünüp karar vermek yerine toplumdan dışlanmak veya kabul görmemek korkusuyla toplum onayına sunuyorlar.

Çözüm olarak bakış açınızı değiştirin kimseden onay beklemeyin. Spor yapın kendinizi her alanda geliştirin ibadet edin. İnsanlarla aranıza mesafe koyun.
0
doharkoman
(12.06.24)
İletişim eğitimi alarak çözdüm. Utanç ile ilgiliydi benimkisi, tecrübeme göre diğer insanlar da farklı değil.
0
hasmetizm 2046
(12.06.24)
iş ya da belli bir tema varsa sosyalleşebildiğimi
normal ortamda çekingen olduğumu fark ettim

ufak adımlarla small talk tan muhabbete geçmeye çalışıyorum özellikle yeni ortamlarda
terapi sürecinde fark ettim bu eksiğimi
0
bir soru sorcam
(12.06.24)
sosyalleşirken stres sonucu terleme yaşayan/yaşamayan var mı?
normal bir süreç midir
0
bir soru sorcam
(23.06.24)
(15)

İşe girerken planlanmış tatili söylemek. İşe girmeden önce mi sonra mı?

ermanen
Bi işe gireceksiniz diyelim. Aylar önceden planlanmış tatiliniz var ve biletler alınmış. Tatil işe girdikten bikaç hafta veya 1 ay sonra gibi diyelim.İşe girmeden önce mi söylersiniz yoksa girdikten sonra mı? Tecrübelerinize göre nasıl oldu?Girdikten sonra söylenirse mecbur kabul mu ederler ki? ücre
Bi işe gireceksiniz diyelim. Aylar önceden planlanmış tatiliniz var ve biletler alınmış. Tatil işe girdikten bikaç hafta veya 1 ay sonra gibi diyelim.

İşe girmeden önce mi söylersiniz yoksa girdikten sonra mı? Tecrübelerinize göre nasıl oldu?

Girdikten sonra söylenirse mecbur kabul mu ederler ki? ücretsiz izin şeklinde tabii.
0
ermanen
(11.06.24)
tabiiki oncesinden. en azindan dialog, cozum icin adamlara opsiyon saglamis olursun. ha toksik turk sirketiyse "daha yeni basladin ne izni la" diyebilirler.
0
buenosdias
(11.06.24)
girmeden önce anlaşmak ve bilgi vermek gerek.
aynı durumda işe alınanlar hep önden bilgi verdiler bunlardan biri genel müdürdü biride normal uzman ünvanı ile çalışandı.
orta yol bulunuyor işin aciliyetine göre.
0
eja
(11.06.24)
Tabiki önceden.
Sonradan soyleyene iyi gözle bakmam ben.
0
logisticsmanager
(11.06.24)
Ne zaman başlayabilirsiniz sorusunda söyleyebilirsiniz. 5 temmuzda başlayabilirim, ağustosta da 2 hafta tatil planım var vs. gibi.
0
nickini vermek istemeyen uye
(11.06.24)
Ben şimdiki işime girerken senin durumundaydım. 1 haftalık ve işe başladıktan 1 ay sonra gitmem gereken tatilim vardı.

Teklifi kabul ettiğim esnada durumu belirttim. Anlayışla karşılandı, tatilime gittim geldim. Sorun edecek bir durum yok. İşe girdikten sonra bu durumu dayatma derim. Önden bildir kafan rahat olsun.

Ücretsiz izin neden olsun ki. Ücretli şekilde yıllık izninden düşüp gidebilirsin.
0
Lethe
(11.06.24)
tabii ki önceden söylemelisin. önceden söylendiğinde sorun çıkaran şirket görmedim hiç. eğer sorun çıkarırlarsa zaten red flag diyip hiç başlama. sonradan söylersen "mecbur kabul ederler" diye de bir şey olmaz, bir yılı doldurmadan izin kullanamazsın diyebilirler haklı olarak.
0
hrskrs
(11.06.24)
Simdi arastirdim da, Reddit ve Stackexchange sitelerinde de cogu kisi onceden soyle demis.

Sadece bir recruiter'in cevabi "sakin onceden soyleme" demis. bu ise girmeni engelleyebilir demis.
0
🌸ermanen
(11.06.24)
önceden söylemek gerekir, ki sonradan söylerseniz 1 yıl çalışmadan tatil hakkı olmadığı için sorun çıkarabilirler, 1-2 haftadan fazla olmadığı sürece işe alımda da etkisinin olacağını düşünmüyorum, hele kurumsal bir firma ise hiç etkisi olmaz.
0
gezegen olan pluton
(11.06.24)
Abi senin tatilin sebebiyle seni işe almayacak yere neden giresin zaten?
Mantıken düşün misal o döneme her şey planlı, kişi sana hiçbir şey söylemedi. Ise girdi "ha bu arada gelecek ay 2 hafta yokum" dedi. Insanların içinden küfürü yersin.

Herkesin bir fikri var. Ben zamanında bir pozisyona geçmek isteyen geçici pozisyonda olan kişiye bu pozisyon ile arasında fark olduğu ama isterse beraber çalışıp bu eksikleri gidermeye calisabilecegimizi söyledim. Kız da sonra iste birilerinin gazına falan gelip ayrıldı (ki sonra üzgün olduğunu gaza geldiğin söyledi neyse).O dönem liderlik projesindeki arkadaşlar bunun yanlış olduğu, kıza "tabi başvur bakariz" demem gerektiğini böylece temiz 2-3 ay garantiye alacağımı söyledi. Benim etik anlayisima göre bu doğru değil (kisiye umut verip kendimi garantiye almak). Gördüğün üzere herkesin kendi fikri var.

Sen diyorsan ki sonradan söylemek senin anlayisina daha uygun sonuçta kendini garantiye alıyorsun, o zaman sonradan söyle. Ama çoğunluk bulamazsin arkanda, bir de sorun olursa is yerine -1 ile baslarsin direkt.
0
logisticsmanager
(11.06.24)
tatilin süresini kısaltmaya çalışabilirler en fazla
önceden söylemek lazım
0
bir soru sorcam
(11.06.24)
Önceden söylemek lazım. Önceden söylemek işe girişte işe alanın dediği gibi olumsuz dönüş ihtimalini artırabilir ama sonradan söylediğinde işveren o tarihte sana icretli ya da ücretsiz izin vermek zorunda değil. Hatta ilk senede, sözleşmede ek olarak belirtilmediği sürece ücretli izin hakkı yok zaten.

O sebeple yasal olarak çıkan sorunla kalırsın. Önceden söylenince rahat rahat gidersin.
0
nawar
(11.06.24)
önden söylemek daha mantıklı. gireceğiniz iş yerini de zor durumda bırakmamak lazım.
0
co2s2
(11.06.24)
işe bismillah demeden planlı tatil konuşulması negatifte olabilir, her hangi bir etkisi de olmayabilir. bu çalışacağınız firmanın kurumsallaşmasıyla alaklı bir durum. nabza göre şerbet vermenizi önerebilirim.
0
100binZar
(11.06.24)
aklima bisey takildi. ise girmeden onceden kastin nedir? mulakat esnasinda soylemedin mi? eger soylemediysen pratikte ise basladiktan sonra soylemis gibi oluyorsun.
0
buenosdias
(11.06.24)
imzayi atmadan once soylemen lazim.
0
cooperr
(11.06.24)
(21)

erkekler olarak kollardaki kılları almalı mıyız?

duyurukullanıcısı
çok olur az olur fark etmezhangisi daha estetik ?normal, doğal kıllı kol ?traş edilmiş, tertemiz cillop gibi deri gözüken kol ?
çok olur az olur fark etmez

hangisi daha estetik ?

normal, doğal kıllı kol ?
traş edilmiş, tertemiz cillop gibi deri gözüken kol ?
0
duyurukullanıcısı
(09.06.24)
Kendini nasıl iyi hissediyorsan onu yap. Kılları almak ya da almamak evrensel bir kural değil.
0
rock n roll
(09.06.24)
Rock n roll+1
Canın nasıl isterse onu yap.
Türkiye'de göğüs kılları vs dert. Fransa'da aksine erkeksi bulunuyor (hanımın arkadaşı keşke benim kocamda da olaydi diyormus misal). Yani başka insanlari mutlu etmeye calisarak olmaz sürekli. Hayatımda bir kadinin ya da erkegin yapmasını isteyeceğim son şey (ha misal örümcek gibiyse kişi o zaman olabilir).
0
logisticsmanager
(09.06.24)
İsteyen istediğini yapsın o ayrı da efemine bir hareket olduğunu düşünürüm.
0
Mirket
(09.06.24)
kollarını cillop gibi yapan bir erkek vurdurur da
0
abelardo
(09.06.24)
Bu soruyu kadın duyuru kullanıcıları cevaplasa daha iyi tabi ama benlik bi iş değil. cillop gibi sıfatını traşlı kol için kullanıyorsan bence kes gitsin. Cillop gibi olursun
0
kel aynak kusu
(09.06.24)
Erkek kıl almamalı kasık ve koltukaltı hariç
0
Cezcez
(09.06.24)
Kollar dahil makine ile alıyorum.

Ama zaten kıllı değilim.
0
gabe h coud
(09.06.24)
tabi ki imkan varsa aldırmalı.

eskidendi o yok erkek dediğin kıllı olacak muhabbeti.

soğuktan korunurum, yazın da güneş yakmaz dersen bişi diyemem.

ama terleyince koku yapmaya katkıda bulunan, sağa sola dökülüp duran bir yapıyı da elden geliyorsa lazerle aldırmak en iyisi.
0
joooper
(09.06.24)
Bir kadın olarak, kol kıllarını aldıran erkeklerden bunu fark ettiğim anda buz gibi soğuyorum. Öyle 'erkek dediğin kıllı olur' gibi saçma düsturlara da sahip değilim esasında fakat kol ve bacak kılı aldırmanın şahsen feminen olduğunu düşünüyorum. Zaten erkek birey dağ ayısından hallice değilse kol kılı neden terleyince koku yapsın veya sağa sola dökülsün?
0
moonie
(09.06.24)
görüldüğü üzere çok bıçak sırtı bir konu :/
0
🌸duyurukullanıcısı
(09.06.24)
Valla kıl var kıl var. Derini kapatacak kadar yoğunsa bence aldırmak değil de seyreltme işlemi yapılabilir. Komple kılsız kol da ne bileyim. Sevgilimin kollarının benim kollarımdan daha kılsız olmasını istemezdim:D
0
Amaranta ursula
(09.06.24)
bence alma. cok acayip fazla kil yoksa alinmis kolu bir kadin olarak begenmiyorum ki normalde kildan nefret ederim.

1-zaten kilsiz kol, mesela seyrek ve acik renkli kil ama koyu tenden dolayi kamufle olmus gibi yani
2-killi kol
3- alinmis kol

kilsiz kadin kolu da kötü bence. deniz anasi gibi olmak hos degil
0
robert bosch
(09.06.24)
Dökülüyorsa ve çoksa alınabilir tras yerine tüy dökücü krem kullanılabilir. Bazı sporcular kılsız ve feminen görünmüyor. Kadın gözüyle tertemiz olabilir diyorum.
0
pembediken
(09.06.24)
bunu sorduguna o sekilde geribildirim almis olman buyuk ihtimal. kollar sikintiliysa al gitsin bence.
0
hot potato
(09.06.24)
Köse olup da kılsız olan veya sarışınlıktan az kıllı olanlar hiç itici gelmezken kıllı olduğu halde kılını alan erkeği aşırı itici ve feminen görüyorum maalesef.
0
yenibirgüzelnick
(09.06.24)
yenibirgüzelnick+1
0
Kahvedesu
(09.06.24)
yazın daha çok problem kışın gömlek kamufle ediyor
0
bir soru sorcam
(09.06.24)
ALMAMALIYIZ.
0
doharkoman
(09.06.24)
kıl var, kıl var.

mesela benim kol ve bacaklarım normal kıllı olmasına rağmen sırtımda, omzumda, üst kolumun arka tarafında fazlasıyla kıl mevcut. hem çok kötü gözüküyor, hem de çok rahatsız ediyor, terletiyor. o yüzden ben omuz, sırt ve üst kolumdaki kılları makine ile alıyorum. göğsümü de dereceli tarak kullanarak kısaltıyorum. ama dirsek altı ve bacaklarımı almıyorum.

kaldı ki ciddi ölçüde yüzüyorum. yani vücudu cillop gibi yapsam yüzerken çok daha rahat edeceğim ama o kadarı bana da biraz ılık geliyor. ben sadece çıkmaması gereken yerden çıkan, olmaması gereken kılları alıyorum. hem konforum için, hem estetik açıdan.

lakin recep ivedik gibi kollar gözükmeyecek derecede kapkara kılla kaplıysanız orangutan gibi gezmektense bir miktar alınabilir.
0
kibritsuyu
(09.06.24)
Kıl erkekte çekici bir şey, kadın gözü ile alınmamalı diyorum.

Kılsızlık=feminen
0
ruhen hastayim ben
(10.06.24)
gabe h coud
(13.06.24)
(10)

Spor Süreniz

rock n roll
Günde kaç saat spor yapıyorsunuz ve ne tip sporlar?Ben 1,5 saat spor yapıyorum. 1 saat yürüyüş, yarım saat alet çalışıyorum. Ara verdiğim yogayı da dahil edeceğim.
Günde kaç saat spor yapıyorsunuz ve ne tip sporlar?
Ben 1,5 saat spor yapıyorum. 1 saat yürüyüş, yarım saat alet çalışıyorum. Ara verdiğim yogayı da dahil edeceğim.
0
rock n roll
(04.06.24)
Haftada 4 gün strength training. Ortalama 50 dakika.
Haftada 2-3 gün dagda yürüyüş, 40-50 dakika.
0
logisticsmanager
(04.06.24)
Bana bir spor hocası 50 dk dan sonrası sırf yorgunluk, üstüne çıkma dedi. Hiç araştırmadım, işime geldi, sorgulamadan rutinime kattım.
0
sekizdokuzon
(04.06.24)
haftada 4 gün 1 saat yüzüyorum, en az 2500 metre kadar. onun dışında gün içerisinde de hareketliyim zaten. tam olarak spor sayılmasa da mutlaka 10 bin adım atıyorum.
0
stronzo
(04.06.24)
Haftada 4. Gunluk bazen 50 bazen 90 dk sporun cesidine gore. Crossfit, reformer pilates, hiit, total muscle body, mat pilates yapiyorum, bazen de soft gideyim deyip yuruyuse cikiyorum nabiz kontrollu.
0
mor oje
(04.06.24)
sabah uynadığımda basit egsersizler 10-15dk

haftada 2-3 defa fitness max 1 saat ya da yüzme yarım saat
fazlası gereksiz yoruyor
ve aşırı besleneme gerektiriyor bu da zararlı bünyeye
0
bir soru sorcam
(04.06.24)
Boks yapıyorum haftada 3 gün 1.5 saat ama zor gelmeye başladı bana 40'a yaklaştım. george foreman değilim sonuçta.
0
komando kani var bende
(04.06.24)
Cumartesi ve Pazar 12’şer km koşu, üstüne arkadaşlarla 6’şar km yürüyüş. Aynı günler 45 dk civarı ağırlık antrenmanı. 6 saat
Hafta içi üç gün, 5-10 km koşu, 45 dk ağırlık antrenmanı. Her spor gününde mutlaka bacak çalışırım. 5-6 saat de bunlar tutar.

Haftada 11-12 saat toplamda. Sitede ve sahilde yürüyüşleri saymıyorum. Onlar da 3 - 4 saat tutar.

Tatildeysem, ağırlık antrenmanı yerine yüzme olur, koşuları aksatmam. Bu rutinimi kesinlikle değiştirmem.
0
gabe h coud
(04.06.24)
Şu cevapları görünce nasıl imrendim. Karaciğerimden rahatsızlanmadan önce her sabah 6dan 8e kadar, akşam da 8den 10a kadar boks antrenmanları olurdu. Şimdi 2 kat merdiven çıkınca suratım pancar gibi kızarıyor.
0
numlock
(04.06.24)
Haftada 4-5 gün 40-50 dakika calisthenics&agirlik antremani, havalar isininca bu rutini bırakıp her gün ya da gün aşırı denizde paletle 2-3 km yüzme, eylül ekim gibi tekrar başa dön.

En dikkat ettiğim şey de overtraining olmamak. (Sonrası uykusuzluk, sonrası düşmeyen yüksek nabiz)
0
makbur
(04.06.24)
haftanın 3 günü, 1 saat (2000-2500 metre civarı) yüzüyorum.
0
kibritsuyu
(25.06.24)
(8)

Tişört delikleri

nano mercy
Kaliteler de düştüğü için kemer tokası veya jean düğmesinden genelde oraya denk gelen yerlerde küçük delik oluşuyor zamanla. 1. Size de oluyor mu? 2. Delikler tamir edilebilir mi?3. Önlemeye yönelik çözüm öneriniz var mı?
Kaliteler de düştüğü için kemer tokası veya jean düğmesinden genelde oraya denk gelen yerlerde küçük delik oluşuyor zamanla.

1. Size de oluyor mu?
2. Delikler tamir edilebilir mi?
3. Önlemeye yönelik çözüm öneriniz var mı?
0
nano mercy
(03.06.24)
1. Oluyor. Az giydiğim, pantolon içine sokmadığım tişörtler bile deliniyor.
2. Terziye verdim, güzel kapattı.
3. Kaliteli diye aldığım tişörtler de deliniyor. Makinede sorun yok. Mal kalitesiz.
0
prole
(03.06.24)
Yoo
0
anon1m
(03.06.24)
synesthesia
(04.06.24)
fermuarlı kıyafetlerle yıkarken deliniyor genelde makinada
0
bir soru sorcam
(04.06.24)
Delikler tezgah hizasındaysa bazen oraya asidik bir şey bulaşmış oluyor. Yemek yaparken olabilir mesela. Sonra yıkarken deterjan bazik olduğu için leke ile reaksiyona girip orada delik oluşturabiliyor. Ben laboratuvarda çalışırken oluyordu. O zamandan kalan tişörtlerim hep öyle delikli. Tek neden budur demiyorum ama bir faktör olabilir.
0
peki madem
(04.06.24)
Maalesef benim tişörtlerim de delik deşik.

10 sene aldığım tişörtler daha yeni yeni delinirken birkaç sene önce aldıklarım delinmeye başladı. Kumaşın kalitesiyle alakalı herhalde.

Diğer eşyalarla birlikte yıkamamayı deneyeceğim ama belki biraz olsun işe yarar.
0
chicha_v2
(04.06.24)
ek olarak, @bir soru sorcam+1

pantolonlarla beraber atıyorsanız fermuarları ve düğmeleri kapatıp öyle atın. bir de çok yüksek devirlerde sıkma da zarar veriyor diye hatırlıyorum.
0
synesthesia
(05.06.24)
oluyor maalesef genelde küçük başlıyor gitgide büyüyor, ben aynı renk oje varsa tshirtun arkasını çevirip sürüyorum büyümesini engelliyor
0
gergedan
(05.06.24)
(7)

eve birakan kisiye buyur gel demek lazim mi?

ala09
arkadasim evi biraz uzak olsa da beni eve birakip oyle gitti birakirken arabadan da indi hani vedalasmak icin. bi gel diyemedim cunku onun enerjisi vardi ben yorgundum. ufaktan aklima takildi ne diyoruz boyle anlarda?
arkadasim evi biraz uzak olsa da beni eve birakip oyle gitti birakirken arabadan da indi hani vedalasmak icin. bi gel diyemedim cunku onun enerjisi vardi ben yorgundum. ufaktan aklima takildi ne diyoruz boyle anlarda?
0
ala09
(03.06.24)
Olan olmuş, aynı şey başına kaç kere gelecek. Aklına takılsa ne olacak, boşver.

Ne desen yanlış anlayabilirdi. Onun aklına senin kadar takılmamıştır, salla gitsin.

Soruma cevap ver diyorsan, kapı önünde günün özeti 2 cümleyle geçilip, ne kadar yoğun olduğu vurgusu yeterince verilerek bol teşekkür edilse iyi olurdu.

Rain check diyorlar. Bizde de olsa böyle bir ifade. Yağmurlu bir gün olduğu için, daha güneşli bir günde kullanmak üzere vadeli çek keşide ediyorum sana :p
0
gabe h coud
(03.06.24)
Yarım ağız teklif ederim. Artık şansına ya gelir ya gelmez. Tabii gelme lütfen diye dua ederim.
0
rock n roll
(03.06.24)
Biri beni eve davet etmezse hiç alinmam, aklıma bile gelmez hatta. Dolayısıyla o an uygun diilsek davet etmeme hakkımız olmalı canikooo
0
abuzer
(03.06.24)
Eve davet ederken "istersen kal, yol uzak sana yatak yapayım yorulma" denebilir, ya da işte daha uygun cümlelerle bu minvalde bişeyler. Senin çok yorgun olduğun hakkında mesajı vermek amaçlı. Ya da doğrudan dümdüz söylemek de uygun olur, insanlar der ki "kalbindeki/aklındaki dilinde, içten pazarlığı yok". Kızmazlar yani.
0
muhayyer divan
(03.06.24)
Genelde kahve içmeye davet ediliyor benim çevremde. "Zahmet oldu bıraktın çok teşekkür ederim." den girip duruma göre çok istekli duruma göre yorgun bakışlarla kahveye davet edebilirdin. Kısmet olmamış takılma
0
cccbehzatccc
(03.06.24)
kadınsan, bir erkeği en mutlu edecek şey o davettir :) dünyaları versen o hissi yaşatamazsın
0
100binZar
(11.06.24)
bugun yorgunum başka zaman misafir edeyim denilebilir
0
bir soru sorcam
(11.06.24)
(8)

12 taksit daha mı ucuz? (ekonomi)

architects creed
merhaba, bildiğimiz üzere tr'de enflasyon %300 civarında. bunu geçen yıl aldığınız ürünlerin bugünkü fiyatlarına bakarak çıkartabilirsiniz. her ürün yaklaşık 4 katına çıkmış. ben hayatımda hiçbir şeyi taksit ile almadım, peşin alamıyorsam param yetmiyordur felsefesindeydim. bugün düşünürken bir şey
merhaba,

bildiğimiz üzere tr'de enflasyon %300 civarında. bunu geçen yıl aldığınız ürünlerin bugünkü fiyatlarına bakarak çıkartabilirsiniz. her ürün yaklaşık 4 katına çıkmış.

ben hayatımda hiçbir şeyi taksit ile almadım, peşin alamıyorsam param yetmiyordur felsefesindeydim.
bugün düşünürken bir şey fark ettim: eğer ürünleri diyelim ki 12 taksit ile alırsak, zaten paranın değeri 4 kat düşeceği için, birkaç ay sonra ürün için ödediğimiz para çok düşük kalmayacak mı?
neredeyse bedavaya almış olacağız ürünü.
yani peşin almak kerizlik mi? taksit ile almamak büyük bir hataymış gibi geldi düşününce.

sizce her şeyi 12 taksitle almaya mı başlamalıyım?
0
architects creed
(20.05.24)
Evet öyleydi he seneye de dört katına çıkarsa fiyatlar yandık açıkçası o kadar çıkacağını düşünmüyorum ama vade farkı yoksa (bazen varsa bile alacağım ürüne bağlı) seçebildiğim en çok taksit sayısı ile alışverişimi yapmaya çalışıyorum uzun zamandır.

Araba alırken bile 12 ay vadeli taksitli nakit avans çekmiştim kredi kartımdan kuş kadar kaldı son taksitleri öderken.
0
chicha_v2
(20.05.24)
Evet taksitle alışveriş yapmaya başlamalısın.
"Vade farkı almadan taksit yapıyoruz." dediklerinde bu cümleyi "bedavaya para dağıtıyoruz" şeklinde duymalısın.
Ama genelde 2-3 taksit yapıyorlar, vade farksız 12 taksit zor.
0
michael_knight
(20.05.24)
bu sene %40la kapatır enflasyon
0
bir soru sorcam
(20.05.24)
saticilar tamamen salak degil. millet normalde almayacagi seyleri sirf taksitli (bunu "indirim"ler icin de soyleyebiliriz) diye aldigi icin bu taktigi uyguluyorlar. dikkat edersen cok elzem urunler hic oyle 12 ay faizsiz taksite girmez, insanlarin duzenli olarak almadigi, kar marji cok yuksek urunler girer. son olarak alisveris yaparak kara gecilmez, birikim, yatirim yaparak gecilir.
0
hot potato
(20.05.24)
vade farkı olsa bile baştan en az %50 fazladan söylemeliler ki eşitlensiz değeri, öyle bir satış politikası yoksa %300 enflasyonda her türlü taksit karlı oluyor gibi.

@hot potato , bahsettiğim ürünler de üretim araçları ve sarf malzemeleri.
0
🌸architects creed
(20.05.24)
enflasyonun negatif olmadığı her durumda eğer taksitli fiyatıyla peşin fiyatı aynı ise taksitli almak finansal açıdan karlıdır.

hatta taksitli fiyatı yüksek bile olsa taksitli almak karlı olabilir, onu hesaplamak lazım. bugünkü değer hesabı formülünü kullanabilirsiniz.

örnek olarak enflasyonun %100 olduğu varsayımıyla 12 taksitli fiyatı 5000 lira olan bir malı aldığınızda cebinizden çıkan para 3365 lira olmuş olur. peşin olarak 3365’in altına alabiliyorsanız peşin almak mantıklı, aksi halde taksitli.

hassas olmasa da şöyle de hesap edebilirsiniz. mesela 5000/12 yaptığınızda ilk taksidi ödedikten sonra kalan parayı mevduat yapın, bunu her ay tekrarlayın. bir faiz geliriniz olacak, bunu toplam ödediğiniz 5000’den düştüğünüzde de benzer sonuç çıkacaktır. tabii gerçek enflasyon verisini kullanmak, onunla kıyaslamak lazım.

bir not daha; taksitle öderken elde kalan anaparayı değerlendirmeniz şartıyla bu hesap geçerli tabii.
0
orient blue
(20.05.24)
vade farkı yoksa sen peşin ediyorsan ve ürün 500 tl üstüyse evet kerizsin.
düşük tutarlar için aradaki fark önemsiz bence o yüzden 500 dedim.

düşünsene 100.000 tllik ürün alıyorsun. 12 taksitle almak varken peşin ödüyorsun. 100 binin aylık faizi 4000 tl şu an. kaybettiğin paraya bak ilk aydan.
0
jelly bear
(20.05.24)
%300 enflasyon yok o sizin yanılgınız enflasyon hesaplaması bu şekilde yapılmıyor zaten herneyse, yüksek enflasyon dönemlerinde taksitli alışveriş avantajlıdır vade süresi uzadıkça avantaj artar ama iş işten geçti artık.
0
doharkoman
(20.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.